HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2451 KARAR NO : 2023/513 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İMAMOĞLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/11/2020 NUMARASI : 2020/180 ESAS, 2020/184 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK. 19. madde) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı T6 vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....
Dava, TBK 19 maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2022 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; İzmir 21.Asliye Hukuk Mahkemesinin 02/06/2022 tarih ve 2020/302 Esas 2022/213 Karar sayılı dosyasından verilen, kararına yönelik istinaf incelemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'ne ait olduğundan, dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye GÖNDERİLMESİNE, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK'nun 352. maddesi gereğince kesin olarak, oy birliği ile karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2017/344 KARAR NO : 2023/846 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TRABZON 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2022 NUMARASI : 2020/649 ESAS, 2022/327 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı) ayrıca TBK 19 KARAR : Trabzon 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 11/10/2022 tarih, 2020/649 esas 2022/327 karar sayılı kararına karşı, davacı vekili ile davalılar vekili Av....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1265 KARAR NO : 2022/174 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MURADİYE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/50 ESAS - 2021/34 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İDDİA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, vekil edenin davalı Fariz Biçer'den alacaklı olduğunu, dava dışı banka ile imzalanan kredi sözleşmesi nedeni ile kullandırılan kredinin geri ödenmemesi üzerine kat ihtarı gönderildiğini ve takip başlatıldığını, itiraz üzerine dava açıldığını, alacağın temlik alındığını, davalı borçlunun alacaklılarına zarar verme kastı ile adına kayıtlı taşınmazı diğer davalıya devrettiğini beyanla İİK 277.madde uyarınca tasarrufun iptaline olmadığı takdirde TBK 19.madde uyarınca iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA Davalı vekili T3 yanıt dilekçesinde özetle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava, terditli açılmış olup öncelikle TBK 19 maddesinden kaynaklanan muvazaaya dayalı iptaline, olmazsa İİK 277 ve devam maddeleri gereğince tasarrufun iptali istenmiş olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; Söke 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/09/2020 tarih, 2018/895 Esas ve 2020/556 Karar sayılı kararına yönelik istinaf incelemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, toplanan delillere göre; temel ilişkinin tasarruftan önce oluştuğunun, davacı tarafça ispatlanamaması ve bu hususun tasarrufun iptali davasında ön şartın olduğu gözetilerek ön şart yokluğundan dolayı davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nın 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali davasıdır. İİK'nın 277'e dayalı tasarrufun iptali davalarında; davacı taraf bir alacağa dayanarak iptal isteğinde bulunmuş ise bu alacağın tasarruf tarihinden önce doğmuş olması gerekir....
aykırı olduğu, tasarrufun iptali kararındaki borçlu bir nevi kanun - mahkeme kararı gereği sorumlu kişi olduğundan işlemden kaldırılması gereken dosyada dahi tasarrufun iptali kararı gereğince haciz tatbikinin mümkün olduğu gerekçesi ile davanın reddine, zamanaşımı sebebi ile icranın geri bırakılması başvuruları için kanunda tanımlanmış bir tazminat hükmetme düzenlemesi olmadığından davalı vekilinin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Tasarrufun iptali davalarında harç ve vekalet ücreti takip konusu alacak miktarı (kati aciz belgesi düzenlenmiş ise kati aciz belgesindeki miktar)ile iptali istenen tasarrufun tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak düşük olan değer üzerinden hesaplanması gerekir. Somut olayda takip konusu alacak miktarı tasarrufun değerine göre daha düşük olduğundan harç ve vekalet ücretinin kati aciz belgesindeki alacak miktarı üzerinden hesaplanması gerekirken tapudaki satış bedeli üzerinden hesaplanması doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar Z.. M.. vekili ile borçlu R.. Ö..'...
HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali istemine ilişkindir. İİK'nin 281/2'nci maddesi gereğince, "Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur." Bu tür davalarda davanın kabulü halinde takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olarak tasarrufun iptaline karar verilir. Tasarrufun iptali davalarında dava kabulle sonuçlandığı takdirde, alacaklı tarafından başlatılacak yeni bir icra takibi sözkonusu olmayıp İİK'nin 281/2'nci maddesi gereğince uygulanan ihtiyati haciz, tasarrufun iptali davasının kabulü ile kesin hacze dönüşür ve davacı alacaklı verilen ilamı icra dosyasına ibraz ederek cebri icra işlemine devam eder....
Mahkemece, dava konusu tasarrufun 03.12.2008 tarihinde yapıldığı, davanın ise 23.01.2015 tarihinde açıldığı, 6183 sayıl Yasa’nın 26.maddesindeki 5 yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden tasarrufun iptali davasının koşulları oluşmadığı, tapunun iptali ve tescil isteminin ise, bu davanın amacının kamu alacağını ödemeyen ve mali durumu bulunmayan borçlunun kamu alacağının tahsiline imkan vermemek amacı ile yapılan işlemin iptali ile alacaklıya alacak ve eklentileri ile sınırlı olarak haciz ve satış isteme yetkisini sağlamak olduğu,dava konusu taşınmaz üçüncü kişi üzerine kayıtlı olduğundan taşınmaz üzerinden haciz ve satış istemi yetkisi verilmesi yoksa tapu kaydının ile borçlu adına tesciline karar verilemeyeceği, tapu iptali istemi yönünde hukuki yararı bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....