Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'dan kaynaklanan tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hüküm süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine 6183 sayılı Yasa gereğince takip yapıldığını ve takibin semeresiz kaldığını, borçlunundava konusu taşınmazını 17.10.2008 tarihinde davalı eşi ...'ye devrettiğini belirterek, bu tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ..., alacağın dayanağı olan idari para cevasının iptali için, idare mahkemesinde dava açtığını, bu davanın bekletici mesele yapılmasını talep etmiştir. Davalı ..., cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, tasarrufun eşler arasında yapıldığı, davalı ...'...

    Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve 6183 sayılı Yasa’nın 30.maddesine göre de kamu alacaklarının bir kısmını veya tamamının tahsiline olanak bırakmamak amacı ile borçlu tarafından bir taraflı tasarruflar ile borçlunun maksadını bilen veya bilmesi gereken kimseler ile yaptığı tasarruflar tarihleri ne olarsa olusun geçersiz olacağından ve kamu borç miktarı dikkate alındığında teminat olarak gösterilen aracın alacağı karşılamasının imkansız bulunmasına göre davalılar vekilinin tüm davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-HMK’nun 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir....

      Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Mahkemece 3. kişi olan davalı ...’in taşınmazı banka kredisi alması ve davacının bu davalının kötü niyetli olduğunu kanıtlayamaması nedeniyle davanın reddine karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Tasarrufun iptali davalarında dava tasarrufun tarafları borçlu ve borçlu ile işlemde bulunan taraf aleyhine birlikte açılması gerekir. Davalılar arasında yasal mercburi dava arkadaşlığı söz konusudur. Bu olgu dikkate alınarak öncelikle dava şartı olan taraf teşkilinin sağlanması gerekir. 6183 sayılı Amme alacaklarının tahsil usulü hakkındaki yasanın 28/2 maddesi uyarınca ‘ kendi verdiği malın, aktin yapıldığı sıradaki değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitler’ bağışlama hükmünde sayılmış ve bu tasarrufların iyi niyet koşulu aranmaksızın iptale tabi oldukları kabul edilmiştir....

        in torunu olmasına, 6183 sayılı yasanın 28/1 maddesine göre 3. Dereceye kadar kan hısımları arasında yapılan ivazlı tasarrufların bağışlama hükmünde sayılmasına, davalılar arasındaki yakın akrabalık ilişkileri nedeni ile ...'den taşınmazları iktisap eden diğer davalılar ... ve ..., davalı ...nin durumunu bilen ve bilebilecek kişilerden olmasına göre davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve Davalı ... vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı ......

          ın sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 6183 sayılı Kanunun 24 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacı vekilinin 09/02/2006 tarihli dilekçesine göre davanın dayanağı olan takipteki vergi borcunun 2004 yılına ait olduğu belirlenmiş bulunmaktadır. Mahkemece, Fatih Vergi Dairesi Müdürlüğünün 02/02/2006 tarihli yazısında bildirilen 23.013,12 YTL alacak ve ferileri için karar verilmiştir. Ancak iptale karar verilirken davacı alacağının tasarruf tarihindeki, asıl ve ferileri ile birlikte ulaştığı miktar bulunup bu miktar ile sınırlı olarak karar verilmesi gerekirken 2004 yılının tamamı nazara alınarak yapılan hesap sonucu bildirilen miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 3-Tasarrufun iptali davalarındaki amaç alacakların, alacağını tahsil edebilmesi için takip hukukunda haczin önünü açmaktır. Bu yönüyle bu tip davalar ayrı dava değil şahşi hak doğuran davalardır....

            Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'ya dayalı tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ...'nin kamu alacağının tahsilini imkansız hale getirmek amacıyla adına kayıtlı dava konusu taşınmazlarından 2 nolu bağımsız bölümü 17.08.2010 davalı ...'ya onun da 22.03.2011 tarihinde davalı ...'e, 5 nolu bağımsız bölümü 01.04.2010 tarihinde davalı ...'a onun da 04.08.2011 tarihinde davalı ...'...

              Dava, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı Yasa’nın 28/1 maddesine göre üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile eşler ve ikinci dereceye kadar ‘bu derece dahil) sıhri (kayın)hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerektiğinden , davalı ... satış tarihinde borçlunun eşi olduğundan ve aynı yasanın 30.madde kapsamında davalı üçüncü kişinin borçlunun mali durumu ve mal kaçırma amacını bilebilecek durumda olması nedeni ile tasarrufların iptali gerekecektir. Ancak bu davalının taşınmazı ellerinden çıkarması halinde ise 6183 sayılı yasanın 31.maddesine göre davada üçüncü kişilerin dava konusu malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında ve o tarihteki kamu borcu miktarı ile sınırlı olarak bedelden sorumlu tutulması gerekir. Bu maddenin uygulanması için davacının talepte bulunmasına gerek olmayıp mahkemece resen dikkate alınması gerekmektedir....

                İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2022 NUMARASI : 2022/128 ESAS, 2022/22 KARAR DAVA KONUSU : 6183 Sayılı Yasanın 24 ve Devamı Maddelerine Dayanılarak Açılmış Tasarrufun İptali KARAR : Tokat 2....

                Dava 6183 sayılı Yasa’nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve bozmaya uygun karar verilmiş olmasına göre, davalı ... mirascıları vekilinin, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, borçlu ...’ün dava konusu taşınmazdaki 1/6 hissesinin diğer davalıya devrinin iptaline ilişkindir....

                  Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre dava konusu taşınmazın tapudaki satış bedeliyle gerçek değeri arasında fahiş fark olduğu ve davalıların baba-oğul olması nedeniyle tasarrufun 6183 sayılı Kanunun 28. maddesi gereğince bağışlama hükmünde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı ...'nın Ankara, ... ilçesi, ... Köyü, 825 parseldeki 6900/557500 payının babası ...'a devrine ilişkin tasarrufun davacı yönünden iptaline, davacıya alacağın tahsili yönünden cebr-i icra yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yasanın 28/1.maddesinde borçlunun üçüncü dereceye kadar kan hısımlarıyla eşler veya ikinci dereceye kadar sıhrı hısımlarıyla yaptığı ivazlı tasarrufların bağışlama hükmünde olup, iptale tabi olduğu belirtilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu