WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında imzalanan 15.08.2020 tarihli Hisseli Gayrimenkul Satış sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde "İş bu sözleşmenin konusu Yalova İli Termal İlçesi Killi Orman Mevkii G22D14C2D pafta 424 ada 23,24,25,26 ve 27 parsellerinden birinin üzerinde kurulu bağımsız bölümlerden birinin 7/3650 hissesinin satışı, satış bedeli, teslimi, site aidatı, resim, harç ve vergilerin ödeme koşulları ile ilgili alıcı ve satıcı arasındaki karşılıklı taahhütleri kapsar." şeklinde ifade edilen hükümle tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, yine taraflar arasında imzalanan 18.08.2020 tarihli protokol başlıklı satış sözleşmesinin ikinci parağrafında "...protokolün konusunun, alıcının Yalova İli Termal İlçesi Killi Orman Mevkii G22D14C2D pafta 424 ada 23,24,25,26 ve 27 parsellerinden birinin üzerinde tatil kullanım hakkıyla ilgilidir. taraflar alıcının evveliyatında sahip olduğu tapu hissesinin baki olduğunu..."...

Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....

    Diğer yandan devre mülk sözleşmeleri tecrübe ve muayene koşuluna bağlı sözleşmeler olduğundan cayma hakkı mal ve hizmetin tecrübe ve muayene edilmesinden sonra başlayacaktır, yine istikrar kazanmış Yargıtay İçtihatlarında kabul edildiği üzere; resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olan harici gayrimenkul satış sözleşmesinin düzenlenmesinden sonra sözleşme konusu taşınmazın alıcıya tapuda devredilmesi halinde tarafların sözleşmeye geçerlilik tanıdıklarının kabulü gerekir. Devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir. Taraflar arasında devremülk satışına ilişkin sözleşme incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır....

    yerine getirmediklerini, devre mülk sözleşmesi ayni hak olup, resmi şekilde yapılmadığından ve tapu kayıtlarına işlenmemiş ve müşterek mülkiyet tesis edilmediğinden geçersiz olduğunu, müvekkilleri ile davalı arasında imzalanan sözleşmelerinin geçersizliğinin tespiti ve iptaline, müvekkili T1'ın ödemiş olduğu 63.000,00 TL'nin ve müvekkili T2'nın ödemiş olduğu 20.000,00 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkillerine ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve alacak hukukuna ilişkin davada Ankara 15. Asliye Hukuk ve 6. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devremülk sözleşmesinin feshi ve alacak istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında devremülk sözleşmesi düzenlendiği anlaşılmaktadır. Tüketici mahkemesi, özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. 4077 Sayılı Yasada devre tatil konusunda düzenleme yapılmış; ancak, devre mülk konusunda düzenleme yapılmamıştır. Somut olayda; ayni hak tesisi sağlayacak devremülk sözleşmesinin iptali istendiğine göre, Tüketici Yasası kapsamında değerlendirilmeyecek uyuşmazlığın, genel hükümlere göre görülüp sonuçlandırılması gerekir....

      Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak devre mülk sözleşmesinin imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre mülk sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi 2013/4117-18427 imzaladığını savunmuştur. Taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi ile davacıya 9 nolu dairenin tapu devrinin taahhüt edildiği ve 6. Döneminin kullanımının tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının, MK.706, BK.213, Tapu K.26 ve Noterlik K.60 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersizdir. Bu nedenle taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi de tapulu taşınmazın satışına ilişkin olup geçersizdir....

        Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır. Taraflar arasında imzalanan Devre Mülk Hakkı Hisse Devir Satış Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mah. sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ...1. Tüketici Mahkemesi ve ... 3....

            Mahkemece, taraflar arasında 01.03.2009 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, cayma hakkının kullanımına ilişkin sözleşmede düzenlemenin yer almadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “özel hükümler/şartlar” başlıklı 1. maddesinde 'Sözleşme konusu bağımsız bölümdeki 1 haftalık kullanıma tekabül eden Devre Mülk Hakkı payını iş bu sözleşmede yazılı bedel ve ödeme şartları karşılığında ALICI ya satmayı, ALICI da söz konusu bağımsız bölümdeki Devre Mülk Hakkı 1/2 payını aynı şartlarda almayı vaad ve taahhüt eder....

              Mahkemece, Davanın KABÜLÜ ile, Taraflar arasında imzalanan 17/01/2015 tarih ve İD205082 sayılı devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Sözleşmeye bağlı olarak davacının davalıya borcunun bulunmadığının tespitine, 50,00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 17.01.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği 50 TL nin davalıdan tahsili ve sözleşme sebebiyle düzenlenen senetlerin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır....

                UYAP Entegrasyonu