AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2021 NUMARASI : 2020/711 ESAS 2021/63 KARAR DAVA KONUSU : Eşin Tasarruf Yetkisinin Kısıtlanması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Başka suçtan ... Cezaevi'nde hükümlü olan ve duruşmalardan vareste tutulmaya dair bir talebi de bulunmayan sanığın, kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 196. maddesine aykırı davranılması , Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 16.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
taşınmazların satımında ehliyet ve temsil yetkisinin münhasıran yönetim kurulunda olduğunu, bu yetkinin keyfi olarak kısıtlanamayacağını, dava sonunda elde edilecek faydayı sağlayacak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, taşınır ve taşınmaz mallar üzerindeki tasarruf yetkisinin dava sonuna kadar kısıtlanmasının şirketin faaliyetlerine engel teşkil edeceğini, ihtiyati tedbir kararının ölçüsüz uygulandığını, Antalya 2....
KARŞI OY (X): 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı” başlıklı 2. maddesinin 1. fıkrasında, İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan davalar, iptal davaları; İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan davalar da, tam yargı davaları olarak sayılmıştır. İlgili idarelerin hareketsiz kalarak İmar Kanununda öngörülen sürede kamulaştırma yoluna gitmemek suretiyle taşınmaz sahibinin mülkiyet hakkının süresi belirsiz bir şekilde kısıtlanması idari işlem ve eylem niteliğinde olup bu işlemin iptali ve bu işlem ve eylemden doğan zararın tazmini idari yargıda açılacak iptal ve tazminat davasının konusunu oluşturur....
Hal böyleyken, davacı kadının tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebinin reddi gerektiğine dair bozma ilamına yönelik karar düzeltme talebinin kabulüne ve açıklanan sebeple yerel mahkeme kararının tasarruf yetkisinin sınırlandırması talebine yönelik verdiği hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440/1-4. maddesi gereğince davacı kadının tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talebi yönünden karar düzeltme talebinin KABULÜNE, Dairemizin 10.03.2016 tarih ve 2015/13196 esas, 2016/4730 karar sayılı bozma talebine yönelik olan (2.) bendinin KALDIRILMASINA ve yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, davacı kadının sair karar düzeltme isteminin yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde karar düzeltme harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 01.06.2017 (Prş.)...
Evlilik birliği içerisinde eşler birliğin devamı sırasında edinmiş olduğu malların geleceği konusunda beraberce hareket etmek durumunda olup bunun aksinin yapılması halinde tarafların hak kayıpları yaşayacağı aşikardır, bu sebeple davacı kadının iradesi dışında davalının söz konusu mallar üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına dair talebinde hukuki yarar bulunduğundan dava dilekçesinde talep edilen hususlarla bağlı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile Eskişehir ili odunpazarı ilçesi vişnelik mh. 13105 ada, 2 parsel, D Blok, 1 nolu bağımsız bölüm ile 34 XX 743 plakalı araca dair davalının tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına..." karar verilmiştir....
DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ayrı yaşadıklarını, davalı erkeğin bu süreçte birçok taşınmaz ve taşınırını elinden çıkardığını, çocukların masraflarına dahi katılmadığını, evlilik birliği içinde 63 taşınmazı elinden çıkardığını belirterek davalı erkek adına kayıtlı bankalarda bulunan tüm mevduat malvarlığına tedbir konulması ve davalının tasarruf yetkisinin sınırlanmasını, davalının Sky Moon Star Projesi ve Akkent Doğa Konutları Projesinde bulunan tüm daireler için tedbir konularak davalının tasarruf yetkisinin sınırlanmasını ve davalı adına kayıtlı tüm menkul ve gayrimenkul mallara özellikle Şanlıurfa`daki taşınmaz ve Audi A3 markalaı araca tedbir konulması ve davalının tasarruf yetkisinin sınırlanmasını talep etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek davaya cevap dilekçesi sunmamış, 10.06.2021 tarihli duruşmada aralarında boşanma davası olduğunu, dava açılmadan önce araba aldığını, mal kaçırma niyeti olsaydı bu arabayı almayacağını beyan etmiştir. III....
Borçlunun ihtiyaten haczedilen mallar üzerindeki tasarruf yetkisini, burada da kısıtlanır.(m. 261,II; m.86; m.91). Yani, borçlunun tasarruf yetkisinin kısıtlanması bakımından, ihtiyati haciz ile kesin haciz arasında bir fark yoktur. Bu nedenle, borçlunun taşınmazı üzerine ihtiyati haciz konulduktan sonra, aynı taşınmaz üzerine ipotek konulması halinde, ihtiyati haciz ipotek tarihinden sonra kesin hacze dönüşse bile, ipotek alacaklısı (ihtiyati) haciz alacaklısının taşınmazın satış bedeli üzerindeki hakkından sonra gelir; yani, önce (ihtiyati) haciz alacaklısına ödeme yapılır; misal: 19. HD 25.05.2000 gün ve 2934 E., 3967 K. (Bkz. Prof. Dr. Baki Kuru, İcra Ve İflas Hukuku, El Kitabı, 2. Baskı, 2013, Ankara, sh 432, 433 ve 1060) Yargıtay 19....
işlemlerinin kısıtlanması konusunda tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın davalının birlik görevlerini yapmadığını ve edinilen malları kaçırma amacı olduğunu iddia ederek Türk Medeni Kanunu'nun 199. maddesi gereğince davalının tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını talep etmiş, mahkemece herhangi bir delil toplanmadan " bu tür davalarda taraflardan birisinin elden çıkartılmasından endişe ettiği malların üzerine tedbir konulmasını, elden çıkarılmasının rızaya bağlanmasını talep edebileceği, bunun için kesin olarak ispat edilebilir durum olmasına gerek olmadığı ve taraflardan birinin bu yöndeki şüphesi ve talebi yeterli olduğu" gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....