II.CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, Mursallı Tarım Kredi Kooperatifi ve Germencik Ziraat Odasında kaydının bulunduğunu, 2926 sayılı Kanun'un 7 nci maddesi gereği sigortalı sayıldığından tarım Bağ-Kur sigortalılığının iptal edilmesinin mümkün olmadığını, 2926 sayılı Kanun'un 2 ve 7 nci maddeleri uyarınca Kurum işlemlerinde usul ve Kanun'a aykırı bir yön bulunmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir....
II.CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, Mursallı Tarım Kredi Kooperatifi ve Germencik Ziraat Odasında kaydının bulunduğunu, 2926 sayılı Kanun'un 7 nci maddesi gereği sigortalı sayıldığından tarım Bağ-Kur sigortalılığının iptal edilmesinin mümkün olmadığını, 2926 sayılı Kanun'un 2 ve 7 nci maddeleri uyarınca Kurum işlemlerinde usul ve Kanun'a aykırı bir yön bulunmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir....
Gayrımenkul A.Ş.) tütün sattığını ve tanık beyanlarının bunu doğruladığını - İlk Derece Mahkemesinin davacının ölen eşinin bir günde olsa tarım bağkur kaydınının yapılması gerektiği yönünde karar vermiş olsa idi, dul aylığının bağlanması için gereken eksikliklerin giderilecek olduğunu belirterek kararının bozulmasını, adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, davacı murisinin tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespiti istemine yöneliktir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olmakla Bölge Adliye Mahkemesince karar usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının müteveffa eşi ...'un 1994 - 1998 yılı ürünü olarak ... Gayrimenkul’e (Tekel) tütün ürünü verdiği, bu ürün teslimi üzerinden prim kesintisi yapılmadığı, 22/09/2001 tarihinde ... Ziraat oda kaydının başladığı, davacı murisinin SGK tescilinin bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Saylı Yasaya göre tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespitine, aksine kurum işleminin iptaline yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava Bağkur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....
Eldeki davada, davacı tarafından 18.5.1982-25.11.2004 tarihleri arası bağkur sigortalılığının tespiti talepli ... . İş Mahkemesinden açılan davada 4.10.2000 tarihinden itibaren bağkur sigortalığının tespitine karar verildiği kararın Dairemizce onanarak kesinleştiği bu bağlamda bir kısım sigortalılık süresi yönünden daha önce verilmiş ve kesinleşmiş bir mahkeme kararı vardır. Davanın tarafları, konusu ve maddi vakıaları önceki dava ile aynı olup, kesin hükmün varlığı ortadadır. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın (belirtilen sigortalılık süresi ile sınırlı olarak) davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken 1479 sayılı Yasanın geçici 18. madde kapsamında reddi yönünde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; zamanışımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, davacının başvurusu üzerine davalı kurumca mevzuat ve kayıtlar çerçevesinde gereken incelemelerin yapıldığını, 1999 yılında TMO satışı nedeni ile bağkur adına tevkifat kesintisi yapıldığından bahisle yapılan araştırmada kesintiyi yapan firmanın listelerini müdürlüğümüze intikal ettirmediğinin tespit edildiğini, bunun üzerine Bağ-kur sigortalılık sürelerinin tevkifat kesintisine istinaden geriye dönük olarak işleme alınmadığını, kurum işlemlerinin mevzuata uygun olduğunu, düzeltilmesi gereken bir husus bulunmadığını belirtmiştir. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: Dairemizce dosya üzerinde ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK'nın 355. Maddesi gereği re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme neticesinde: Dava tarım bağkur sigortalılığının tespiti davasıdır....
Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; zamanışımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, davacının başvurusu üzerine davalı kurumca mevzuat ve kayıtlar çerçevesinde gereken incelemelerin yapıldığını, 1999 yılında TMO satışı nedeni ile bağkur adına tevkifat kesintisi yapıldığından bahisle yapılan araştırmada kesintiyi yapan firmanın listelerini müdürlüğümüze intikal ettirmediğinin tespit edildiğini, bunun üzerine Bağ-kur sigortalılık sürelerinin tevkifat kesintisine istinaden geriye dönük olarak işleme alınmadığını, kurum işlemlerinin mevzuata uygun olduğunu, düzeltilmesi gereken bir husus bulunmadığını belirtmiştir. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: Dairemizce dosya üzerinde ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK'nın 355. Maddesi gereği re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme neticesinde: Dava tarım bağkur sigortalılığının tespiti davasıdır....
Dava, .....sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Dosya kapsamından; Davacının, 16.06.1985- 28.12.2015 tarihleri arası 506 ve 5510 Sayılı Kanun kapsamında hizmet akdine tabi 4a sigortalılığının olduğu, Yeşilyurt Ziraat Odası Başkanlığı tarafından oda üyeliği kaydına istinaden 17.10.2010 tarihinde resen tescil bildirimi yapıldığı, Kurum tarafından davacının devam eden 4a sigortalılığı olduğundan tarım bağkur sigortalılık tescili yapılmadığı 4a sigortalılığı bitim tarihi olan 29.12.2015 tarihinden itibaren tarım bağkur sigortalılık tescili yapıldığı ,30.05.2017 tarihi itibariyle Kuruma intikal eden sigortalı muafiyet belgesi ile 06.06.2016 tarihi itibariyle tarım bağkur sigortalılığının durdurulduğu, 19.03.2018 tarihli ziraat odası tarafından düzenlenen muafiyet belgesinde, resen tescil tarihi olan 29.12.2015 tarihi itibariyle davacının tarımsal faaliyet gelirinin PEK alt sınır altında olduğundan muafiyet kapsamında olduğuna dair muafiyet belgesi düzenlendiği, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından davacının zirai kredi kullanmadığının...