Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; inanç sözleşmesinden kaynaklı iptal-tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil -KARAR- Dava, Dava, inanç sözleşmesinden kaynaklı kişisel hakka dayalı tapu iptal tescil olmadığı takdirde bedelin tazmini, karşı dava ise ortalığın giderilmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece; 05.02.1947 tarih, 20/6 sayılı İnançları Birleştirme kararı uyarınca davanın yazılı delille kanıtlanamadığı gerekçesiyle iptal tescil davasının reddine, ecrimisile yönelik karşı davanın ise kısmen kabulüne, ortaklığın giderilmesi istemi bakımından Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı ve karşı davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14, maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan daire Başkanlığına gönderilmesine 01.11.2010 tarihinde oy birliği ile karar verildi...

      Hükmü davacılar ve davalı vekilleri temyiz etmişlerdir. Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. İnanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı işlemin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın inanılan tarafından kullanılma, yönetilme ve inanana iade şartlarını içeren borçlandırıcı bir işlemdir. 5.2.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi; inanç sözleşmesi, inanılana bir hakkın kullanılmasında davranışlarını inananın tespit ettiği amaca uydurmak borcunu yükler. Diğer bir anlatımla; inanan inanılan namına yapılacak bir işlemden sonra taşınmazın mülkiyetini ona (inanana) geçirme yükümlülüğü altına girmiştir. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde bunun dava yoluyla hükmen yerine getirilmesi istenebilir. İnanç sözleşmesi anılan içtihadı birleştirme kararı uyarınca ancak, yazılı delil ile kanıtlanabilir....

        Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalı babası adına kayıtlı 797 ada 10 ve 7 parsel sayılı taşınmazların parasının yarı yarıya ödenmesine rağmen aralarındaki inanç sözleşmesi uyarınca davalı babası adına tescil edildiğini ileri sürerek tapu iptali ve pay tescili istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İnanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı işlemin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın inanılan tarafından kullanılma, yönetilme ve inanana iade şartlarını içeren borçlandırıcı bir işlemdir. 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi; inanç sözleşmesi, inanılana bir hakkın kullanılmasında davranışlarını inananın tespit ettiği amaca uydurmak borcunu yükler....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.01.2009 gününde verilen dilekçe ile inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil veya alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 05.07.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 21.05.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne dair verilen 29.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 02.10.2012 günü mürafaa icrasından sonra dosyada görülen eksiklik nedeniyle evrak mahalline iade edilmiştir. Anılan eksikliğin giderilmesinden sonra dosya tekrar Dairemize gönderilmiş olmakla içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, dava konusu 61 ada 23 parsel numaralı taşınmazın izale-i şuyuu davası sonrası ... 1....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Dava, inanç sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 15.10.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, inanç sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 14.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 08.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden, Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda, zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; dosya kapsamı ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre, davacının inanç sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteminde bulunduğu, bu durumda eldeki davayı açmakta hukuki yararının mevcut olduğu anlaşıldığından mahkemece, davalılar ... ve ...'ın kabul niteliğinde olan beyanları ile davacı vekilinin 20.04.2011 tarihli dava dilekçesinde "ve sair yasal deliller" şeklindeki ifadesiyle yemin deliline de dayandığı gözetilmek suretiyle tarafların tüm delillerinin toplanıp birlikte değerlendirilerek işin esası hakkında sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                    İnanç sözleşmesinden ... davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Somut olayda; Dava konusu taşınmaz Kuşadası ... Köyü 776 parsel olup ... ... adına kayıtlıdır. Kuşadası 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/127 Esasında kayıtlı davacı tarafından ... ve ... aleyhine muvazaa nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası açıldığı derdest olduğu ve eldeki dava dosyası ile birleştirilmesinin talep edildiği görülmüştür. Eldeki dava dosyası ile Kuşadası 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/127 Esasında kayıtlı dosyada dava konusu parseller aynı olup tapu maliki davada yer almıştır. O nedenle mahkemece HUMK' nun 45. maddesi uyarınca davaların birleştirilerek görülmesi zorunludur....

                      UYAP Entegrasyonu