Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 145 parsel sayılı taşınmazın, davalı idarece kamulaştırıldıktan sonra kesinleşen idare mahkemesi kararı ile kamulaştırma işleminin iptal edildiği, bu nedenle, kamulaştırma nedeniyle tapuya tescil işleminin yasal dayanağı ortadan kalktığı ve yolsuz tescil halini aldığı anlaşıldığından ve davacı tarafın kamulaştırma kararı ile almış olduğu kamulaştırma bedelini yasal faizi ile birlikte depo ettiği anlaşıldığından, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava, 1365 ada 5 nolu parselin 158,34 metrekarelik kısmı ile 1365 ada 7 nolu parselin 33,33 metrekarelik kısmının kendi kullanımında olduğu şerhi verilmesine yönelik olup, yargılama sırasında davaya konu parsellerin 6292 sayılı Kanun uyarınca satışının yapılması nedeniyle davacı ..., 19.01.2016 tarihli dilekçesinde dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adına tescili isteminde bulunduğu anlaşılmakla, söz konusu bu davanın yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil davası kapsamında değerlendirilmesinin gerekmesi karşısında, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/452 esas sayılı dosyasında kamu davası açıldığını, davanın hala derdest olduğunu, yasaya aykırı ve yolsuz bir şekilde adına tapu tescili yapılan davalılar adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ile davalı Belediye adına tescilini, devrin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş, tedbire itiraz mahkemenin 24/06/2021 tarihli ara kararı ile reddedilmiş, bu karara karşı davalı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda davanın; mülkiyet hakkına dayanılarak ve bu hakkın gerçek sahibine hükmen nakledilmesi amacıyla suç teşkil eden eylemlerle, batıl ve geçerli olmayan nedenlerle (sahtecilik) yok hükmünde olduğu ileri sürülen temliki tasarruflar hakkında açılmış tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık 2981 sayılı yasadan kaynaklı değildir....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından istinaf talebinin esastan reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir....
kadastronun yolsuz (T.M.Y’nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve T.M.Y.’nın 1026....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2....
Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022 nci maddesinin 1 inci fıkrasında “ Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” hükmü düzenlenmiştir. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 6.2.2....
Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.”, 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “ Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025/1-2. maddesinde "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır. " 6.3. Değerlendirme 6.3.1....
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman ve fen bilirkişiler tarafından kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uygulanması sonucu dava konusu taşınmazın 1954 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, taşınmaz daha önce yapılan orman kadastrosunun sınırları içinde ve tapu sicilinde orman niteliğiyle Hazine adına kayıtlı ve mülkiyet hakkı Hazineye ait kamu malı orman olduğu halde, arazi kadastro ekiplerinin bu durumu gözönünde bulundurmadan, hata ile ikinci kere kadastrosunu yapıp yolsuz olarak sicil oluşturulmuşsa da, 766 Sayılı Yasanın 46/2 ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1. maddeleri gereğince ikinci kadastronun yolsuz (T.M.Y.nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve T.M.Y.'nın 1026....
Dosya kapsamı ve dava dilekçesinde iddiaların ortaya konuluş biçimine göre davanın; davacının kaz kardeşi ile kendisine ortak murislerinden intikal eden taşınmazda davalı kız kardeşi ile kendisinin hisse payları eşit olması gerekirken kız kardeşinin payının fazla olması sebebi ile fazlalık kısmın iptali ile kendi adına tescili istemine ilişkindir. Açılan davanın tapu iptali ve tescil davası olduğu, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılıp görüldüğü, mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Dairemiz, Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılan mülkiyet nakline yol açabilecek "yolsuz tescile dayalı" tapu iptali ve tescil davalarının istinaf incelemesini yapmakla görevlendirilmemiştir. Davanın, kız kardeş T1 ile birlikte tapu müdürlüğüne yöneltilmiş olması uyuşmazlığın TMK'nın 1027....