Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece ... 5. Vergi Mahkemesi kararı ile borçluya gönderilen 9, 10, 11 ve 12 nolu ödeme emirlerinin usulsüz olduğu gerekçesi ile iptaline karar verildiği ve kararın kesinleştiği, tasarruf tarihinde geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmişse de davacı vekili tarafından davalı borçluya yeniden ödeme emirleri çıkarıldığı, ödeme emirlerinin davalı borçlulara tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından ... 9....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava 6183 sayılı Kanun'un 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Mh. 2239 ada 14 parseldeki taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, 17/08/2010 tarih ve 17778 yevmiye numaralı ilgili resmi satışa ilişkin tasarrufun iptaline, taraflarına cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiş, duruşmada da bu beyanını tekrar etmiştir.Davalı vekilleri cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre takip konusu borcun iptali istenen tasarruflardan önce doğmuş olması gerekeceği, bunun dava şartı olduğu, alınan bilirkişi raporuna göre davalı şirketin dolayısıyla şirket ortağının tasarruf tarihlerinden önce doğmuş bir borcunun bulunmadığı anlaşıldığından davacının davasının dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir...
Dairemizce 02/04/2009 tarih 2008/5825 Esas ve 2009/2025 Karar sayılı ilamda davanın 6183 sayılı AATUHK.nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu 506 SSK.nun 80.maddesinin 4.fıkrasında " Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı AATUHK.nun hükümleri uygulanır.” aynı maddenin 6.fıkrasında da " Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde alacaklı sigorta müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir." denildiği somut olayda daha önce iş mahkemesi sıfatıyla verilen karar Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 4.6.2007 tarih 2006/19988-2007/9206 E-K sayılı ilamı ile görev yönünden bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de görevin kamu düzenine ilişkin olduğundan ve kamu düzeni ile ilgili hususlarda usule ilişkin kazanılmış hak oluşmayacağından (HGK.nun 29.3.1995 tarih 14/855-242 Ek kararı) bahisle hükmün görev yönünden bozulmasına karar verilmiştir...
Köyü, ... parsel sayılı taşınmazların satışına ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davalarda dava kabul edildiği takdirde tasarruf tarihine kadar olan vergi borcu ferileriyle hesaplanarak bu miktar üzerinden tasarrufun iptaline karar verilmesi gerekir. Somut olayda, davacı hazine, dava dilekçesinde 07/03/2014 tarihi itibariyle vadesi geçmiş, gecikme zammı toplam 27.111,44 TL vergi borcu olduğunu belirtip, tasarrufun iptalini istemiştir. Tasarruf(satış) tarihi 12/03/2009’dur....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/230 Esas 2010/94 Karar sayılı kararıyla davanın kabulü ile tasarrufun iptaline ilişkin kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 12. H.D.'nin 2012/14690 Esas, 2014/4894 Karar sayılı ilamı ile " Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Bu tür davaların açılabilmesinin ön şartı borçlu hakkında yapılıp kesinleşen bir icra takibinin bulunmasıdır. Somut olayda tasarrufu yapan T4 hakkında yapılıp kesinleşen bir icra takibi bulunmamaktadır. Davalı Atıl kendisine ait taşınmazı borçlu şirketin borcuna teminat olarak davacı idareye bildirmiştir....
ya satışının yapıldığı, davanın ise 07.02.2014 tarihinde 6183 sayılı Yasa'nın 26.maddesindeki 5 yılllık hakdüşürücü süreden sonra açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 7.2.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı hazine vekili, borçlu ...'ın kamu alacağını tahsiline imkan bırakmamak için adına kayıtlı ... ili ... ilçisi ... 5981 Ada, 5 Parsel deki taşınmazı davalı davalı annesi ...'a sattığını, borcu karşılayacak mal bulunmadığını ileri sürerek, 6183 sayılı Yasa’nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak dava konusu taşınmazın satışına ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı borçlu, borçlu olmadığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı 3.kişi duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle ;dava 6183 Sayılı AATÜHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu,bu tür davaların dinlenebilmesi için kesinleşmiş ve ödenmemiş bir kamu veya kurum alacağının bulunması, kesinleşen kamu veya kurum alacağı için tahsil idaresince yapılan icra takibinin kesinleşmiş olmasının gerektiği, somut olayda, davacı idare tarafından davalı borçlu hakkında başlatılan 12.6.2007 tarihli inceleme emrine istinaden 12.9.2007 tarihli vergi denetmeni Seyfettin Ekin tarafından hazırlanan inceleme raporları gereğince davacı idare tarafından 27.10.2007 tarihli tahakkuk fişlerinin...
Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve davalılar Leyla ve Mustafa'nın kötü niyetli olmadığı, bu hali ile haklı oldukları sabit olduğundan bu davalıların yargılama giderinden sorumlu olmamaları ve lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi yerinde olduğundan davacı alacaklı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi halinde yargılama gideri davadaki haklılık durumuna göre takdir edilmeli. Somut olayda davalılar Hasan ve Hülya'nın haksız olduğu gerekçesi ile mahkemece de buna uygun olarak karar verilmiş olmakla birlikte hüküm fıkrasının 4. bendinde temyiz masrafının davacıdan tahsiline karar verilmesi, aynı zamanda hüküm fıkrasında çelişki oluşturması, usul ve yasaya aykırıdır....