Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dairemizin 18.11.2013 tarihli ve 2013/11749-10970 sayılı kararı ile dava, kadastro neticesinde 21.04.1999 tarihinde tapu kaydı oluşan taşınmaz hakkında TMK'nın 713/2 maddesine dayanılarak açılan tapu iptal ve tescil isteği kabul edilerek temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine karar verildiği, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince de 10.12.2013 tarih 2013/22059-18844 sayılı kararı ile dosyanın aidiyet kararı ile Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 30.12.2013 gününde oybirilğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kadastro sonucu Reşadiye Mahallesi 331 ada 27 ve 28 parsel sayılı 22.335,64 ve 14.202,30 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar davalı Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... oğlu ... tapu kaydı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı ziyletliğine dayanarak Hazine ve Belediye Başkanlığı hakkında dava açmış, taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, minibüs ve minibüs hattının satış işlemlerinin muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak iptali ve tescil, olmadığı taktirde bedelin tahsili ile kazanç payının ödenmesi isteklerine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan babası ...’nın maliki olduğu ...plaka sayılı minibüsü ve bu minibüsün çalıştığı ......

        Dava konusu parsel, senetsizden 1951 yılından beri ... zilyetliğinde ise de, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu gerekçesiyle 4.1.1962 tarihinde Hazine adına tespitle, itirazsız 16.8.1966 tarihinde kesinleşmekle sicil oluşmuştur. Davacı yan, uyuşmazlık konusu taşınmazın 1971 yılından beri imar-ihya edilmek suretiyle tarıma elverişli kültür arazisi haline getirildiğini ve o tarihten itibaren koşullarına uygun olarak tasarrufta bulunulduğunu açıklayarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Dava dilekçesindeki açıklamalar karşısında, davacı tespitten sonraki zilyetliğe ve imar-ihya olgusuna dayanarak iptal ve tescil talep etmiştir....

          gelince; dava, dava konusu ... ve ... parsel sayılı taşınmazların 2/4 er hisse maliki '...' aleyhine TMK 713/2 maddesindeki' tapu kütüğündeki maliki kim olduğunun anlaşılamaması ' nedenine dayanılarak açılan tapu iptal ve tescil davasıdır....

            Somut olayda, davacı tarafça TMK’nin 713/1 ve 713/2 maddesinde yazılı bulunan “ölüm” hukuki nedenine dayalı olarak tapu iptali ve tescil talep edildiği dikkate alınarak bu sebep yönünden taraf delilleri toplanarak, hasıl olacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekirken, dayanılan hukuki nedende hataya düşülerek talebin aynı maddede düzenlenen “maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan” sebebine dayalı olduğundan bahisle değerlendirme yapılıp karar verilmesi doğru olmamıştır. Kabule göre de; kural olarak, tapu iptali ve tescil davalarında, dava kayıt malikine, kayıt maliki ölmüş ise, saptanacak mirasçılarına yöneltilerek açılır. TMK'nin 713/2. maddesi uyarınca açılan tapu iptali ve tescil davalarında, taraf teşkilinin yargılama sırasında yerine getirilmesi de mümkündür. Çünkü bu tür davalar kamu düzeni ağırlıklı davalar olup, bir bakıma re’sen araştırma ve inceleme ilkesine tabi bulunmaktadır....

              Kanunda belirtilen 2 yıllık süre içinde yapılmadığı gerekçe gösterilerek reddedildiği anlaşılmış ise de; 26/04/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; "tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edilir ve tapu kütüklerindeki 2/A veya 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescilleri aynen devam eder, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır....

                Mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın 6831 sayılı Kanunun 11/1. hükmüne göre açılan orman kadastrosunun iptali davası olup, kesinleşen orman kadastrosunun iptalinin ancak, tapulu taşınmazlar yönünden tapu sahiplerinin 10 yıllık hak düşürücü süre içinde iseyebilecekleri, zilyetliğe dayanarak kesinleşen orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm bir kısım davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Yörede 1998 yılında başlanarak 21/03/2005 tarihinde askı ilânına çıkartılan 6831 sayılı Kanun uyarınca yapılan orman kadastro ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır. Arazi kadastrosu ise 10/04/2012 ilâ 10/05/2012 tarihleri arasında askı ilânına çıkartılarak 11.05.2012 tarihinde kesinleşmiştir....

                  Gereği görüşüldü: Kadastro sırasında dava ve temyize konu 2550, 2551, 2552, 2553, 2554, 2555 ve 2556 parsel sayılı toplam 30.377 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar pay tapu kayıtlarına dayanılarak davacılar adına tesbit edilmiştir. Kadastro komisyonunca dava konusu taşınmazların hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığından söz edilerek taşınmazlar davalı hazine adına tesbit edilmiştir. Belediye Tüzel Kişiliğinin taşınmazlar hakkında açtığı tesbite itiraz davası reddedilerek taşınmazlar hükmen hazine adına tescil edilmiştir. Davacılar Ramazan ve Keziban, Fatma ve Fatma K. tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar Ramazan ve Keziban, Fatma ve Fatma K. tarafından temyiz edilmiştir....

                    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, tapulu 2/B alanlarına ilişkin olarak 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; "tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edilir ve tapu kütüklerindeki 2/A veya 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescilleri aynen devam eder, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır....

                      UYAP Entegrasyonu