Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, davalılardan ...’nun müvekkiline olan borcu nedeniyle yapılan icra takibinde borcuna yetecek haczi kabil malının bulunamadığını ancak kendisine ait ... ilçesinde kain taşınmazını kardeşi olan diğer davalı ...’e alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla satmış, ancak bu satışın İİK’nun 277. maddesi hükmüne göre iptal edileceğini öğrendiği için yine aynı değerle 3. kişi ...’e devrini sağlamış olduğundan bu devir işlemlerinin B.K. 18. maddesine göre iptali ile taşınmazın M.... ... üzerine tesciline ve bu tescilden sonra İİK.’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince alacağın tahsili amacı ile borçlu davalı ... ... ile diğer davalı ... arasındaki tasarrufun iptaline, mümkün olmadığı...
Kesin aciz belgesi icra takibi sonunda verilir (İİK m.143). İcra takibi sonunda verilen kesin aciz belgesinden (İİK m. 143) başka, borçlunun haczedilebilir hiçbir malının bulunmadığını tespit eden haciz tutanağı da aciz belgesi hükmündedir (İİK m. 105, I) ve alacaklı, böyle bir haciz tutanağı ile de iptal davası açabilir (İİK m. 277/1). Ancak bunun icin haciz tutanağında, borçlunun haczedilebilir hiçbir malının bulunmadığının açıkça yazılı olması gerekir. Haciz tutanağının geçici aciz belgesi sayılabilmesi icin üç şartın gercekleşmiş olması gerekir: -Birincisi, haciz tutanağı kesin hacze ilişkin olmalıdır (Geçici veya kesin aciz belgesine ilişkin İİK'nun m. 102/son, m. 105/2 ve m. 143’te sözü edilen haciz “geçici haciz” (İİK m. 69/1) veya “ihtiyati haciz” olmayıp, kesin hacizdir. İhtiyati haciz tutanağı (İİK m. 262), yalnız başına aciz belgesi niteliğinde değildir. Çünkü alacaklı, yedi gün icinde takip yapmaz veya dava açmaz ise ihtiyati haciz hükümsüz kalır (İİK m. 264, I, IV)....
HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I DOSYA NO : 2022/5352 KARAR NO : 2022/4468 İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AYDIN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2022 ESAS NO : 2022/298 KARAR NO : 2022/254 İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :SÖKE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ :31/12/2021 ESAS NO :2021/309 KARAR NO :2021/465 DAVANIN KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR TARİHİ :30.12.2022 GEREKÇELİ KARAR TARİHİ :30.12.2022 Söke 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Aydın Asliye Ticaret Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının yargı yeri belirlenmesi yoluyla giderilmesi Aydın Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından talep edilmekle dosya kapsamı incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, İİK'nun 277. maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali davasıdır. Söke 2....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO: 2021/641 KARAR NO: 2021/1751 KARAR TARİHİ: 10/11/2021 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 21/01/2021 NUMARASI: 2020/208 2021/34 DAVA: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) Taraflar arasındaki davada İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 32. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tasarrufun iptali talebine ilişkindir. İstanbul Anadolu 32. Asliye Hukuk Mahkemesince, "......
Mahkemece davanın hukuki nitelendirmesinin İİK'nın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali olarak nitelendirmesi durumundaki; mahkemece tasarruf İİK. 277. Md. Uyarınca iptal edildiği belirtilmiştir. O halde; mahkemece İİK 277 ve devamı maddelerine uygun olarak tasarrufun iptali dava şartlarının olup olmadığı (davacının alacağının gerçek olması, takibin kesinleşip kesinleşmediği, icra dosyasından usulüne uygun alınmış aciz vesikası olup olmadığı, borcun doğumun tasarruf tarihinden önce olup olmadığı) irdelemeksizin gerekçede 278-279-280 md. tartışılmadan karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....
KABUL VE GEREKÇE : Dava, İİK. 277 vd. Maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olup; İİK. 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. ... Ticaret Mahkemesinin ... E.sayılı dosyasının celp edilen evraklarının tetkikinden; ... A.Ş.'nin (... A.Ş.) ...bağımsız bölümler ile ...plaka sayılı araçlar üzerindeki tasarrufun iptali için ... ....Ltd. Şti., ....Ltd. Şti., ... Trans...Ltd. Şti. Aleyhine açmış olduğu tasarrufun iptali davasının yine birleşik ... Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ile temlik alan ... Yönetim A.Ş.'nin ... ....Ltd. Şti., ... Tarım ... Ltd. Şti., ....Ltd. Şti., ... ... Ltd. Şti. Ve ... Çay ... Ltd....
Bu durumu göz önünde bulunduran kanun koyucu, tasarrufun iptali davasını düzenlemek suretiyle (İİK m. 277- 284), borçlunun, hacizden veya iflasından önceki bir tarihte malvarlığına dahil bazı değerleri hukuken geçerli bir takım tasarrufi işlemlerle malvarlığı dışına çıkarmış olması halinde, aciz vesikası sahibi alacaklıyı ve iflas halinde iflas alacaklılarını korumak maksadıyla tasarrufi işlem konusu malların, belirli şartlar altında tekrar alacaklının cebri icra sahası icine çekilebilmesine veya iflas masasına alınabilmesine imkan tanımıştır. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise davalı, üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1)....
Haciz tutanağının geçici aciz belgesi sayılabilmesi icin üç şartın gercekleşmiş olması gerekir: Birincisi, haciz tutanağı kesin hacze ilişkin olmalıdır (Geçici veya kesin aciz belgesine ilişkin İİK m. 102/son, m. 105/2 ve m. 143’te sözü edilen haciz “geçici haciz” (İİK m. 69/1) veya “ihtiyati haciz” olmayıp, kesin hacizdir. İhtiyati haciz tutanağı (İİK m. 262), yalnız başına aciz belgesi niteliğinde değildir. Çünkü alacaklı, yedi gün icinde takip yapmaz veya dava açmaz ise ihtiyati haciz hükümsüz kalır (İİK m. 264, I, IV). Bu nedenle, alacaklı, ihtiyati haciz tutanağı ile iptal davası açamaz.) İkincisi, icra memurunun takdirine göre haczi kabil malların alacağı karşılamayacağı anlaşılmış olmalıdır. Üçüncüsü, icra memurunun kıymet takdiri kesinleşmiş olmalıdır. Alacaklı, böyle bir haciz tutanağı ile de iptal davası acabilir (İİK m. 105, II; m. 277/1)....
Davacının dava dilekçesinde İİK 277- 278 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptalinin talep edildiği, dava dilekçesi sonuç kısmında BK 18 ve İİK 277 e göre değerlendirme yapılmasının talep edildiği görülmüştür. Eldeki davanın tasarrufun iptali davası olarak açılmış olması ve dosyada usulune uygun ıslah dilekçesi ile TBK 19. maddesi gereği muvazaaya dayalı iptal davası olarak görülmesi talebinin bulunmaması nedeniyle davaya İİK 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptali davası olarak bakılması ve ona göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2- Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ......