başlatılmasından sonra/borcun doğum tarihinden sonra, borçlunun mal kaçırmak ve alacaklısını zarara uğratmak amacıyla taşınmazı görünürde satış işlemi ile devrettiğini, devirden sonra borçlarına ilişkin ödeme yapmadığını, yapılan işlemin muvazaa sebebiyle de geçersiz olduğunu ileri sürerek; dava konusu taşınmaz hakkında ihtiyati haciz ve tedbir kararı verilmesini, tasarrufun İİK 277 vd. maddeleri uyarınca olmadığı takdirde TBK 19. maddesi gereğince iptalini talep ve dava etmiştir....
Facebook ortamında arkadaş olduklarını, dava konusu taşınmazların davalıların el birliği ile alacaklılarından mal kaçırmak maksadıyla devirler gördüğü anlaşıldığını, davalıların sosyal medya ortamında arkadaş olmaları, taşınmazların tümünün aynı tarihte devir görmesi, satış bedellerinin rayiç fiyatlara göre düşüklüğü, 132 parsel sayılı taşınmazın özellikle hisseli olduğu halde devre konu edilmesi, devri yapılan taşınmazların bahçe niteliğinde olması ve ilçenin küçüklüğü nazara alındığında bu tasarrufun iyi niyetli olmadığı ve mal kaçırma amacı taşıdığının izahtan vareste olduğunu, satışına ilişkin tasarrufun müvekkili bakımından İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptalini, olmadığı takdirde TBK.19. maddesi gereğince muvazaa nedeni ile iptali ve müvekkili bakımından dava konusu taşınmaz üzerinde alacak ve tüm Fer'ilerine yeter miktarda Cebr-i İcra yetkisinin verilmesine, 3.şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ettiği kanısına varılması halinde...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 16/11/2020 NUMARASI: 2020/861 2020/563 DAVANIN KONUSU: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 21. Asliye Hukuk ve İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 21. Asliye Hukuk Mahkemesi, taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişkiden doğduğu ve nispi ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise davanın tasarrufun iptali davası olduğu, İİK'nın 277. maddesine dayalı tasarrufun iptali davasının ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Madde gereği buna yönelik tasarrufun davacı açısından 1. Sıra haciz işlemine ilişkin tasarrufun İPTALİNE, Yahyalı İcra Müdürlüğü'nün 2020/178 Esas nolu dosyasında borçlu T4 'ün maaşı üzerinden yapılan hacizleri üzerinde davacının, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/245161 Esas sayılı takip dosyasındaki alacak ve ferilerine yetecek miktarla sınırlı olmak kaydıyla; davacıya cebr-i icra yetkisi verilmesine, 34 XX 796 plaka sayılı Ford marka aracın davalılar T4 ile T3 arasında yapılan 06/04/2019 tarihli satış işlemine yönelik tasarrufun İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptali ile davacıya, Kayseri 4....
Maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında hak düşürücü zamanaşımı süresinin uygulanmadığı ve İİK'nın 277 vd. Maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesinin muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmadığı açıktır. Dava, TBK 19 maddesinden kaynaklanan muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir....
İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1,2.maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Somut olayda, davacının davalı ...'tan alacaklı olduğu ve devirlerin borcun doğumundan sonra yapıldığı anlaşıldığından, hakdüşürcü süre ve aciz belgesi aranmayacak, ancak davacının davalı ...’tan alacağı olduğu sabit olduğundan, davalı ... ve....’ya yapılan satışların muvazaalı olup olmadığı araştırılacaktır. Ancak BK’nun 19.maddesine dayalı olarak açılan davalarda işlemin iptali için sadece üçüncü kişinin değil aynı zamanda dördüncü kişi var ise ona yapılan işleminde muvazaalı olduğunun ispatlanması gerekir....
Maddesi gereğince iptalinin gerektiğini belirterek Ordu İli İkizce İlçesi, Başönü Mahallesi 210 ada 18 parsel fındık bahçesi nitelikli taşınmazın davalılar arasında yapılan satışının İİK 277 ve devamı maddeleri ve TBK 19 ve devamı maddeleri uyarınca iptali ile Samsun İcra Müdürlüğünün 2019/76090 Esas sayılı dosyadaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra ve satış yetkisi verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; Kesin ya da geçici aciz vesikasının bulunmadığını, zamanaşımı, defi ve hakdüşürücü süre yönünden itirazlarının bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemi ile açılmıştır. İİK'nın 281/2. maddesi "Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez." amir hükmünü içermekte olup, taraflar arasındaki dava, davalılar arasındaki tasarrufun, İİK'nın 277 ve devam maddeleri uyarınca iptali talebine ilişkin olup, tasarrufun iptal şartlarının oluşup oluşmadığı yargılama ile belli olacaktır. Bu itibarla; ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu karar yerinde bulunduğundan, davalı T6'in ihtiyati hacize itirazın reddi kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun HMK 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur....
Hukuk dairemizin sayın çoğunluğu dahi, B.K nun 18. maddesine dayanılarak hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptaline ilişkin kararlarda İİK nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramaktadır. Bu uygulama dahi, B.K nun 18.maddesinin açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali davalarının tek başına yeterli ve yasal dayanağı olmadığını göstermektedir. Ayrıca, hukuki işlemlerin (tasarrufların)iptali ile ilgili taleplerde İİK nun 277-282. maddelerinde düzenlenen ön koşullar açılan davalarda aranmazken İİK nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramak kanaatimizce çelişkidir. Yine, dairemizin sayın çoğunluğunun kabul ettiği görüş ve uygulama doğru kabul edildiği takdirde İİK nun 277 ve devamı maddelerinin uygulanma alanı kalmaz....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/361 ESAS- NULL/NULL KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Gaziantep 6....