Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tasarrufun İptali (İİK.nın 277 ve Devamı) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça İİK'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptaline ve ihtiyati hacze yönelik karar verilmesi talep edilmektedir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3. Hukuk Dairesi iş bölümünün 10. maddesinde; "İcra İflas Kanunu ve 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan tasarrufun iptali davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, " şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne aittir. HMK 352/1 maddesinde ''Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda incelemenin başka bir dairece yapılması gerektiği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli karar verilir.'' hükmü öngörülmüştür....

Dava 6183 Sayılı ..'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Hükmü temyiz eden davalılar ... vekili 11.02.2015, ... vekili 10.3.2015 tarihli dilekçeleri ile temyiz isteğinden feragat ettiğini bildirdiği ve vekaletnamesinden temyizden feragata yetkili olduğu anlaşıldığından adı geçen davalılar ... ve ... vekilinin temyiz isteminin vazgeçme nedeniyle reddi gerekmektedir. 2-Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, borçlu ... ile davalı ...'ın kardeş olması nedeniyle dava konusu tasarrufların 6183 Sayılı ..'...

    Dava 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Borçlu ile hukuki işlemde bulunan kişi borçludan aldığı malı üçüncü bir kişiye devrederse, alacaklı devir tasarrufunun yapıldığı kötüniyetli üçüncü kişi veya kişilere veya mirasçılarına iptal davası açabilir. (6183 SK mad. 25) Buradaki kötüniyetli 3. Kişiler iptal davasına konu malı, borçlunun alacaklısından mal kaçırmak amacıyla temlik ettiğini bilen veya bilmesi gereken kişilerdir. Kötüniyetin ispatı davacı alacaklıya aittir. Tasarrufa konu malı devralan kişi borçlunun yakın akrabası veya iş ortağı ise kötüniyetli olduklarının ispatlanmasına gerek yoktur. (6183 SK.'nun 30.maddesi) Somut olayda dava konusu araç 26.10.2000 tarihinde borçlu tarafından davalı ... San. ve Tic. A.Ş.'ne, bu şirket tarafından da 14.2.2001 tarihinde davalı ... İnşaat Taah. San. Tic. A.Ş.'ne satılmıştır. Ticaret Sicil kayıtlarına göre borçlu şirket ile davalı ... İnşaat Taah. San. Tic. A.Ş.'...

      ın şirket ortaklığından ayrıldıktan sonra taşınmazları sattığını, 4. kişi olan davalıların borçlunun ekonomik durumunu bilmediklerini ve tasarruf tarihinde kesinleşmiş bir borcun bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden temyiz aşamasında, davalı borçlu ...’ın borcu ödediğini, herhangi bir borcunun kalmadığını beyan ettiği, vadesi geçmiş borcunun da bulunmadığına dair Vergi Dairesinden yazı aldığı, görülmüştür. Bu durumda davanın konusu kalıp kalmadığının, davalı borçlunun dava konusu borcu ödeyip ödemediği, davacının da beyanı alınarak araştırılarak bir karar vermek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

        İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava 6183 sayılı yasanın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Davacı, taşınmazın davalı 3. Kişinin elinden çıkması nedeniyle, nakdi bedel üzerinden davaya devam edilmesini talep etmiştir. 6183 sayılı Yasa’nın 28/1 maddesine göre üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile eşler ve ikinci dereceye kadar ‘bu derece dahil) sıhri (kayın)hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerekmektedir....

        Dava, 6183 S.K’nin 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında 3. kişinin borçludan satın aldığı malı elinden çıkarması ve satın alan dördüncü kişinin davaya dahil edilmemesi ya da davaya dahil edilmekle birlikte iyi niyetli olduğunun anlaşılması veyahut somut olayda olduğu gibi davacı tarafça davanın bedele yöneltilmesi durumunda üçüncü kişi ya da kişiler iptal koşullarının mevcut olduğu durumda dava konusu mal veya malları elinden çıkardığı tarihteki gerçek değer oranında bedelle sorumlu tutulmaları gerekir. Hal böyle olunca davacı vekilinin davayı bedele dönüştürdükleri yolundaki dilekçesine itibar edilerek 3. kişiler yönünden davaya devam edilip iptal koşullarının mevcut olduğu tespit edildiğinde bedele yönelik hüküm kurulması gerekirken yazılı ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine ... verilmesi isabetli değildir....

          Mahkemece vergi borcunun ödenmesi nedeniyle konusuz kalan davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı ... lehine 8.894.548.240 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davacıya verilmesine ... verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, temyiz istemi süresi içinde yapılmadığından ... 15. hukuk dairesi tarafından reddedilmiş, davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin tavzih talebinin reddine ilişkin kararda dairemizce onandıktan sonra yine davacı vekili tarafından kanun yararına bozma istenilmiş ve dosya kanun yararına bozma isteği ile ... Başsavcılığı tarafından dairemize gönderilmiştir. Dava İİK.nun 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda borcun ödenmesi halinde dava konusuz kalacağından mahkemece ‘konusu kalmayan davanın esası hakkında ... verilmesine yer olmadığına’ ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; davanın 6183 sayılı AATÜHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, bu tür davaların Yasanın 25. maddesi ile İİK'nun 282. maddesi gereğince borçlu ve onunla hukuki işlemde bulunan 3. kişiler aleyhine açılacağı, borçlu ile hukuki işlemde bulunan 3.kişi iptale tabi tasarrufu dördüncü kişiye devretmişse, davacının dördüncü kişinin kötüniyetli olduğu iddiası ile davasını ona karşı da yöneltebileceği, kötüniyetli 4. kişiye dava açılmaması veya kötüniyetinin ispatlanamaması halinde 6183 sayılı Yasanın 31. maddesi gereğince davalı 3. kişi dava konusu mal, hak ve değerleri elinden çıkarmış...

              ın kötü niyetinin ispat edilemediği gibi bedel farkının da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece borçlu hakkında yapılan takibin kesinleşmesinin tasarruf tarihinden sonra olduğu, tasarruf tarihinden önce icrai anlamda kesinleşmiş bir alacağın varlığından sözedilemeyeceği ayrıca davalı ...'ın kötü niyetinin ispat edilemediği gibi bedel farkının da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları, üç grup altında ve 6183 sayılı Yasanın 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar sınırlı olarak sayılmış değildir....

                'den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, 6183 sayılı Yasa'nın 24 devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve temyiz edenin sıfatına göre davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-6183 sayılı Yasa'nın 25.maddesinde "iptalin borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimselerle, bunların mirascıları ve suiniyet sahibi diğer üçüncü şahıslara karşı istenileceği" 31.maddede de ise “27,28,29 ve 30.maddelerde sözü edilen tasarruf ve muamelelerden faydalananlar elde ettiklerini elden çıkarmışlarsa takdir edilecek bedelini bu kanun hükümleri dairesinde vermeye mecbur oldukları" hüküm altına alınmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu