Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece 29/12/2022 tarihli ara karar ile "...ihtiyati haciz talep edilen davalının borçlu değil borçlu ile tasarruf yapan 3. kişi olduğu, iptali talep edilen tasarrufun muvazaalı ya da İİK 277 vd maddeleri gereğince iptale tabi olup olmadığının yargılamayı gerektirdiği, İİK 257. maddesinde belirtilen şartların oluşmadığı, muaccel bir alacağın bulunup bulunmadığının yargılamayı gerektirdiği, yaklaşık ispat koşulunun sağlanmadığı kanaatiyle ihtiyati haciz talebinin reddine " karar verilmiştir. Davacı vekili bu ara karara karşı istinaf başvurusunda bulunmuştur. HMK'nın 355.maddesi gereğince, kamu düzeni ve istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda: Dava, İİK'nın 277 vd. maddelerine dayanılarak açılan tasarrufun iptali istemine dayanmaktadır. İİK'nın 281/2.maddesine göre, hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; İİK.' nun 277.maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.3.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; İİK.' nun 277.maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,13.3.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; İİK.' nun 277.maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 17.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararı sonrasında borçlunun evine 10.09.2021 tarihinde haciz işlemi ile gidildiği ve mahalde hacze kabil eşya olmadığı haciz tutanağına derç edildiğini, bu haciz tutanağının İİK'nun 105. maddesi mucibince İİK'nun 143 maddesi gereği geçici aciz vesikası hüviyetinde olduğunu, bu haliyle dosyada eksik herhangi husus olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir. Dava, İİK'nın 277 vd maddeleri gereğince tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında; alacaklı davacının alacağının gerçek olması, kesinleşmiş bir icra takibi bulunması, alacaklının İİK.'nın 105. veya 143. maddesi uyarınca kat’i veya geçici aciz belgesi sunması, tasarrufun borcun doğumundan sonra yapılmış olması dava ön şartlarındandır....

        gerçekleştirilen muvazaalı devirlerin iptali gerektiği, arz ve izah edilen nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile; davanın kabulü ile, TBK md.19 ve İİK 277 vd. maddeleri gereğince; davalı borçlunun devrettiği taşınmazlar ile ilgili, söz konusu devirlere ilişkin tasarrufların tapu tashihine mahal olmadan iptaline, söz konusu tasarruflara konu taşınmazların cebri icra yolu ile, İzmir 19....

        İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, eldeki davanın İİK 227 vd gereği tasarrufun iptali davası değil TBK md 19'a dayalı muvazaa nedenli tasarrufun iptali davası olduğunu, dava dilekçesinde açıkça YArgıtay kararları doğrultusunda İİK md 277 vd maddelerinden aykırı düşmeyenlerin kıyasen uygulanması talep edildiğini, eldeki davanın TBK md. 19 uyarınca muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali davası olduğunu, yüksek mahkeme kararları gereğince muvazaalı işlemlerde esasen ortada satış işlemi ve iradesi olmadığından satış bedeli ödenmediğinden yapılan işlemin alacaklılardan mal kaçırma ve kredi temini için göstermelik olarak gerçekleştirildiğinden gerek hak düşürücü süre gerekse de zamanaşamı süresine tabi olmaksızın iptal kararı verilebileceğini, Yargıtay kararlarından da anlaşıldığı üzere davanın TBK md 19'a göre dayandığından yerel mahkemenin i2 ve 5 yıllık sürenin geçtiğine dair kabulünün yerinde olmadığını...

        davalı borçlunun adına kayıtlı taşınmazı borcun doğumundan sonra davalı Ahmet Balcı'ya devrettiğini, davalılar arasında yapılan satış işleminin muvazaalı olduğundan iptali gerektiğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, İstanbul Anadolu 20.İcra Müdürlüğü'nün 2017/6429 Esas sayılı dosyasından kaynaklı alacakları ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere, öncelikle taşınmaz üzerine ihtiyati haciz konulmasına, Çanakkale ili, Ayvacık ilçesi, Koyunevi Mah., Kayabaşı Mevkii, 114 ada, 22 parsel sayılı tarla nitelikte taşınmazın davalı-borçlu T5 diğer davalı Ahmet Balcı'ya devrine ilişkin tasarrufun İİK 277 vd maddeleri gereğince iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Dava dilekçesindeki açıklamalara ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu açık olup mahkemenin bu açıklığa rağmen İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davası olarak nitelemesi isabetli değildir. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....

          Asliye Hukuk Mahkemesi, "davanın "tasarrufun iptali" talebine ilişkin olduğu, dava konusu taleplerin Aile Hukuku kaynaklı olması nedeniyle, davanın aile mahkemesi görev dahilinde kaldığı, görevin dava şartı ve kamu düzenine ilişkin olup re'sen gözetilmesi gerektiği" gerekçesi ile görevsizlik kararı vererek dosyayı görevli gördüğü Silifke Aile Mahkemesi'ne göndermiştir. Silifke Aile Mahkemesi, "İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davasında görevli mahkeme Asliye hukuk Mahkemesi" olduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı vererek dosyayı merci tayin talebi ile Dairemize göndermiştir....

          UYAP Entegrasyonu