Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olacağı, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'...

    Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacı ... Yönetimi, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1981 yılında 1744 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmazın orman sınırları içinde bırakıldığını, 1983 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu gözönünde bulundurulmadan, hata sonucu ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edildiğini iddia etmektedir....

      İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet ... kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olacağı, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'...

        İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet ... kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olacağı, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 12.02.2013 gün ve 2012/3 E., 2013/65 K. sayılı kararın temyizen incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 21.11.2013 gün ve 2013/12719 E., 2013/16456 K. sayılı kararı ile, "…Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, 5335 sayılı Yasa'nın 32/1. maddesinin iptal edildiği, ancak iptal kararlarının geriye yürümeyeceği, tamamlanmış hukuki işlemlere uygulanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 36106/6 parsel sayılı taşınmazın, TCDD tarafından ihale ile davalıya temlik edildiği, bu şekilde sicil kaydının oluştuğu ve daha sonradan ihalenin feshedildiği anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 1440 ada 2 parsel sayılı taşınmazın, daha önce yapılan imar uygulamasında düzenleme ortaklık payı olarak ayrılan alanın bilahare yapılan şuyulandırma işleminde ihdas edilerek uygulamaya alınması sonucu oluştuğunu, yeni usulsüz imar uygulamasıyla dava dışı ...Belediyesi adına ve daha sonra da el değiştirdikleriyle davalı adına tescil edildiğini, imar planının idari yargı yerinde iptaline karar verildiğini, davalı adına olan kaydın yolsuz tescil niteliği taşıdığını ileri sürerek, tapu iptali ve Hazine adına tescil isteğinde bulunmuştur....

              Somut olayda iflas hükümlerine göre taşınmaz satılmış ve yapılan ihaleyi hükümden düşürecek, illiyeti ortadan kaldıran bir karar da elde edilmiş olmadığından yolsuz bir tescil bulunduğundan söz edilemez. Yolsuz tescil bulunmadığı gibi, ihalenin feshi nedeni oluşturabilecek hususların yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil davası yoluyla ileri sürülmesi ve varsa ihaledeki usulsüzlüklere dayalı olarak tapu iptali ve tescil davası açılması da mümkün olmadığı için, davanın salt bu nedenle reddi gerektiği görüşünde olduğumdan, yolsuz tescile dayalı dava açma ve esastan incelenme koşuları bulunduğu, ancak tapu iptali ve tescil davasının sabit olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulması yönünde oluşan değerli çoğunluk görüşüne katılamıyorum....

                İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet ... kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihden itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan ... ...’in çekişme konusu 408 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki ½ payını ve 352 parsel sayılı taşınmazını mirastan mal kaçırmak amacıyla eşi olan davalıya satış göstermek suretiyle devrettiğini, mirasbırakanın okuma yazması olmamasına rağmen devir işlemlerindeki resmi senette tanık bulunmadığını, bu nedenle resmi işlemlerin usulüne uygun olmayıp gerekli şartları taşımadığını ileri sürüp öncelikle yolsuz tescil nedeniyle, olmadığı takdirde muvazaa nedeniyle davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

                    Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025/1-2. maddesinde "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." düzenlemelerine yer verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu