Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacıya ait ek-5 ve tarım bağkur sigortalılığa ait dosyalarının özellikle davalı Kurumun dava konusu ek-5 sigortalılığı iptal gerekçesini içerir tüm bilgi ve belgeleri içerir şekilde celbi ile iş bu dosyaya eklendikten sonra gönderilmek üzere, mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlıklar giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine 07.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    K A R A R 1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Kurum vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı vekilinin temyizine gelince; Dava, davacının Kurum tarafından kabul edilmeyen sürelerdeki Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti ile 6652 sayılı Yasadan yararlanması gerektiğinin tespiti ve tahsis talep tarihi olan 20/01/2014 tarihini takip eden aybaşından itibaren kısmi yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti iskemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacı ...'in kurum tarafından tescili yapılmayan 01/06/1997-31/06/1999 tarihleri ile 01/01/2000-31/04/2004 tarihleri arasında tarım bağkur sigortalısı sayılmasına, tespit edilen tarihe göre oluşacak prim borçlarından 6552 yasa kapsamında yapılandırma hakkından yararlanılması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Talep, davacının 01/11/2002- 31/07/2011 tarihleri arasında tarım bağkur sigortalı olduğunun tespiti ile tahsis talep tarihi itibariyle aylığa hak kazandığının tespitine ilişkindir. 2926 sayılı Kanunun 2. maddesinde, Kanunla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan T3 kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdiyle bağlı olmaksızın, 3. maddenin (b) bendinde tanımlanan tarımsal faaliyette bulunanların Tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılacakları belirtilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Kanun’da, 506 sayılı Kanun’un 79. maddesindeki gibi, geçmiş Tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tespitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. Anılan kanunun 5. maddesinde, 7. maddede belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin, kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı belirtilmiştir....

      K A R A R Davacı, 4.3.1999 tarihinde ölen eşinin ilk prim kesintisini takip eden aybaşından ölüm tarihine kadar olan sürede tarım-bağkur sigortalısı olduğunun ve ayrıca vefat tarihi itibariyle 3 yıl hizmet süresi yeterli olduğundan, tespiti yapılan süreye ait prim ve gecikme faizi borcunun ve eksik kalan süre olması halinde kısmi askerlik borçlanması tutarlarının yatırıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren ölüm aylığı bağlanarak, faizleriyle birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunan ve bildirimsiz kalan sigortalılar için 5510 sayılı Kanunun 86. maddesinde öngörülen "hizmet tespiti" davasına eşdeğer bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Anılan düzenlemede, kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının hükme bağlanmış olması karşısında, kayıt ve tescil, yada tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı öncesine isabet eden tarımsal faaliyet ve buna dayalı "sigortalılığının tespiti" söz konusu olamayacaktır. Ayrıca belirtilmelidir ki, tarımsal faaliyete kabul edilebilir süreyi aşar uzunlukta ara verilmesi durumunda Tarım Bağ–Kur sigortalılığının yeniden başlayabilmesi, tescil başvurusu, iradi prim ödeme, prim tevkifatı olgularından herhangi birinin gerçekleşmesine bağlıdır. Somut olayda; mahkemece 1995 Haziran ayındaki tevkifatın davacıya ait olduğunun tespiti her ne kadar doğru ise de verilen hüküm hatalıdır....

          Gecikmeye ve yeni bir geri çevirmeye mahal verilmeksizin; 1-Davalı Kurumdan davacıya ait 2926 sayılı yasa ilişkin Tarım Bağkur dosyasının eksiksiz okunaklı onaylı suretlerinin celbedilmesi 2-Tevkifata ilişkin yazışma sonuçlarının ve davacı adına ürün satışları üzerinden yapılan bağkur (yapılan tevkifat) kesintilerinin davalı Kuruma intikal edip etmediği davalı Kurumdan sorularak, cevabı yazılarak eklendikten sonra dosyanın incelenmek üzere gönderilmesi için mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının l.bendinin tümüyle silinerek yerine; "l- Davanın kabulü ile davacının l0.5.l992 tarihinden itibaren, ll.5.l992- l5.3.l993 tarihleri arasındaki l479 sayılı Yasa'ya tabi sigortalılık süresi ile ll.9.2002- l2.ll.2002 tarihleri arasındaki 506 sayılı Yasa'ya sigortalılık süresi dışında 2926 sayılı Yasa'ya tabi Tarım Bağkur sigortalısı olduğunun, talep tarihini takip eden aybaşı olan l.5.2006 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının ve yaşlılık aylıklarının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tesbitine," rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 67,20 TL temyiz başvuru harcı yatırılmış olduğundan, 25.5.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              için yeterli olduğunu, bu dönemde davacının kendi nam ve hesabına çalıştığını, kurum tarafından vergi kaydına göre işlem tesis edilmesi gerektiği halde etmediğinden kurumun kusurlu olduğunu iddia ederek davacının vergi kaydı başlangıcı olan 26.01.1996 tarihinden itibaren zorunlu tarım bağkur sigortalılığının başladığı 01.07.1999 tarihine kadar bağkur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

              İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 30/10/2020 NUMARASI : 2020/260 ESAS 2020/523 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 1997 yılına ait tevkifatının tarım bağkur hesabına yansıtıldığını ancak diğer yıllardaki prim tevkifat kesintisi davacı tarafça iade alındığı için bu sürelerin sigortalılık süresinden sayılmadığını ve sigortalılık süresi iade alınan prim günleri olmadığından yaşlılık aylığı almaya yetmediğinden yaşlılık aylığı bağlanmadığını, davacının ödenmiş primi olmadan kendisinin tarım bağkur sigortalılığının tespit edilemeyeceğini beyan ederek davanın hukuki menfaat yokluğundan reddini talep etmiştir....

              Davalı vekilinin istinaf sebeplerinin incelenmesinde; Davalı kurumca davacının muafiyet belgesine göre 2009/1.döneminde muafiyet kapsamında olduğu ve bu nedenle tarım bağkur sigortalısı olarak kabulü mümkün olmadığı gerekçesiyle Tarım bağkur sigortalılığının geçerli sayılmadığı anlaşılmaktadır. 5510 sayılı Yasanın 9/b-5 maddesi "... tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için, tarımsal faaliyetlerinin sona erdiği veya 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (ı) bendi kapsamına girdiği tarihten itibaren sigortalılığının sona ereceği" bildirilmiş, 5510 sayılı Yasa'nın 6/1- ı maddesinde; "Kamu idarelerinde ve Kanunun ek 5 inci maddesi kapsamında sayılanlar hariç olmak üzere; tarım işlerinde veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz işlerde çalışanlar ile tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan; tarımsal faaliyette bulunan ve yıllık tarımsal faaliyet gelirlerinden, bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının, bu Kanunda tanımlanan...

              UYAP Entegrasyonu