Bu itibarla, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne ve HMK'nın 353/1- b-2. maddesi uyarınca hükmün harç ve vekalet ücreti yönünden düzeltilmesineDava, İİK 277. maddesine dayalı açılan tasarrufun iptali talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. İİK'nin 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması ve davanın 5 yıllık hakdüşürücü süre içinde açılmış olması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....
İİK'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları, alacaklıya alacağının temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki bir dava türü olup, ihtiyati haciz İİK'nın 281/2 maddesinde ayrıca ve açıkça düzenlenmiştir. Bu gibi davalarda, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için davanın tam olarak kanıtlanması beklenmez ise de somut delillerin değerlendirilebilir oranda gösterilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... San. ve Tic. A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay (Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 13/07/2020 tarih, 2019/1790 Esas ve 2020/4743 Karar sayılı bozma ilamında; " dava konusu taşınmazın daha önce 03/09/2010 tarihinde davalı borçlu İbrahim tarafından dava dışı ...’a satıldığı 30/10/2012 tarihinde ... tarafından yeniden davalı ...’e devredildiği; ...’ın davalı 3. kişi .... San. ve Tic. A.Ş.’nin eski ortaklarından olduğu; 24/07/2013 tarihinde dava konusu taşınmaz için davalı .... San. ve Tic....
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup bu davalardaki amacın; borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı bazı tasarrufların geçersiz yada iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalması ve dolayısıyla o mal üzerinde cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaya yönelik olmasına, bu niteliği itibarıyla ticaret mahkemesinin görevi içinde sayılan ticari davalardan olmamasına, TTK'da bu davalara bakılacağına ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamasına göre, davalılar ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 24,30 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna 13.6.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tasarrufun İptali (İİK.nın 277 ve Devamı) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça İİK'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptaline ve ihtiyati hacze yönelik karar verilmesi talep edilmektedir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3. Hukuk Dairesi iş bölümünün 10. maddesinde; "İcra İflas Kanunu ve 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan tasarrufun iptali davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, " şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne aittir. HMK 352/1 maddesinde ''Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda incelemenin başka bir dairece yapılması gerektiği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli karar verilir.'' hükmü öngörülmüştür....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/40 ESAS, DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı T7 vekili istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; dava konusu Mersin ili, Tarsus ilçesi, Araplar Mah., 101 ada, 100 ve 101 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıtlarına 3.şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi bakımından açılan dava sonuna kadar ihtiyati tedbir şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin kararının usul ve esas yönünden yasaya ve hukuka aykırı olduğunu eldeki davanın şirket ortağı olan davacılar ile yine şirket ortağı olan şirket müdürünün görevden alınması ve şirketi zarara uğrattığından bahisle yapmış olduğu işlemlerin iptali ve bedelin şirkete iadesi talepli bir dava olduğu, dava dilekçesinde TTK ve HMK hükümlerine dayandıkları buna göre İİK 277 maddesi uyarınca açılmış bir tasarrufun iptali davası olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmişse de ; eldeki dava İİK 277 uyarınca açılmış bir tasarrufun iptali davası değildir.Taraflar arasında mevcut bir icra takibi ve bu takip dosyasında alınmış bir aciz vesikası sözkonusu olmadığını, zaman aşımı defi ve delillerini tekrarladıklarını bu sebeple esas yönden red kararı verilmesini talep ettikleri görülmüştür....
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile davacının nafaka alacağına dair takibe konu 17.400,00 TL alacağının tazminen davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, tasarrufun iptaline ilişkin davanın da reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içerisinde davacı vekili ve davalı asil ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2020 NUMARASI : 2018/292 (E) 2020/367 (K) DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu T5 alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla maliki bulunduğu İstanbul ili, Sultanbeyli ilçesinde kain 5941 ada 5 parsel sayılı taşınmazını, 16/04/2018 tarihinde diğer davalı tarafa muvazaalı bir şekilde temlik ettiğini belirterek işbu tasarrufun İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptaliyle İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün 2018/14828 Esas sayılı dosyası üzerinden cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmesi talebinde bulunmuştur....
Dava İİK.'nın 277. ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasıdır. Tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir. Öte yandan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki işbölümü değil görev ilişkisidir. Somut olayda da dava bu tarihten sonra 20.08.2014 tarihinde İİK.'nin 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış olduğundan görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir.(HGK 2014/17-2389 E- 2016/129 K) Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gereken hususlardandır. Öte yandan HMK'nun 114/1-c maddesine göre dava şartlarındandır....