WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, 2/B iddiasına dayalı tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1945 yılında 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde, 1994 yılında yapılan ve kesinleşen aplikasyon işlemi sırasında kısmen 2/B alanında bırakılmış, 1970 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu gözönünde bulundurulmadan, hata sonucu ikinci defa kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....

    ın kooperatiften aldığı taşınmazı iade etmesi gerektiğini, davalı ... lehine yapılan tescil işlemi, kooperatif üyeliğinin ihraç sebebiyle son bulmasından dolayı hukuki dayanağını yitirerek, yolsuz tescil niteliğini kazandığını, bilindiği gibi yolsuz tescil nedeniyle iptal edilen tapu kayıtları eski hale iade edileceğini, dolayısıyla kooperatif üyeliği sona eren ...'ın müvekkili kooperatiften almış olduğu taşınmazın tapusunun iptali ile müvekkil kooperatif adına tesciline ve iadesine karar verilmesi gerektiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları da saklı kalmak kaydıyla, davalı ... ile kooperatif arasındaki ilişkinin üyelik ilişkisi olduğuna ve ... ile müvekkili kooperatifin üyelik ilişkisinin sona erdiğinin tespiti ile üyelik ilişkisi sona erdiği için ... adına yapılan tapu kayıtlarının yolsuz tescil niteliğinde olduğunun tespiti ve ...'ın müvekkili kooperatiften aldığı ... ili, ... ilçesi, ......

      Bilindiği üzere; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden ilki tescil, ikincisi sicilin aleniliği (güvenilirliliği), üçüncüsü sicilin tutulması nedeniyle hazinenin kusursuz sorumluluğu ve sonuncusu ise sicilin, bir başka ifade ile tescilin, geçerli bir işleme dayalı olması yani sicilin illetten mücerret olmamasıdır. Türk hukuk sisteminde tapu kayıtlarının oluşumunda “illilik”, diğer bir anlatımla “hukuki sebebe bağlılık” prensibi esas alınmış olup, bu prensip uyarınca tescilin geçerli ve haklı bir sebebe dayanması zorunluluğu bulunmaktadır. TMK’nın 1024. maddesi bu tescili yolsuz tescil olarak ifade eder(yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 28.11.2019 tarih ve 2019/2-318 esas, 2019/1238 karar sayılı ilamı). Tapu sicili ve tescile ilişkin tüm bu düzenlemeler dikkate alındığında; tapuya tescil edilmiş bir kaydın iptali ancak yolsuz tescil halinde mümkün olabilir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada;Davacı, 10033 ada 2 parsel sayılı taşınmazın geldisi olan 731 ada 5 parsel sayılı taşınmazın ... Kadastro Mahkemesi’nin 24.01.2006 tarih ve 2003/28 Esas 2006/1 Karar sayılı ilamı ile ... Vakfı adına tesciline karar verildiğini, verilen kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, yargılama devam ederken 731 ada 5 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması neticesinde 10033 ada 2 parsel olduğunu, taşınmazın tapu kaydına "davalıdır" şerhi yazılması gerekirken taşınmazın önce Hazine adına tescil edildiğini sonraki imar ve tahsis işlemleri sonucunda da davalılara geçtiğini, tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, dava konusu 10033 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile ......

          Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava konusu ... Mahallesi 1076 parsel sayılı 10000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, davalılar adlarına tapuda kayıtlıdır. Davacı Hazine, taşınmazın 2/B madde uygulama alanında kalan yerlerden olduğu ve davalıların tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı 2/B şerhinin silinmesi yönünde açtıkları davanın Kartal 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/634-2006/117 sayılı kararı ile reddedildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, 1076 sayılı parselin tapu kaydının iptali ve Hazine adına kültür arazisi olarak tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün değilse taşınmaz bedeline hükmedilmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydının iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ... Köyü 167 ada 1 parsel sayılı 15050 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu, yörede yapılan ve 01.08.1968 tarihinde kesinleşen orman kadastrosunda taşınmazın kısmen orman tahdidi içinde kaldığını belirterek davalı adına olan tapu kaydının iptali için dava açmıştır....

                Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.”, 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025/1-2. maddesinde "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." düzenlemelerine yer verilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 07.11.2019 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... ve asil davalı ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin ve asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

                    halde davanın esasını ve açmış oldukları dava konusu anlamında yok hükmünde olan bir idari işlem dolayısıyla davanın usulden reddedilmesi hukuken de uygun olmadığını, dava konusu yolsuz tescil sebebiyle tapu iptali ve tescil davası olup, yapılan tescil işleminin İptali ile ona dayanak olan idari işlemin de yok hükmünde olduğu, geçersiz ve hukuka aykırı olduğu sonucu Yargıtay kararlarında da sabit olduğunu, yolsuz tescil İle mülkiyet hakkı hiç doğmadığından, hatta tamamlayıcı nitelikteki tapu kayıtlarının dahi iptal edilebildiği bir konuda, dayanak idari işlemin varlığından dahi söz edilemeyeceğini, mahkeme kanaati ile yolsuz tescilin varlığı kabul edildiğine göre, tapudaki sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının hiç oluşmadığı, dolayısıyla iptal edilebilir hukuken uygun bir İdari işlemin de olmadığı sonucu çıktığını, zira, Yargıtay'ın kararlarında da; başlangıcından beri yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydı sicilinin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğamayacağını...

                    UYAP Entegrasyonu