Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali, Tescil ve Alacak KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık inançlı işleme dayalı tapu iptali ile tescil mümkün olmadığı takdirde alacak isteğine ilişkin bulunduğuna göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 06.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    nın 464 ve 465 parsel sayılı taşınmazların devrini gerçekleştirdiğini, ancak dava konusu 468 parsel sayılı taşınmaz üzerinde ihtiyati tedbir olduğu için devri gerçekleştiremediğini, bunun üzerine Halfeti Asliye Hukuk Mahkemesinde 2017/356 Esas sayılı dava dosyasında tapu iptal ve tescil davası açtığını, bu davada ...’nın aralarındaki işlemin inançlı temlik olduğunu ve dava konusu taşınmaz için herhangi bir bedel ödenmediğini, verdiği borca güven teşkil etmesi için taşınmazların adına kayıtlı olduğunu kabul ettiğini, ön alıma dayalı tapu iptal ve tescil davası açılabilmesi için ortada gerçek bir satım sözleşmesinin bulunması gerektiğini, ancak somut olayda vuku bulan işlemin inançlı temlik olduğu gerekçeleriyle davanın reddini savunmuştur....

      -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel isteğine ilişkin olup; İlk Derece Mahkemesince davanın reddine dair verilen kararın davacılar tarafından istinafı üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, dava tarihi itibariyle kayıt maliki olmayan davalı ...’a yöneltilen tapu iptali ve tescil isteği yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine, bütün davalılara yöneltilen terditli bedel isteği yönünden ise inançlı işlem iddiasının usulünce ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın esastan reddine karar verilmiştir....

        Kadastro tespitinin kesinleştiği 17.03.1997 tarihi ile davanın açıldığı 03.09.2018 tarihi arasında 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği dikkate alınarak davacının tapu iptali ve tescil talebinin hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerekirken, mahkemece ifrazın mümkün olmadığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemekle birlikte, tapu iptali ve tescil talebinin reddine ilişkin mahkeme kararı sonucu itibariyle yerinde olup, davacı vekilinin bu hükme ilişkin istinaf sebepleri yerinde değildir. Öte yandan; davacı taraf dava dilekçesinde terditli olarak tescil isteminin kabul edilmemesi halinde taşınmaz üzerine inşa ettiği bina nedeniyle tazminat isteminde bulunmuş olup, mahkemece davacının tazminat talebinin kabulü ile yapı değeri 117.000,00TL hüküm altına alınmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda Pazar (Rize) 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 20/11/2020 tarihli ve 2018/50 Esas 2020/707 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalılar vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 10/02/2022 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat...... geldi. Davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacılar vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü: I....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda Pazar (Rize) 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 20/11/2020 tarihli ve 2018/50 Esas 2020/707 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalılar vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 10/02/2022 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat İlkin Doğa Ulutürk geldi. Davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacılar vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü: I....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.03.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.07.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede ise tazminat istemlerine ilişkindir. Davalı, imar uygulaması ile 2547 ada 27 parsel sayısını alan taşınmaz üzerindeki binanın kendi kazancı ile yapıldığını davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....

                DELİLLER : Tapu kaydı, keşif, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil davasıdır. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır. İnançlı işlemin taraflarını, inanan ve inanılan oluşturur. Bir hakkı ya da nesneyi, güvendiği bir kişiye inançlı olarak devreden kimseye “inanan” adı verilir. Devredilen hak veya nesneyi, kendisine ait bir hak olarak kendi yararına, doğrudan doğruya ve dolaylı olarak kullanan kişiye de “inanılan” denir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 30860 ada 2 parsel 3. kat 12 nolu bağımsız bölüm vasfındaki taşınmazının, kredi alabilmek için davalı ...'e temlik ettiğini, onun da ...'a temlik ettiğini, ... ile ... arasındaki temlik işleminin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ... Medeni Kanunu 2. maddesi gereğince hiç kimsenin kendi muvazaasına dayanarak bir hak talep edemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı ... vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, ......

                  I- Kanunlarımızda, gerek inançlı işlemi gerekse inanç sözleşmesini doğrudan düzenleyen bir hüküm bulunmamaktadır. 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, “mülkiyet hakkına dayanan” tapu iptal ve tescil davalarında inançlı işlemin ispatı için yazılı delil aranmış olup, inançlı işlemin geçerliliği için şekil şartından bahsedilmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu