Davalı T8 vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının adına kayıtlı taşınmazı yakını olan kişilere devrederek elden çıkardığını ve açıkça muvaazalı işlemler tesis ettiğini beyan ettiğini, ancak T10 arasında hiçbir arkadaşlık olmadığını, taraflar arasında tanışıklık taşınmazın satın alımı sırasında sağlandığını, T8 ve T6 arasında satış işlemi ise gerçek bir satış işlemi olduğunu, müvekkilinin ticari kar amaçlı olarak yine ipotekli olarak satın aldığını, gerçek bir satış olduğunu ve satın bedellerinin de gerçek olduğunu, dava konusu taşınmaz hakkında haksız yere istenen ihtiyati haciz ve sonrasında istenen tasarrufun iptali talebinin reddedilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece "Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/09/2022 NUMARASI : 2018/192 ESAS, 2022/327 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davası olduğunu, İİK md. 277 vd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun iptali K A R A R Dava, evlilik birliği içinde edinilen taşınmazın mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapılan satışının geçersiz olduğu iddiasına dayalı tapu kaydının iptali ile önceki maliki olan davalı eş adına tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder. Ne var ki Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 24.4.2013 Tarih, 2013/4568-6130 Esas ve Karar sayılı kararla davanın TBK nun 19. Maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu belirtilerek dosyanın Yargıtay (17.)...
Davalı T9 ve T8 vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davanın mahkemece Tasarrufun İptali davası şeklinde yürütüldüğünü, davacıya istemini açıklamak üzere süre verilmesini, Tasarrufun İptali Davası istemleri yönünden hak düşürücü sürenin geçtiğini, Tasarrufun İptali davasının ön koşulu olan aciz vesikasının bulunmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği, ayrıca zaman aşımı sürelerinin dolduğunu, tasarrufların borcun doğumundan önce gerçekleştiğini, bu haliyle davacının istemlerinin haksız olduğunu, ihtiyatı haciz kararının haksız ve dayanaksız olduğunu, devirlerde herhangi bir muvazının bulunmadığını, cevap dilekçesinin ekinde sunulan çiftçi belgesi, ÇKS belgeleri Erzin Sulama Birliği beyanname ve taahhütnamesi, Erzin Sulama Birliği tahsilat makbuzları ve faturalardan anlaşıldığı üzere müvekkillerinin taşınmazları kullandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Bu sebeple 3. kişinin sorumluluğu 22.500 TL asıl alacak ve ferileri ile tasarrufun iptali ilamının karar tarihinden ödeme tarihine kadar işleyen yasal faiz ile sınırlıdır. Borçlunun sorumluluğu belirlenirken ise 35.581,85 TL takipte kesinleşen miktar ve itiraz edilmemekle kesinleşen asıl alacağa işletilecek %16 faiz oranı üzerinden hesaplama yapılarak sonucu gidilmesi gerekir. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, TBK.'...
Bu sebeple 3. kişinin sorumluluğu 22.500 TL asıl alacak ve ferileri ile tasarrufun iptali ilamının karar tarihinden ödeme tarihine kadar işleyen yasal faiz ile sınırlıdır. Borçlunun sorumluluğu belirlenirken ise 35.581,85 TL takipte kesinleşen miktar ve itiraz edilmemekle kesinleşen asıl alacağa işletilecek %16 faiz oranı üzerinden hesaplama yapılarak sonucu gidilmesi gerekir. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, TBK.'...
İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ : Davacı Vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde özetle; dava şartı olan kesinleşmiş bir icra takibinin bulunması hususunun Yargıtay içtihatları uyarınca yargılama devam ederken tamamlanması mümkün olduğunu, kaldı ki TBK m.19 hukuksal nitelemesine göre açılan tasarrufun iptali davalarında davacının icra takibine geçmesine dahi gerek bulunmadığından istinaf başvurusunun kabulü ile verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : Tapu Kayıtları, dosyada mevcut diğer bilgi ve belgeler. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, İİK. 277 vd maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptaline ilişkindir....
ya sattığını belirterek tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın tasarrufun iptali davası olduğu, İİK'nun 284. maddesine göre tasarruf tarihinden itibaren 5 yıl içinde açılması gerektiği, dava konusu tasarrufun 20.10.2006 ve 13.11.2006 tarihlerinde yapılmış olmasına rağmen davanın 08.03.2013 tarihinde hakdüşürücü süreden sonra açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2021 NUMARASI : 2020/237 ESAS - 2021/277 KARAR DAVA KONUSU : TASARRUFUN İPTALİ KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T5 kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle Bursa 1. İcra Müdürlüğü'nün 2018/7622 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, davalının mal kaçırmak ve alacaklısını zarara uğratmak amacıyla Bursa ili Gemlik ilçesi Küçükkumla mahallesi 152 ada 1 parsel A-2 blok 1. kat 1 no'lu bağımsız bölüm olarak tapuda kayıtlı taşınmazını görünürde satış işlemi ile diğer davalı T3 devrettiğini, devirden sonra borçlarına ilişkin ödeme yapmadığını belirterek tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Dava, davalılardan T3 26/11/2020 tarih ve 11642 yevmiye sayılı işlem ile devredilen taşınmaza ilişkin tasarrufun TBK nun 19 maddesi ile İİK ve devamı maddeleri gereğince iptali istemine ilişkin olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2022 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir....