Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/04/2021 NUMARASI : 2017/928 ESAS, 2021/241 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) K A R A R Mahkemenin, İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptali olarak nitelendirerek verdiği kabul kararı Yargıtay 2.Hukuk Dairesi'nin 28.06.2012 tarih 2012/12445 Esas 2012/18048 Karar sayılı ilamı ile aynı nitelendirmeye göre yapılan temyiz incelemesi sonunda bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir. Red kararı üzerine davalı vekili dava konusu 266 ada 9 parsel üzerindeki ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını istemiş, Mahkemece 17.06.2013 tarihli ek karar ile tedbirin kaldırılması isteğinde reddine karar vermiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) Adana İmamoğlu Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 17.1.2007 gün, 206-221 sayılı, 15.Hukuk Dairesinin 27.9.2007 gün 5786-5806 sayılı 17.Hukuk Dairesinin 9.10.2007 gün 4764-3023 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, İİK'nun 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği ve dosyanın Yargıtay'a geliş tarihi itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 15 .Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 15.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 29.11.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı,davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, süresi içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        ın ticaretle uğraştığı dönemde bankadan ucuz konut kredisi alabilmek amacıyla bu şekilde tasarrufta bulunduğu yönündeki savunması ile uyuştuğu anılan tasarrufun davacı alacaklıyı zarar uğratmak amacıyla yapıldığı iddiası İİK 277 ve devamı maddelerine uygun olarak kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK 280/1 madde gereğince malvarlığı borçlarına yetmeyen borçlunun alacaklılarına zarar verme kastıyla yaptığı tüm işlemlerin borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının, işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde iptal edilebileceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda davalı borçlunun 4.10.2007 tarihli borçtan sonra dava konusu taşınmazı 28.11.2007 tarihinde borçlunun durumunu ve amacını bilen davalı ...'...

          Davalı T5 vekilinin istinaf nedenleri ise; ilk derece mahkemesince verilen kararda, davanın İİK'nun 277 ve devamı maddelerinde tanımlanan tasarrufun iptali davası olduğu ve somut olayda tasarrufun iptali şartlarının vuku bulduğu açıklandıktan sonra TBK'nun 19.maddesinde tanımlanan muvazaaya dayalı iptal davasına göre hüküm kurulmuş olmasının çelişkili bulunduğu, zira TBK'nun 19.maddesi kapsamında açılan bir davada İİK'nun 277 ve devamı madde hükümlerinin değerlendirilemeyeceği, somut olayda davanın TBK'nun 19.maddesine dayanılarak açıldığının sabit bulunduğu, bu durumda inceleme ve değerlendirmenin sadece bu kapsamda yapılması gerektiği, ayrıca kabule göre de İstanbul 25. İcra Müdürlüğünün 2015/190 sayılı dosyasındaki takibin kesinleşmediği, usulsüz tebligat nedeniyle İstanbul 18....

          Somut olayda; davalı borçlunun alacaklısından mal kaçırmak amacıyla yaptığı muvazaalı tasarrufun Borçlar Kanununun 18. veya İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince iptali istenmiştir. Davacının bu davadaki amacı alacağına kavuşmak için borçlunun mal kaçırmak için yaptığı tasarrufların iptalini sağlamaktadır. Nitekim tefrik edilerek ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilen dava, İİK 277. ve devamı maddelerine dayalı olarak açıldığı nitelemesi yapılarak anılan mahkemece sonuçlandırılmıştır. Bu durumda mahkemece tarafları ve konusu aynı olan ve aralarında bağlantı olduğu anlaşılan Bakırköy 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin derdest 2003/651 Esas sayılı dosyası ile bu dosyanın birleştirilmesi ve birleştirilecek 2003/651 Esas sayılı dosyada HUMK'nun 76.maddesi gereğince hukuki niteleme yapılması gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi isabetli görülmemiştir....

            İkinci talep hakkında verilen karara göre harç, vekalet ücreti ve diğer yargılama giderleri hakkında hüküm kurulur. (Yargıtay 23. Hukuk Dairesini 2018/1003 Esas 2020/3005 Karar sayılı ilamı) Somut olayda Mahkemece davanın nitelemesi karar başlığında tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) olarak gösterilmişse de İİK 277 maddesi anlamında dava şartlarının mevcut olup olmadığına ilişkin bir değerlendirme yapılmamış, hükmün gerekçe kısmında taraflar arasında devrin muvazaalı olduğunun tespit edildiği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280....

            İstinaf başvurusunda bulunan davalı vekili dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı Mustafa Kıtkıt'a miras yoluyla intikal eden taşınmazların oğlu Mehmet Anıl Kıtkıt'a satışının muvazaalı olduğunu, gerçek değerinin çok altında yapılan bir satış olduğunu bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 24 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali talebine ilişkindir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; 6183 sayılı yasanın 27 ve 28. maddelerine (İİK'nın 278/III-1.) göre karı ve koca, usul ve füru, üçüncü dereceye kadar hısımlar, evlat edinenle evlatlık arasında yapılan ivazlı tasarruflar bağışlama hükmünde olup, iyiniyet ve bedel farkı gözetilmeksizin iptale tabidir....

            İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde: Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyi niyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

            UYAP Entegrasyonu