Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava konusu taşınmazın tapuda “İki katlı yığma ev ve arsası" vasfıyla kayıtlı olduğu, taşınmazda aile konutu olarak kullanılan daire dışında başka dairelerin de bulunduğu anlaşılmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescile ilişkin davada ... 4. Asliye Hukuk ve 3. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, muavaza nedeni ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın Aile Mahkemesinin görevi kapsamında kaldığından söz ederek görevsizlik kararı vermiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın muavaza nedeni ile tapu iptali ve tescil davası olduğu, mal rejiminin tasfiyesi, katkı alacağı, tasarrufun iptali yahut aile konutu şerhine dayalı talep olmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın Aile Mahkemesinin görevi içinde bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

      DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 09.02.2016 günü duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Av. .... ile temyiz eden davalı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf davacı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; aile konutu olduğu iddia edilen taşınmazın üçüncü kişiye satışı nedeni ile tapu kaydının iptali ve davalı ... adına tapuya tescili ve aile konutu şerhi konulmasına ilişkindir. Tapu iptal ve tescil talebi taşınmazın satış bedeli üzerinden nispi harca tabidir....

        in sünnet düğününde kirvelik yaptığı, o mahallede bir dönem muhtarlık yaptığı, tarafların bahse konu taşınmaz üzerinde bulunan yapının üstünde ikamet ettiğini bildiği, bu durumda iyiniyetli olmadığı, dava konusu taşınmazın ikinci katının aile konutu vasfında olduğu anlaşıldığından taşınmazın tamamının aile konutu olması nedeni ile tapu iptal ve tesciline karar verilmediği, ikinci kata yönelik hüküm tesis edildiği gerekçesi ile davanın kısmen kabul kısmen reddine, Osmaniye ili ... ilçesi ... Mah. ...mevkii 428 ada 60 parsel (eski ... köyü 998 parsel) üzerinde bulunan ve aile konutu olarak kullanılan bakkal üstü-zemin üstü katın aile konutu olduğunun tespiti ile bu kısma yönelik aile konutu şerhinin tapuda beyanlar hanesine gösterilmek suretiyle şerh konulmasına, bu bölümün tapu kaydının davalı ...'den iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1....

          Ne var ki; davacının ipoteğin kaldırılmasına ilişkin talebi yanında bağımsız "tapu iptal ve tescil talebi" ve "taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması" talebi de bulunmaktadır. Dava konusu taşınmazın davalı eş ... tarafından diğer davalı ...'e satışı sırasında davacı eşin açık rızası alınmamıştır. Davacı eşin bu talebine ilişkin davayı açmasında hakkını kötüye kullandığına (TMK.md.2) ilişkin bir delil veya veri de bulunmamaktadır. Tapu iptal ve tescil talebi yönünden, davacı Türk Medeni Kanununun 194. maddesindeki "aile konutu koruması"ndan yararlanabilecek durumdadır. O halde; davalılar ... ve ... yönünden, tapu iptal ve tescil talebinin kabulüyle, davalı ... üzerindeki tapu kaydının iptaline, taşınmazın üzerindeki mevcut ipotek ve hacizlerle yükümlü olarak diğer davalı ... adına tapuya tesciline ve tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesi gerekirken, bu talebin de reddi isabetsiz olmuştur....

            a ait olduğunun tespiti önemli olduğundan davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tesciline, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, dava konusu uyuşmazlığın Medeni Kanunun 2.kitabından doğan uyuşmazlık olup görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine dava dilekçesinin görev yönünden usulden reddine, karar kesinleştiğinde süresi içinde talep halinde davanın görevli ve yetkili Sivas Aile Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacı tarafından dava konusu taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasının istenmesine göre, 2013/12084 2013/12351 davalı ...'...

              Tapu Sicil Genel Müdürlüğünün 11.06.2014 tarih ve 1756(2014/4)genelge numaralı genelgesinin 6. maddesinin e bendinde, aile konutu şerhinin terkinine ilişkin mahkeme kararının ibrazı ile, f bendinde ise kesinleşmiş boşanma veya evliliğin iptali ilamının ibrazı halinde (kararda aile konutu şerhinin devam etmesine yönelik herhangi bir hükmün bulunmaması koşuluyla) malik olan eşin tek taraflı talebiyle, aile konutu şerhinin terkininin mümkün olduğu açıklanmıştır. İstanbul Anadolu 13....

              a yapılan satış ve devir işleminin iptali ile taşınmazın önceki malik eş adına tescil istemine ilişkin davasının incelenmesinde;satış işleminin yapıldığı 09.03.2018 tarihinde davaya konu taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığı ve devir yapılırkan davacı eşin rızasının alınmadığı, dava konusu taşınmaz yönünden diğer eşin açık rızası alınmadan yapılan 09.03.2018 tarihli satış ve devir işleminin 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesine aykırı olması nedeniyle iptali ile taşınmazın davalı eski malik ... adına tesciline; davacının üçüncü talebi taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davasının incelenmesinde; davacının, aile konutu şerhi konulması davasının dinlenilebilmesi için, tapu iptal tescil davasının kesinleşmesi gerektiği, aksi takdirde aile konutu şerhi konulması davasının incelenmesi hukuken mümkün olmadığı, o halde aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davanın, tapu iptali ve tescil davasından tefrik edilip, ayrı bir esasa kaydedilmesi, tapu iptali ve tescil dosyasının bekletici...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR : DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı Aysun Çiğdem Epik tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı 17/04/2014 günlü dava dilekçesi ile; davacı ile davalının dava konusu taşınmazda ailesiyle birlikte ikamet ettiğini ve uzun yıllar bu taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığını, ancak davalının aile konutunu 05.03.2013 tarihinde davacının haberi ve rızası olmadan sattığını belirterek, aile konutu olarak kullanılan taşınmazın satışının iptaline ve taşınmazın davalılardan ... adına kayıt ve tescil edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiş, mahkamece dinlenilen tanıkların zapta geçen bayanlarına nazaran; dava konusu konutun 25 yıldır aile konutu olarak kullanıldığı, davacının eşi ... tarafından bu konutu eşinin rızası ve haberi olmaksızın...

                  e satış sureti ile devredildiğini ileri sürerek, açık rızası bulunmadan yapılan satışın iptali ile yeniden davalı eş ... adına tescilini talep etmiştir. Türk Medeni Kanununun 194. maddesiyle aile konutu için getirilen sınırlama, kanundan doğan bir tasarruf yetkisi sınırlaması niteliğindedir. Taşınmazın tapu kütüğünde konutla ilgili bir şerh bulunmasa bile, taşınmazı satın alan kişi, konutun aile konutu olduğunu biliyor veya bilebilecek durumda ise şerhin yokluğuna yaslanarak iyi niyet iddiasında bulunamaz ve Türk Medeni Kanunun 1023. maddesinden yararlanamaz. Taşınmazın davacı ile davalılardan ... tarafından aile konutu olarak kullanıldığına yönelik davalıların bir itirazı bulunmamaktadır. Tanık beyanları incelendiğinde; davalı ...'in, dava konusu (5) nolu bağımsız bölümün aile konutu olduğunu ve davacı kadının satışa rızasının bulunmadığını bildiği de kanıtlandığına göre, davalı ...'in iyi niyetli olduğuna yönelik savunmasına itibar edilemez....

                    UYAP Entegrasyonu