Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, davanın TTK 4 ve 5.maddesinde sayılan ticari davalardan olmadığı, muvazaa temeline dayalı borçlunun 3.kişilerle danışıklı yaptığı işlemlerin İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince iptali istemine ilişkin olup,davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine, mahkemenin görevsizliğine, dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar ... AŞ. ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Şöyleki, 1- İİK nun 277 ve devamı maddelerindeki koşulları taşımayan hukuki işlemlerin (tasarrufların)iptali davalarında dairemizin sayın çoğunluğunun yasal dayanak olarak kabul ettiği B.K nun 18. maddesi, tüm muvazaalı işlemlerde uygulanan genel ve işlemlerin yorumlanması ile ilgili bir madde olup, tek başına bu davaların yasal dayanağını oluşturmaz. Yargıtay 4. Hukuk dairemizin sayın çoğunluğu dahi, B.K nun 18. maddesine dayanılarak hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptaline ilişkin kararlarda İİK nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramaktadır. Bu uygulama dahi, B.K nun 18.maddesinin açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali davalarının tek başına yeterli ve yasal dayanağı olmadığını göstermektedir. Ayrıca, hukuki işlemlerin (tasarrufların)iptali ile ilgili taleplerde İİK nun 277-282. maddelerinde düzenlenen ön koşullar açılan davalarda aranmazken İİK nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramak kanaatimizce çelişkidir....
Şöyleki, 1-İİK nun 277 ve devamı maddelerindeki koşulları taşımayan hukuki işlemlerin (tasarrufların)iptali davalarında dairemizin sayın çoğunluğunun yasal dayanak olarak kabul ettiği B.K nun 18. maddesi, tüm muvazaalı işlemlerde uygulanan genel ve işlemlerin yorumlanması ile ilgili bir madde olup, tek başına bu davaların yasal dayanağını oluşturmaz. Yargıtay 4. Hukuk dairemizin sayın çoğunluğu dahi, B.K nun 18. maddesine dayanılarak hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptaline ilişkin kararlarda İİK nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramaktadır. Bu uygulama dahi, B.K nun 18.maddesinin açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali davalarının tek başına yeterli ve yasal dayanağı olmadığını göstermektedir. Ayrıca, hukuki işlemlerin (tasarrufların)iptali ile ilgili taleplerde İİK nun 277-282. maddelerinde düzenlenen ön koşullar açılan davalarda aranmazken İİK nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramak kanaatimizce çelişkidir....
D)İSTİNAF NEDENLERİ: Bir kısım davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, açılan davanın İİK 277 ve devamına dayanan Tasarrufun iptali davası olduğunu, verilen ihtiyati haciz kararının İİK 281'e dayandığını, somut olayda tasarrufun iptali davasını açma koşullarının bulunmadığını, geçici veya kesin aciz vesikası olmasının mutlak koşul olduğunu, açılmış icra takibi bulunmadığını, esasa girmeden usulden reddi gerektiğini, İİK 281'e göre ihtiyati haciz konulmasının mümkün olmadığını, dava değeri kadar teminat mektubu yada nakit olarak mahkeme veznesine yatırılması karşılığında ihtiyati haczin kaldırılması gerektiğini, İİK 265 ve 277 maddelerince haczin kaldırılmasını, aksi takdirde 281/3 maddesine göre 10.000,00TL banka teminat mektubu veya nakit olarak mahkeme veznesine yatırılmak suretiyle ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Bu anlamda dairemizin sayın çoğunlunun görüş ve düşüncesine göre açılan, İİK’ nun 277 ve devamı maddelerindeki koşulları taşımamasına rağmen sadece B.K nun muvazaayı düzenleyen 18. maddesine göre kabul edilen, borçlu olduğu iddia edilen kişi ile 3. kişi arasındaki mal kaçırmaya ilişkin hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali davalarında davaların yasal dayanağı, davacının dava açmakta hukuki yararı ve verilen kararın uygulanma (infaz) kabiliyeti yoktur. Şöyleki, 1-İİK nun 277 ve devamı maddelerindeki koşulları taşımayan hukuki işlemlerin (tasarrufların)iptali davalarında dairemizin sayın çoğunluğunun yasal dayanak olarak kabul ettiği B.K nun 18. maddesi, tüm muvazaalı işlemlerde uygulanan genel ve işlemlerin yorumlanması ile ilgili bir madde olup, tek başına bu davaların yasal dayanağını oluşturmaz....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, TBK'nın 19. Maddesi kapsamında tasarrufun muvazaa nedeniyle iptali, bu olmadığı taktirde İİK 277. maddesine dayalı olarak tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın TBK'nın 19. Maddesi kapsamındaki talep yönünden reddine, İİK 277. maddesine dayanan tasarrufun iptali yönünden KABULÜNE karar verilmiş, karar davalı T5 vekili tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesinin 2017/954- 2018/776 sayılı kararının Dairemizin 2019/454- 2020/616 sayılı kararı ile davanın öncelikle TBK'nın 19. Maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle eksik inceleme nedeniyle HMK'nın 353/1- a-6. maddesi uyarınca kaldırılmıştır....
ihtiyati haciz ve kötü niyetli üçüncü kişilere devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir şerhi konulmasına, davanın kabulü ile müvekkili bakımından davalıların, alacaklı müvekkili zarara uğratmak kastıyla yaptıkları tasarrufun İİK 227 ve devamı maddelerindeki şartalar uygun olarak iptaline, olmadığı takdirde TBK 19....
ayrıca muvazaalı olduğunu, TBK. 19. maddesi uyarınca da iptali gerektiğini, borçlu borcun doğum tarihinden sonra, borçlu mal kaçırmak ve alacaklısını zarara uğratmak amacıyla taşınmazı görünürde satış işlemi ile devrettiğini, bu nedenlerle dava konusu tasarruf işleminin İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptaline olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptaline, icra dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere taşınmaz üzerinde cebri icra yetkisi verilmesini talep ve dava etmiştir....
Madde gereğince iptalinin gerektiğini açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalılara devrolan; taşınmazlar üzerinde hissesinin devrine yönelik tasarrufun Gaziantep İcra Müdürlüğü' nün 2019/38574 E. Sayılı icra takibine konu alacaklarının şimdilik 50.000,00 TL' lik kısmı ve kısmın faiz ve sair fer' ileri ile sınırlı olmak üzere ( söz konusu icra takibine konu alacaklarının dava konusu edilmeyen kısmı ile ilgili her türlü dava ve talep hakları saklıdır) İİK. 277 ve devamı maddeleri ile TBK. Mad. 19 gereğince müvekkili banka yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava; tasarrufun iptali isemine ilişkin olup dava dilekçesinde hem TBK'nun 19. maddesine, hem de İİK'nun 277 ve devamı madde hükümlerine dayanıldığı açıklanmıştır. Yüzeysel bakıldığında İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile TBK 19. (BK 18) maddesine dayalı genel muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....