WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tasarrufun iptali davalarında dava dilekçesinden hangi yasa hükümlerine göre dava açıldığı anlaşılamıyorsa mahkemece davanın nitelenmesi yapılarak o yasa hükümlerine göre dava çözüme kavuşturulmalıdır. İİK 277 ve TBK 19. Maddesine dayalı açılan tasarrufun iptali davaları birlikte açıldığında ise yani her iki yasa hükmüne de dayanılıyorsa mahkemece davanın hangi yasa hükmüne göre görüldüğü ve sonuçlandırıldığı o yasa hükmündeki şartlara göre ayrı ayrı değerlendirme yapılarak incelenmesi ve dava sonuca bağlanması gerekmektedir. Açıklanan bu hukuki ilkeler karşısında somut olaya gelinecek olursa ; davacı, davalı T8'tan alacaklı olduğunu, davalı aleyhine Samsun İcra müdürlüğünün 2019/20982E sayılı dosyaları ile takip yapıldığını beyan etmiştir. Mahkemece davanın hukuki nitelendirmesi yapılmadan hangi maddeden davanın kabulüne karar verildiği açıkça kararda gösterilmeden her iki yasa hükmü birbirine karıştırılarak hüküm kurulmuştur....

Ayrıca muvazaa iddiasına dayalı tasarrufun iptali davaları her zaman açılabilecek olup, muvazaa iddialarında hak düşürücü süre ya da zamanaşımı süresi söz konusu olamaz. (Yargıtay 17 hukuk 2016/10467E,2019/1972K, 4 hukuk 2020/1254E-2021/1330K) Mahkemece her ne kadar dava İİK 277 ve devamı maddelerine ilişkin olarak gerekçelendirilse de bu anlatılanlara göre davacı TBK 19 maddesine göre dava açmakla aciz vesikası almasına gerek yoktur. Zamanaşımı da sözkonusu olmayacaktır. Davanın TBK 19....

Ancak davaya konu edilen taraflar arasındaki bu alım satım ilişkisi değil, davalı şirket ile diğer davalı 3. kişi arasındaki muvazaalı olduğu ve iptali istenilen işlemdir. Özellikle vurgulandığı gibi tasarrufun iptali davasında ya da somut olayda olduğu gibi TBK’nın 19. maddesi gereğince ve İİK’nın kıyasen uygulanması istemli olarak açılan davalarda alacaklı ile borçlu taraflar arasındaki ticari nitelikteki alım satım ya da banka alacağını oluşturan ticari ya da genel kredi sözleşmeleri görevin belirlenmesinde dikkate alınamayacaktır. Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nin 283. Maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır. " denilmektedir. Yargıtay ....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2019/225 2020/405 DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : K A R A R Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkindir İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesince, "...Tasarrufun iptali davaları icra iflas hükümlerine göre genel mahkemelerde görülür. Ayrıca somut olayda davalıların yapmış olduğu araç satışlarının muvazaalı olduğunun davacı tarafından iddia edilmesi; TBK 19. ve İİK 283. maddelerinin kıyasen uygulanması yönündeki davacı talebinin ''taraflar arasındaki alım satım işleminin ticari olmasına karşın'' davalı borçlu ile diğer davalılar arasındaki işlemin muvazaalı olduğuna ilişkin olması yönüyle davanın esası ticari olmayıp genel hükümler çerçevesinde konunun değerlendirilmesi gerekmektedir. ..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesince,"......

    nın yukarıda değinilen tasarrufun iptali davasında taraf konumunda olmadığı ve anılan davada, adı geçen üçüncü kişi hakkında verilmiş herhangi bir karar bulunmadığı sabittir. Bu durumda, tasarrufun iptaline ilişkin alınan ilamın tarafı olmayan üçüncü kişi D... A...yönünden sonuç doğurmayacağı ve geçerli olmayacağı açıktır. Kaldı ki; tasarrufun iptali davasının kabulü ile kesin hacze dönüşen ve İİK'nun 281/2. maddesi uyarınca verilmiş bir ihtiyati haciz kararı bulunmadığı gibi bu doğrultuda şikayetçinin iktisabından önce konulmuş bir ihtiyati haciz veya haciz de bulunamaktadır. Şikayetçi, taşınmazı, tasarrufun iptali kararına istinaden konulan hacizle yükümlü olarak devralmadığına göre, şikayetçiye karşı hüküm ifade etmeyen tasarrufun iptali kararına istinaden kayden maliki olduğu taşınmaza adı geçenin iktisap tarihinden sonra haciz işlemi uygulanması mümkün değildir....

      Asliye Ticaret Mahkemesi ise; davanın kooperatifler kanununda düzenlenen hususlardan kaynaklanmayıp TBK 19. ve İİK 277. vd maddelerine dayalı Tasarrufun İptali davası olduğundan; davaya konu anlaşmazlığın ticari iş ve dava niteliğinde bulunmadığı, uyuşmazlığın mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı, davaya bakma görevinin Konya ... Asliye Hukuk Mahkemesi'ne ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/335 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Manisa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 01/08/2022 tarih, 2022/335 Esas sayılı hükmünün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Alacaklılara zarar vermek kastıyla yapılan dava konusu Manisa İli, Şehzadeler İlçesi, Necatibey Mahallesi, , 529/34 Ada/Parsel 10 Numaralı Bağımsız Bölüm Mesken nitelikli taşınmaz satışına ilişkin tasarrufun, müvekkil bakımından İİK’nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptali, aksi takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali ve müvekkil bakımından dava konusu taşınmaz üzerinde alacak ve tüm fer’ilerine yeter miktarda cebr-i icra yetkisinin verilmesi, İİK. 281/2 uyarınca dava konusu taşınmazların kaydına müvekkil şirketin bir güven kuruluşu olması sebebiyle TEMİNATSIZ ihtiyati haciz...

        Antalya Bölge Adliye Mahkemesince, davalıların "tasarrufun iptali koşullarının oluşmadığına" yönelik istinaf itirazlarının esastan reddine, "Nispi ilam harcının nispet ve ölçüsüyle" ilgili istinaf itirazının HMK'nın 355'inci maddesi uyarınca kabulüne, kararın kaldırılmasına ve hükmün HMK'nın 353/1-b,2 madde ve bendi uyarınca yeniden oluşturulmasına karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptal istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/06/2022 NUMARASI : 2021/268 ESAS, 2022/219 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve Devamı, TBK 19 ) KARAR : Ordu 2....

          O halde, ... tarafından açılan tasarrufun iptali davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, bu husus üzerinde durulmadan davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Davacı ... vekili ile birleştirilen dava davacısı ... vekili, karar düzeltme talebinde bulunmuştur. İcra ve İflas Kanununun 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin davaların dinlenebilmesi için alacaklının borçluda gerçek bir alacağının olması, borcun tasarruftan önce doğması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması ve borçlu hakkında alınmış aciz belgesinin bulunması gereklidir. Tasarrufun iptali davasının kabulü durumunda, yapılan tasarrufun alacaklının gerçek alacak ve ayrıntılarına yetecek miktar dışında kalan kısmı geçerliliğini koruyacaktır....

            UYAP Entegrasyonu