ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 14/01/2022 tarihli ve 2021/689 Esas 2022/64 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalı Ziraat Bankası A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; davalı Ziraat Bankası A.Ş. vekilinin temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., davacı adına tapuda kayıtlı olan Doğancı Köyü 1284 ve 1285 parsel sayılı, sırasıyla 8340-750 m2 yüzölçümündeki taşınmazların yörede 1946 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastro sınırları içinde iken 1987 yılında kesinleşen 2/B madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığından, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, 1969 yılında yapılan kadastro sonucu taşınmaz hakkında sicil kaydı oluşturulduğu, kayıt yolsuz dahi olsa M.Y.'...
vekili Avukat ve diğerleri gelmedi, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; "Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.", 1023. maddesinde; "Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024.maddenin 1. fıkrasında "Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır....
Nitekim Hukuk Genel Kurulunun 2009/14-449E.2009/501 K.sayılı ve 11.11.2009 tarihli kararında da belirtildiği gibi ;davacı tarafından açılabilecek 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 713.maddesinde düzenlenen yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil davasında koşulları varsa,talebinin dinlenebilmesi mümkün ise de ,iş bu tapuda isim düzeltilmesi davasında sahte isimle düzenlenen vekaletnameye dayalı olarak tapuda işlem yapıldığı anlaşılmakla bu suretle oluşan yolsuz tescilin geçerli hale getirilmesine imkan tanıyacak şekilde dava konusu yapılan tapu kaydındaki isim düzeltilmesi talebi dinlenemez. Davanın reddi gerekirken kabulü doğru görülmemiş bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 20.4.20011 tarihinde oyçokluğuyla ile karar verildi. KARŞI OY Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun olduğundan sayın çoğunluğun bozma karına katılmıyorum....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada: Davacılar, 46 parsel sayılı taşınmazın ... oranında paydaşı olan ... . mirasçıları olduklarını, adı geçenin bulunamadığı gerekçesiyle .... kayyım olarak atandığını ve taşınmazdaki payın davalı ... adına tesciline karar verildiğini, davalı adına oluşan kaydın yolsuz tescile dayalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali tescil olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemişlerdir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece çekişme konusu payın vakıf adına tesciline ilişkin kararın yasal dayanağının kalmadığı gerekçesiyle tazminat isteminin kabulüne, tapu iptali tescil talebi hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi....
Bir diğer ifadeyle, taşınmazın malikini gösteren tapu sicilindeki kayıtlara (tescile) karşı, bu kayıtlar gerçek hak sahipliği durumunu göstermese (yolsuz tescil olsa) bile, iyi niyet tam olarak korunmuştur. Buna göre, tapuda bir taşınmazın maliki görünen kişinin gerçek hak sahibi olmadığını bilmeyen ve gerekli özeni gösterse dahi bilebilecek durumda olmayan kişi, bu kişinin kendisine tanıdığı ayni hakkı, tasarruf yetkisi eksikliğine rağmen kazanacaktır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesinde "iyi niyetle tapu kütüğündeki tescile dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin" bu kazanımının korunacağından söz edilirken, 1024. maddesinde "Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişinin bu tescile dayanamayacağı" belirtilmiştir....
Somut olayda iflas hükümlerine göre taşınmaz satılmış ve yapılan ihaleyi hükümden düşürecek, illiyeti ortadan kaldıran bir karar da elde edilmiş olmadığından yolsuz bir tescil bulunduğundan söz edilemez. Yolsuz tescil bulunmadığı gibi, ihalenin feshi nedeni oluşturabilecek hususların yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil davası yoluyla ileri sürülmesi ve varsa ihaledeki usulsüzlüklere dayalı olarak tapu iptali ve tescil davası açılması da mümkün olmadığı için, davanın salt bu nedenle reddi gerektiği görüşünde olduğumdan, yolsuz tescile dayalı dava açma ve esastan incelenme koşuları bulunduğu, ancak tapu iptali ve tescil davasının sabit olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulması yönünde oluşan değerli çoğunluk görüşüne katılamıyorum....
Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024. maddesinde; “Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz. Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur. Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.”, 1025/1-2. maddesinde; "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, çekişme konusu 89 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının dava dışı ... tarafından davalıya satış suretiyle temlik edildiğini, tarafından daha sonra edinilen paya yönelik olarak davalınınaçtığı şuf'a davasının kabulle sonuçlanıp kesinleştiğini, ancak şuf’a hakkının kullanılmasına dayanak olan ve davalının ...’ndan edindiği payın, yolsuz tescil olduğu gerekçesiyle iptal edildiğini ileri sürüp yolsuz tescil niteliğinde olan bir paya dayalı olarak kullanılan şuf’a hakkı nedeniyle davalı adına tescil edilen payın iptali ile adına tescile karar verilmesini istemiştir....