WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar ... ve ... vekili,davanın süresinde açılmadığını, iptal koşullarının bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve süresi içinde talep halinde dosyanın görevli Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, davalı borçlu aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı ...'a satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satış ile gerçek değer arasında bedel farkının oluştuğu ve borçlu Kamil'in mal kaçırmak amacıyla hareket ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir....

      Davalılar vekili, tasarrufun iptali yönünden dava önşartlarının bulunmadığını, davanın tapu iptali ve tescil davası olarak değerlendirilmesi halinde Serik Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli ve yetkili olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, süresi içinde talep halinde dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        ne satılmasının İİK 280/son maddesi gereğince iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... ... Gıda A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. İİK'nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davalarında davacı alacaklı tarafından kesin veya geçici aciz belgesinin ibraz edilmesi gerekir. Somut olayda davacı tarafından dosyaya kesin aciz belgesi ibraz edilmemiştir....

          Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu Ezine ...,... parselde kayıtlı, 1 No.'lu bağımsız bölüm üzerine, davalı ... lehine ipotek tesisine ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı borçlu ..., ipotek işleminin muvazaalı olduğunu belirterek kaldırılmasını istemiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, borçlunun alacaklıyı ızrar kastının bulunamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

            Dava; tasarrufun iptali isemine ilişkin olup dava dilekçesinde hem İİK'nun 277 ve devamı madde hükümlerine hem de TBK'nun 19. maddesin, dayanıldığı açıklanmıştır. Yüzeysel bakıldığında İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile TBK 19. (BK 18) maddesine dayalı genel muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....

            Dava; tasarrufun iptali isemine ilişkin olup dava dilekçesinde hem İİK'nun 277 ve devamı madde hükümlerine hem de TBK'nun 19. maddesin, dayanıldığı açıklanmıştır. Yüzeysel bakıldığında İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile TBK 19. (BK 18) maddesine dayalı genel muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....

            İstinaf nedenleri; Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın dayanağının İİK 277 vd maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası değil, davalılar arasında yapılan taşınmaz devirlerinin muvazalı olduğu iddiasına dayanan BK 19. maddesine dayalı tasarrufun iptali davası olduğunu, yerel mahkemece davanın hukuki nitelendirilmesinin hatalı yapıldığını, icra takibi ve aciz vesikasına gerek olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre, davacı tarafça davanın ilk olarak T5 Anadolu 24. İş Mahkemesi'nin 2016/489 Esas sırasında işçilik alacaklarının tahsili ile muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali ve tüzel kişilik perdesinin aralanması istemiyle açıldığı, akabinde 15.03.2017 tarihli celsede verilen ara karar ile tasarrufun iptalinin istendiği davalılar ( devir yapılan 3. kişiler) T11 Kaya Müteahhitlik...AŞ, T14 Sağlığı...Tic....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : DÜZİÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2014 NUMARASI : 2013/115-2014/361 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; İİK.' nun 277. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir.Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine aittir. bulunmaktadır.Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,17.2.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Bu halde dava, TBK 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin muvazaalı (danışıklı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa sebebiyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Davacı, muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. Bu sebeple davacının, dava konusu tasarrufun muvazalı olduğunu ve bu sebeple zarar gördüğünü ispat etmesi gerekmektedir. Muvazaanın varlığını iddia eden taraf TMK 6. maddesi gereğince bu iddiasını genel hükümlere göre ispat etmek zorundadır. Böylece davacı, İİK 277 ve devamı maddelerindeki karine ve ispat kolaylıklarından faydalanamayacaktır. TBK 19 hükmü bakımından yapılan değerlendirme ve somut olayda: davacı tarafça davalılar arasında yapılan tasarrufun muazalı olduğuna ilişkin herhangi bir ispat vasıtası kullanılmamış ve iddiası ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu