, müvekkil tarafından davalı şirkete ödenen 27.500 TL organizasyon ücretinin, haklı fesih tarihi olan 29.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkile geri ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve beyan etmiştir....
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle: Davacının davayı açmakta hukuki yararı olmadığı, davacının, davalı şirket ile imzalanan sözleşme kapsamında ödediği tutarların iadesi sözleşmede ve mevzuatta belirtilen iade süresi dolmadan, borç muaccel hale gelmeden dava açtığı, davacının fesih ihtarnamesinin davacı şirkete ulaştığı tarihten itibaren organizasyon ücreti haricindeki tasarruf birikimlerinin sözleşmede belirlenen 80 gün içinde davacının hesabına iade edildiği, davalı şirketin toplam 55.167,23 TL tutarı 26.04.2022 tarihinde iade ettiği, davacının, sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği, davanın hukuki yarar yokluğu sebebiyle usulden reddine, davalı şirket aleyhine ikame edilen haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır....
ve haksız şart niteliğindeki kesinti bedelinin tamamının iadesi gerektiğini, açıklanan ve re'sen nazara alınacak diğer sebeplerden dolayı eksik incelemeye dayanan hatalı ve hukuka aykırı olan Sakarya Tüketici Mahkemesi tarafından verilen 2022/296 E. 2022/738 K. sayılı kararın istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını, organizasyon ücretinin kesinti yapılmadan davacıya iadesini, hükmedilen faizin avans faizi olmasını, davalı tarafa hükmedilen vekalet ücretinin kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir....
sahibi olduğunu, bu sistemde müvekkili şirketin araç satmadığını, aksine araç edinmeyi hedefleyen kişileri bir araya getirerek organize etmeye çalıştığını, müvekkili şirketin sözleşme kapsamındaki tüm sorumluluklarını yerine getirirken kendisine ödenen tek ücretin organizasyon bedeli olduğunu, işbu sebeple alınan organizasyon bedelinin cezai bir bedel değil, müvekkilinin katılımcılara sunmuş olduğu hizmetin bir bedeli olduğunu, davacı ile müvekkili şirket arasında 24.10.2017 tarihli üç adet Çekilişli Vade Ortası Araç Edindirme Sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşmeler uyarınca davacının, peşinen ödenmesi gereken organizasyon hizmet bedelini ve ödeme planındaki aylık taksitleri ödeyerek çekilişe katılmaya hak kazandığını, çekilişe katıldıktan sonra da organizasyon sisteminden ayrılmak istediğini ve tek taraflı olarak sözleşmeyi feshettiğini, sözleşmenin Ayrılma ve Hakkın Devri başlıklı 8.1 maddesinin "Organizasyondan ayrılmak isteyen İştirakçi bir dilekçe ile şirket merkezine müracaat eder...
hizmetin, müşterinin sıra tespitine girdiği tarihte başladığı ve proje bedelinin son taksitinin tahakkuk ettiği tarihte sona erdiği müvekkili şirketin hizmetlerine karşılık çalışma bedelini müşterilerden aldığını ileri sürmüş ilk derece mahkemesince davanın kabulüne sözleşmenin tüm hüküm ve sonuçlarıyla iptaline ve ödenen bedelin iadesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça istinaf edilmiştir....
HD'nin 28/01/2019 gün ve 2016/8097 E.-2019/675 K. sayılı kararlarının kapsamları da nazara alınarak, inceleme konusu kararın çalışma bedelinin (organizasyon bedelinin) kısmen davacıya iadesine, fazlaya ilişkin talebin reddine yönelik kısmı bakımından neticesi itibarı ile usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, ancak davacı tarafça çalışma bedelinin (organizasyon bedelinin) ödeme tarihi olan 20/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline yönelik dava dilekçesindeki faiz işletilmesi istenilen tarihe yönelik talebi ödeme tarihi itibarı ile davalı tarafın usulüne uygun temerrüte düşürülmemiş olması sebebiyle yerinde değil ise de, davacı tarafça gönderilen 01/12/2021 tarihli ihtarname ile 11.424,00- TL çalışma bedelinin (organizasyon bedelinin) 7 gün içerisinde ödenmesi talep edildiğinden, işbu sürenin bittiği 08/12/2021 tarihi itibarı ile çalışma bedeli (organizasyon bedeli) yönünden davalı tarafın temerrüte düşürülmüş olması sebebiyle, iadesine karar verilen...
kabul edildiğini, bu kararın yerinde olmadığını, davalının uyuşmazlık konusu sözleşmeyi akdederken kendisini neyin beklediği hakkında bilgi sahibi olduğunu, dava konusu sözleşme ile bağlanma iradesine sahip ve yükümlülüklerinin farkında olduğunu, müvekkilinin en doğal hakkı olan organizasyon bedelinin davalıya iade edilmesinin davalıyı sebepsiz zenginleştirecekken müvekkil şirketinde ticari hayatına sekte vurmasına sebebiyet vereceğini, müvekkilinin almış olduğu organizasyon bedelinin katılımcılara sunmuş olduğu hizmetin bir bedeli olduğunu, organizasyon bedelinin bir hizmet bedeli olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulünü hakem heyeti kararının kaldırılmasını, her türlü yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesini, hakem heyeti kararının icrasının tedbir yoluyla durdurulmasını talep ve dava etmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2022 NUMARASI : 2022/115 E - 2022/237 K DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin , davalı şirket ile 17/03/2021 tarihli " Fırsat Kampanya Konut Edindirme Sözleşmesi " imzalandığını, sözleşme ile noter çekilişi yapılarak 350.00,00 TL bedelli bir konutun müvekkile devir teslimi kararlaştırıldığını, sözleşme uyarınca davalı tarafa 82.350,00 TL ödeme yapıldığını, davalı tarafça bu ödemenin 58.350,00 TL kısmı ise peşinat ve taksit ödemesi olarak alınmış 24.000,00 TL kısmı ise organizasyon ücreti olarak sayıldığını, müvekkilinin , aynı kampanya ya üye olan kişilerden teslimatların yapılmadığı ve sebepsiz olarak geciktirdiğini öğrendiğini, davalı şirket temsilciliği tarafından müvekkiline...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, müvekkili şirketin şubesine gelerek faizsiz şekilde konut sahibi olmak amacıyla konut edindirme sözleşmeleri hakkında bilgi aldığını ve konut bedelini belirleyerek davalı ile sözleşme yaptığını ve belirlenen ödemeyi üstlendiğini, 6361 sayılı Kanun'un 39/A maddesinin 4. bendinde açıkça, müşterinin sözleşmedeki fesih hakkını kullanması halinde organizasyon bedeli dışında kalan toplam birikim tutarının, kurulca belirlenecek süre içerisinde müşteriye iade edileceğinin hüküm altına alınıdğını, ayrıca Tasarruf Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğin 17/8.maddesine göre de taksit bedellerinin fesihten itibaren azami altı ay içinde iade edileceğinin düzenlendiğini, bu hususta sözleşmede de hüküm bulunudğunu, iadenin 20/06/2022 tarihinde yapılacağını, dava tarihi itibarıyla alacağın muaccel olmadığını savunarak, davanın reddini stemiştir....
Davalının istinaf itirazları incelendiğinde; dosyadaki yazılara, toplanıp değerlendirilen delillere, mahkemenin gerekçesine ve dava yönünden görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu, çalışma ücreti altında ödenen bedelin tamamının iade edilmeyeceğine ilişkin sözleşmenin ilgili maddesinin; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilmiş olması ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizlik oluşturması nedeniyle haksız şart olduğuna, öte yandan mahkemece, davalı tacir sunduğu hizmet karşılığında uygun bir ücret talep edebileceği ve davacının hizmetten yararlandığı süre oranında davalıya organizasyon bedelini ödemesi gerektiği kabul edilerek davacının sisteme giriş tarihi baz alınarak hesaplama yapılması yönünde bilirkişi raporu aldırılarak, bilirkişi raporu kapsamında sonucuna göre karar verilmesi gerekirken söz konusu organizasyon bedelinin tamamının iadesi yönünde kabul kararı verilmesi hatalı...