Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece de belirlendiği gibi bu tür davalar 6183 Sayılı AATUHK'nun 25 maddesi gereğince borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimselerle bunların mirasçılarına ve suiniyet sahibi diğer şahıslara karşı açılır. Borçlu ile 3.kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan borçlunun veya 3.kişinin dava dilekçesinde yer almaması halinde yer almayan tarafa dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliği ile taraf teşkilinin sağlanması gerekir. Somut olayda davacı vekili temyiz dilekçesinde 13.2.2015 tarihinde dava dışı üçüncü kişi ... hakkında ......

    Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, davacının kamu alacağının 6111 sayılı yasa kapsamında yapılandırılarak 18 yaksite bölündüğü, bu durum karşısında taraflar arasındaki alacağa ilişkin itilafın 6111 sayılı yasa uyarınca uzlaşma ile çözümlendiği davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, taraflar lehine 6111 SK.nun 28/b uyarınca yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı AATUK 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. SGK prim ve diğer alacaklarının tahsili için 6183 sayılı yasaya göre borçlular hakkında yapılan takipler nedeniyle açılacak iptal davaları tasarrufa konu malın değerine bakılmaksızın alacaklı sigorta müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesinde görülür....

      Dava, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Bu tür davalarda davanın kabulü halinde, davacı kamu idaresinin iptal edilen tasarrufun meydana geldiği tarihteki kamu alacağının tespit edilerek bu miktar ile sınırlı olarak tasarrufun iptali gerekmektedir. Somut olayda; dava konusu gayrımenkulün davalı ...'den davalı ...'...

        Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; açılan davanın kabulü ile davaya konu ... plaka sayılı ve ... plaka sayılı araçların satışına ilişkin davalılar arasındaki tasarrufun iptali ile, bu araçlar üzerinde davacı kurumun alacak ve ferileriyle sınırlı olmak üzere haciz ve cebri icra yetkisi verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir....

          ya devredildiği tarih olan 28.03.2013 tarihindeki kamu borçlularının vergi asıl ve cezaları ile birlikte toplam borcunun belirlenerek o miktarla sınırlı olarak iptale karar verilmesi gerekirken tasarruf tarihindeki sorumlu olduğu vergi borcu belirlenmeksizin davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı, 6183 sayılı yasanın 38. maddesi ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde 16.06.2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanunun 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanunun uygulamasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerektiği” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

            Dosya içeriğine, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, davalı ...’in annesi olan borçlunun amme alacağının bir kısmının veya tamamının tahsiline imkan bırakmamak maksadiyle hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması nedeniyle tasarrufun iptali gerekeceğine (6183 S.K m.30) ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 524,60 TL kalan harcın temyiz eden davalı ...'den alınmasına 6.6.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              nin kanuni temsilcisi olan davalı ... hakkında 6183 sayılı AATUHK'nun 35 ve 213 sayılı VUK'nun 10. maddesi maddesi gereğince takip yapıldığı, borçlu hakkındaki takibin kesinleştiği, adı geçen borçlunun Buldan Sulh Hukuk Mahkemesinin 16/01/2012 tarih 2011/357 Esas 2012/4 Karar sayılı ilamı ile 22/10/2011 tarihinde ölen babası muris ...'nın mirasını reddettiği, davacı vekilinin de mirasın reddine ilişkin tasarrufun iptalini talep ettiği, kural olarak mirasın reddi bağışlama sayılmaz....

                Dava 6183 sayılı AATUHK.nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 506 ....nun 80.maddesinin 4.fıkrasında " Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı AATUHK.nun hükümleri uygulanır. "Aynı maddenin 6.fıkrasında da " Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde alacaklı sigorta müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir."denilmektedir. Somut olayda daha önce iş mahkemesi sıfatıyla verilen karar Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 4.6.2007 tarih 2006/19988-2007/9206 Ek Karar sayılı ilamı ile görev yönünden bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de; görev kamu düzenine ilişkin olduğundan ve kamu düzeni ile ilgili hususlarda usule ilişkin kazanılmış hak oluşmayacağından (HGK.nun 29.3.1995 tarih 14/855-242 Ek kararı) hükmün görev yönünden bozulması gerekmiştir....

                  Mahkemece kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1)Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir....

                    Mahkemece kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1)Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir....

                      UYAP Entegrasyonu