WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2638 KARAR NO : 2023/228 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 32. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2022 NUMARASI : 2022/182 (E) 2022/520 (K) DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı) KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T7'un İstanbul Anadolu 1....

BİLİRKİŞİ RAPORUTASARRUFUN İPTALİ 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 277 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı M.... A.... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, davalılardan Ş...... U.... S..... ve F..... P....’in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcunu karşılayacak haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kendisine ait olan taşınmazları diğer davalı M.... A....’a sattıklarını öne sürerek satış işlemine ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılardan F..... P.... ve Ş...... U.... S..... davanın reddini istemişler, diğer davalı M.... A.... cevap vermemiştir....

    dan faiz karşılığı borç para aldığını, borçlarını ödeyemez hale geldiğinde davalı ve ailesinin baskı ve tehditleri sonucu 6530 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 24 nolu bağımsız bölümü borçlarını kapatmak için 12.04.2006 tarihinde davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, ikrah nedeniyle temlikin geçersiz olduğunu ileri sürerek tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiş, davanın devamı esnasında, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 186. maddesi (6100 sayılı Hukuk Mukameleri Kanunu’nun m. 125) gereğince taşınmazı devralan davalı ...'a karşı davaya devam edeceğini bildirmiştir. Davalı ..., taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını, iyiniyetli alıcı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, şartları oluşmadığından tasarrufun iptali davasının ve alıcının kötü niyeti ispat edilemediğinden tapu iptali-tescil davasının reddine karar verilmiştir....

      ) 19'uncu maddesine göre muvazaa hukuki olgusuna dayanılarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2430 KARAR NO : 2021/2348 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2021 NUMARASI : 2020/163 E- 2021/214 L DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İzmir 3....

      Davalı T9 ve T8 vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davanın mahkemece Tasarrufun İptali davası şeklinde yürütüldüğünü, davacıya istemini açıklamak üzere süre verilmesini, Tasarrufun İptali Davası istemleri yönünden hak düşürücü sürenin geçtiğini, Tasarrufun İptali davasının ön koşulu olan aciz vesikasının bulunmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği, ayrıca zaman aşımı sürelerinin dolduğunu, tasarrufların borcun doğumundan önce gerçekleştiğini, bu haliyle davacının istemlerinin haksız olduğunu, ihtiyatı haciz kararının haksız ve dayanaksız olduğunu, devirlerde herhangi bir muvazının bulunmadığını, cevap dilekçesinin ekinde sunulan çiftçi belgesi, ÇKS belgeleri Erzin Sulama Birliği beyanname ve taahhütnamesi, Erzin Sulama Birliği tahsilat makbuzları ve faturalardan anlaşıldığı üzere müvekkillerinin taşınmazları kullandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....

      Mahkemece, dava konusu tasarrufun 03.12.2008 tarihinde yapıldığı, davanın ise 23.01.2015 tarihinde açıldığı, 6183 sayıl Yasa’nın 26.maddesindeki 5 yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden tasarrufun iptali davasının koşulları oluşmadığı, tapunun iptali ve tescil isteminin ise, bu davanın amacının kamu alacağını ödemeyen ve mali durumu bulunmayan borçlunun kamu alacağının tahsiline imkan vermemek amacı ile yapılan işlemin iptali ile alacaklıya alacak ve eklentileri ile sınırlı olarak haciz ve satış isteme yetkisini sağlamak olduğu,dava konusu taşınmaz üçüncü kişi üzerine kayıtlı olduğundan taşınmaz üzerinden haciz ve satış istemi yetkisi verilmesi yoksa tapu kaydının ile borçlu adına tesciline karar verilemeyeceği, tapu iptali istemi yönünde hukuki yararı bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, TBK 19 ile İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasıdır. İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması gerekir. Bu ön şartların bulunması halinde İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılır. Somut olayda dava ön şartlarının mevcut olduğu anlaşılmaktadır....

        Mad. hükmünce açılan tasarrufun iptali davası olduğunu, bu madde hükümleri gereğince açılan davaların hiçbir şekilde ticari dava ve işlerden sayılmadığını, bu davanın tarafları (tarafların tacir olup olmamalarına, uyuşmazlığa konu alacağın niteliğine (takip dayanağının çek / senet olup olmaması) uyuşmazlıkta devredilen hakkın niteliğine (şirket hissesi, taşınmaz, hak ve alacak vb.) bakılmaksızın genel nitelikli davalar olmakla asliye hukuk mahkemelerinin görev alanında kaldığını, verilen kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olup, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali olmadığı takdirde TBK.19 maddesine dayalı açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir....

        Nitekim Yargıtay HGK'nun 10/02/2016 gün, 2014/17-2389 Esas ve 2016/129 Karar sayılı kararında "...tasarrufun iptali davasında ya da somut olayda olduğu gibi TBK’nın 19. maddesi gereğince ve İİK’nın kıyasen uygulanması istemli olarak açılan davalarda, alacaklı ile borçlu taraflar arasındaki ticari nitelikteki alım satım ya da banka alacağını oluşturan ticari ya da genel kredi sözleşmeleri görevin belirlenmesinde dikkate alınamayacaktır. Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nin 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olmadığından 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanında kalmaktadır." şeklinde karar verilerek bu davalarda görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. ... 6....

          UYAP Entegrasyonu