Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, davalı borçlunun kardeşine yaptığı tasarrufun İİK 278/1.madde gereğince bağışlama hükmünde olup iptale tabii olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 2005/44 sayılı takip konusu alacağın tahsilini sağlamak bakımından davalı ... tarafından ... parsel sayılı taşınmazın diğer davalı ...'e, 13.2.2004 tarih ve 1666 nolu hisse satışına ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalıların kardeş olması nedeniyle tasarrufun İİK 278/1, 280/1.maddeler gereğince iptale tabi bulunmasına ../... - 2 - 2009/7350 2009/8041 göre, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 202.00....

    Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve İİK 277 madde gereğince bu tür davalarda aciz belgesinin varlığının dava koşulu bulunmasına, davacı vekili tarafından iptal edilen aciz belgesi yerine yeni aciz belgesi sunulamamış olmasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve fazla alınan 27.00.-YTL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 17.9.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      lll.İNCELEME ve GEREKÇE: Dava İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir. Öte yandan---------tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki işbölümü değil görev ilişkisidir. Somut olayda da dava bu tarihten sonra ----tarihinde İİK.'nin 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış olduğundan görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir.---------- maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığından, davanın usulden reddine karar verilmiştir....

        lll.İNCELEME ve GEREKÇE: Dava İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir. Öte yandan---------tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki işbölümü değil görev ilişkisidir. Somut olayda da dava bu tarihten sonra ----tarihinde İİK.'nin 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış olduğundan görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir.---------- maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığından, davanın usulden reddine karar verilmiştir....

          lll.İNCELEME ve GEREKÇE: Dava İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir. Öte yandan---------tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki işbölümü değil görev ilişkisidir. Somut olayda da dava bu tarihten sonra ----tarihinde İİK.'nin 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış olduğundan görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir.---------- maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığından, davanın usulden reddine karar verilmiştir....

            lll.İNCELEME ve GEREKÇE: Dava İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir. Öte yandan---------tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki işbölümü değil görev ilişkisidir. Somut olayda da dava bu tarihten sonra ----tarihinde İİK.'nin 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış olduğundan görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir.---------- maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığından, davanın usulden reddine karar verilmiştir....

              Yine, dairemizin sayın çoğunluğunun kabul ettiği görüş ve uygulama doğru kabul edildiği takdirde İİK nun 277 ve devamı maddelerinin uygulanma alanı kalmaz. Zira, herkes alacak ve tazminat talepleri, ile ilgili açtığı davalarda alacak veya tazminatın kesinleşmesini, borçlu (davalının)acze düşmesi nedeniyle aciz vesikası alınması gibi alacağın takibini zorlaştıran koşulları gerçekleştirmeden bu yolla amacına ulaşabilir. Bunun sonucu olarakta İİK nun 277 ve devamı maddelerinde ki düzenlemenin, yasa koyucu tarafından uygulanmamak üzere düzenlendiğini kabul etmemiz gerekir ki bu durum, yargının görevinin yasaları uygulamak olduğuna ilişkin prensibe uygun düşmez. 2- Diğer yandan (alacak veya tazminatın kesinleşmediği, aciz belgesinin alınmadığı, diğer bir deyişle İİK nun 277 ve devamı maddelerindeki koşulların oluşmadığı haller nazara alındığında davacının dava açmakta hukuki yararı da bulunmamaktadır. Halbuki hukuki yarar davanın açıldığı anda var olmalıdır....

                Hukuk Dairesi’nin 18.11.2019 tarih, 2017/2488 Esas ve 2019/10763 Karar sayılı bozma ilamında; "Davanın, terditli olarak açılan, İİK.nun 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptali, olmadığı takdirde BK'nun 19. maddesine dayalı muvazaalı işlemlerin iptali istemine ilişkin olduğu, davacı tarafından dosyaya sunulmuş İİK'nin 105. maddesi anlamında geçici aciz belgesi niteliği taşıyan haciz tutanağı dosya içerisinde bulunmadığından tasarrufun iptali davası yönünden ön koşul yokluğundan davanın reddine karar verilmesi, BK'nun 19.maddesine göre muvazaa hukuksal nedenine dayalı davalarda ise işlemin iptali için sadece üçüncü kişinin değil aynı zamanda dördüncü kişi var ise ona yapılan işlemin de muvazaalı olduğunun ispatlanması gerektiği, davalı 4.kişi ...’nin kötü niyetli olduğunun ispat edilemediği, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davasından farklı olarak bu davaların bedele dönüşmesinin söz konusu olmadığı dikkate alınarak, mahkemece davanın reddine karar...

                  Esas KARAR NO : 2021/968 DAVA:Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ:24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ : 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ...E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ : 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ......

                    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davacının, iptali istenen son tasarruftan itibaren 2 yıl içerisinde takip yapılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise davalı, üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1 )....

                      UYAP Entegrasyonu