"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonucunda; ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince 324-94 karar sayılı kararıyla davanın reddine dair verilen kararın temyiz incelemesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın düzenlemiş olduğu rapor okundu, açıklamaları dinlendi, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, kredi ihtiyacını karşılamak için 197 ada 7 parsel 21 nolu bağımsız bölümünü 01/10/2007 tarihli sözleşme gereğince bedel almaksızın dava dışı ...'e temlik ettiğini, kredi miktarının yetmeyeceğini anlayınca kredi çekmekten vazgeçtiğini, dava dışı oğlu ...'in inanç sözleşmesinden haberdar olduğunu ve krediye ihtiyaç duyması nedeni ile taşınmazı dava dışı...'...
Karar, davacı vekili ve katılma yoluyla davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki; toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacının yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının Reddine....
-KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup mahkemece, iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki, davacılar, miras bırakanlarının yapmış olduğu temlikin inançlı işleme dayalı olduğunu ileri sürerek, tapunun iptali ile miras payları oranında tescilini dava etmişlerdir. Bu durumda, davacıların miras bırakanı Gani'nin terekesinin el birliği mülkiyete tabi olduğu, dayanılan hukuki sebebe ilişkin açılacak iptal ve tescil davalarının tereke adına açılması ... Medeni Kanunun 701 ve devamı maddeleri gereği zorunludur. Ancak eldeki davada pay oranında istekte bulunulduğundan, açılan davanın dinlenme olanağı yoktur....
Dava; inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Dairemiz, taraflar arasında görülmekte olan bir ortaklığın giderilmesi davası veya dava konusu taşınmaz hakkında yapılan bir kamulaştırma işlemi ya da kentsel dönüşüm uygulamasından kaynaklanan, muhtesat tespiti istemli davalar sonunda verilen kararların istinaf incelemesinde görevli olup, somut olayda olduğu gibi inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemli davalar sonunda verilen kararların istinaf incelemesinde görevi bulunmamaktadır. Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesi'nin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri arasındaki görev bölümüne ilişkin kararı uyarınca; mülkiyet hakkına dayalı olarak, (kadastro sonrası nedenlere dayalı) açılan tapu iptali ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararların incelenmesi görevi 1. Hukuk Dairesine aittir. Açıklanan nedenlerle, dosyanın incelenmesi görevi Dairemize ait olmayıp, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1....
Hukuk Dairesince, her ne kadar ıslahla davanın hukuki sebebi hile olarak değiştirilmiş ise de ileri sürülen maddi vakalara göre, davada inançlı işlem hukuksal nedenine dayanıldığı, davacının inançlı işlem iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı, davacının kendi istek ve iradesi ile temlik işlemlerini gerçekleştirdiği gerekçesiyle, HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece, “... Somut olaya gelince, 6100 sayılı HMK'nın 119/1-g maddesine ( 1086 sayılı HUMK m. 179/4) göre; davanın hukuki sebebini bildirmek davacıya ait olup, hem ilk derece mahkemesinin hem de istinaf mahkemesinin kabulünde olduğuna göre davacının, inançlı işlem hukuksal sebebini HMK'nın 176. maddesi gereğince hile hukuksal sebebine dönüştürdüğü açıktır....
Hukuk Dairesince, her ne kadar ıslahla davanın hukuki sebebi hile olarak değiştirilmiş ise de ileri sürülen maddi vakalara göre, davada inançlı işlem hukuksal nedenine dayanıldığı, davacının inançlı işlem iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı, davacının kendi istek ve iradesi ile temlik işlemlerini gerçekleştirdiği gerekçesiyle, HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece, “... Somut olaya gelince, 6100 sayılı HMK'nın 119/1-g maddesine ( 1086 sayılı HUMK m. 179/4) göre; davanın hukuki sebebini bildirmek davacıya ait olup, hem ilk derece mahkemesinin hem de istinaf mahkemesinin kabulünde olduğuna göre davacının, inançlı işlem hukuksal sebebini HMK'nın 176. maddesi gereğince hile hukuksal sebebine dönüştürdüğü açıktır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 6.2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere; inanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan, onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı muamelenin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın, inanılan tarafından inanana geri verme (iade) şartlarını içeren borçlandırıcı bir muameledir. Bu sözleşme, taraflarının hak ve borçlarını kapsayan bağımsız bir akit olup, alacak ve mülkiyetin naklinin hukuki sebebini teşkil eder. 05.02.1947 tarihli 20/6 sayılı İnançları Birleştirme kararı uyarınca, inançlı işleme dayalı iddianın, şekle bağlı olmayan yazılı delille kanıtlanması gerekeceği kuşkusuzdur....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 6.2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere; inanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan, onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı muamelenin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın, inanılan tarafından inanana geri verme (iade) şartlarını içeren borçlandırıcı bir muameledir. Bu sözleşme, taraflarının hak ve borçlarını kapsayan bağımsız bir akit olup, alacak ve mülkiyetin naklinin hukuki sebebini teşkil eder. 05.02.1947 tarihli 20/6 sayılı İnançları Birleştirme kararı uyarınca, inançlı işleme dayalı iddianın, şekle bağlı olmayan yazılı delille kanıtlanması gerekeceği kuşkusuzdur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda Çorlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 02/07/2020 tarihli ve 2019/3 Esas - 2020/192 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı, maliki olduğu 1660 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 7 no.lu bağımsız bölümü 12/04/2010 ve 05.04.2010 tarihli protokollere göre dava dışı ..., ..... .......... A.Ş'ye olan borçları nedeni ile teminat amacıyla alacaklı şirketin ortağı, müdürü veya yediemini olan davalı ...'a bedelsiz devrettiğini ancak, borç ödenmesine rağmen anlaşmaya aykırı olarak davalının taşınmazı geri vermediğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescline karar verilmesini istemiştir. II....
Hukuk Dairesince; Mahkemece davanın hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel isteği olarak nitelendirilse de dava dilekçesi içeriğinden ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, davada, inançlı işlem hukuksal nedenine dayanıldığı, dosyada mevcut deliller arasında yazılı delil ve delil başlangıcı niteliğinde herhangi bir delil olmadığı, ancak davacının yemin deliline dayandığı, Mahkemece davanın inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde rayiç bedelin tahsili davası olarak nitelendirilerek buna göre delillerin değerlendirilmesi, davacının delilleri arasında yemin delilinin de bulunması nedeniyle davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; gönderme kararı üzerine yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince inançlı işlem iddiasının davacı tarafından usulünce ispatlanamadığı...