Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, davacı ...’in 5032 parsel sayılı taşınmazdaki ¼ payının tamamını davalı kardeşi İsmail’in, vekalet görevini kötüye kullanarak diğer davalı eşi Servet’e muvazaalı olarak devrettiğini, davacı ...’in taşınmazın satışı için talimatı olmadığını ileri sürerek tapunun iptaline, dava konusu payın davacı ... adına tesciline ve bu satışa bağlı olarak ¼ pay üzerinde davalı ... lehine tesis edilen intifa hakkının terkinine karar verilmesini istemişler, aşamada davacı ...’e eşi davacı ... vasi olarak atanmıştır....

    nün sözlü kira aktine dayalı olarak tahliye takipli icra takibi başlattığı, davacılara ait bir kısım beyaz eşyanın haczedildiği ve yine süresinde ödenmeyen kira borcu nedeniyle mahkeme kararı ile tahliye edildikleri, sonuçta ise, diğer mirasçılar tarafından açılan vekalet görevinin kötüye kullanılmasına dayalı tapu iptali ve tescil davasının kabulüne karar verildiği ve onanarak kesinleştiği ve eldeki dava da bu işlemler nedeniyle oluşan manevi zararın tazmininin istendiği anlaşılmaktadır. Vekalet görevini kötüye kullandığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen davanın kabulü yönündeki kararın kesinleşmesi ile davacılara uygulanan haciz ve tahliye işlemlerinin haksızlığı ortaya çıkmıştır. Şu durumda, davacılar yararına uygun bir miktar manevi tazminat belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı gerekçeye dayalı istemin reddine yönelik kararın bozulması gerekmiştir....

      -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, satış bedelleri ile gerçek değerler arasında fark bulunduğu ve devirler karşılığında davacılara bedelin ödenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davaya konu temliklerin vekalet görevinin kötüye kullanılarak yapıldığı saptanarak davanın kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, artık taşınmazlar davalılar adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olup davacıların miras oranında tapu iptali ve tescile karar verilmesi gerekirken verasetten iştiraken tescile karar verilmesi doğru değil ise de anılan bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 2. bendindeki “verasetten iştiraken” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı H.M.K.'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar ve davalılar vekilleri tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa davalı vekil ....'...

          "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalılar ... vs. arasındaki davadan dolayı Karşıyaka 2.Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 17.10.2006 gün ve 2005/315-2006/265 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Yanlar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Mahkemenin vasıflandırmasına göre istem vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olup davacı hata hukuksal nedenine dayanarak tapu iptal ve tescil isteminde bulunduğunu ileri sürmektedir. Uyuşmazlığın belirlenen bu niteliğine göre temyiz itirazlarının incelenmesi görevi Dairemize ait olmayıp, daha önce taraflar arasında görülen vekâlet görevinin kötüye kullanılmasına dayalı iptâl ve tescil davası sonucunda verilen karar da aynı Dairece incelendiğinden Yargıtay Yüksek 1.Hukuk Dairesine aittir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava dışı kardeşi ...’ yı başkaca taşınmazlarının temliki için vekil tayin ettiğini ancak ...’nın vekalet görevini kötüye kullanarak çekişme konusu 220 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki paylarını diğer kardeşi olan ...’ya satış göstermek suretiyle devrettiğini, Veli’nin de taşınmazı ...’nın oğlu davalı ...’ya yine satış suretiyle aktardığını, temliklerin vekalet görevinin kötüye kullanılarak ve mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, bedelini ödemek suretiyle taşınmazı satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-ALACAK-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, alacak, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa taşınmaz bedelinin tahsili ve ıslah sureti ile ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan babaları ... adına kayıtlı ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazların, intikal işlemlerinin yapılması amacıyla kardeşi olan davalı ...'i vekil tayin ettiğini, davalı ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, sahtecilik ve vekaletnamenin hile ile alınıp kötüye kullanıldığı iddialarına dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Davacı ..., dava konusu 25 parsel sayılı taşınmazdaki 18 nolu meskeninin davalı vekil ...tarafından diğer davalı ...'e satıldığını, yapılan işlemin gerek vekaletnamenin sahteliği gerekse vekaletnamenin hile ile alınıp kötüye kullanılması nedenleriyle geçersiz olduğunu ileri sürerek tapu iptali-tescile karar verilmesini istemiş; ölümüyle, mirasçıları davayı sürdürmüştür. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

                  -MUHALEFET ŞERHİ- Asıl ve birleştirilen davalar; vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Vekil, vekalet görevini dürüstlük kurallarına, vekil edenin irade ve amacına uygun olarak sadakat ve özenle yapma yükümlülüğü altındadır. Vekalet görevinin kötüye kullanılmasından söz edilebilmesi için, zararlandırma kastının bulunması, vekil edenin zararlandırma kastıyla hareket eden vekilin eylem veya işlemlerinden zarar görmesi gerekir. O halde vekalet yetkisinin kötüye kullanılmış sayılabilmesi ve vekil edenin sözleşme ile bağlı olmaması için; A)Bir vekalet ve temsil yetkisinin bulunması, B)Vekilin, vekil edeni zararlandırma kastını taşıması, C)Vekil edenin eylem ve işlemi nedeniyle objektif ölçüler içerisinde önemli sayılacak zararın bulunması gerekir. Uygulamada, genellikle vekilin sözleşme yaptığı kişi ile el ve işbirliği içerisinde hareket etmek suretiyle vekalet görevinin kötüye kullanıldığı görülmektedir....

                    Davalı ve kardeşi Osman Durmuş tarafından gerçekleştirilmiş bir hileli işlem bulunmamakla, davacının bilgisi dahilinde devir işlemi yapıldığı açıktır. Devirden sonra aradan yaklaşık 18 yıl geçmiştir. Taşınmazın devrinin üzerinden geçen zaman içerisinde vekalet görevinin kötüye kullanılmasına ilişkin davacı tarafça dava açılmamış olması ve davacının kabulünde olan devirden haberdar olması, 18 yıl sonra işbu davayı açması açıkça hakkın kötüye kullanılması teşkil etmekte olup Türk Medeni Kanunu'nun 2. Maddesinde yer alan dürüstlük kuralına da aykırıdır. Herkes hak ve borçlarını kullanırken ilgili madde uyarınca dürüstlük kuralına aykırı davranmamakla yükümlüdür. Aksi taktirde hukuk düzeni hakkın kötüye kullanılmasını korumaz. Netice itibariyle davacı tarafın talebinin ve açılan davanın hakkın kötüye kullanılmasına yönelik olduğu ve 4721 sayılı MK'nın 2. Maddesine aykırı düştüğü ve ayrıca hukuk düzenince korunamayacağı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu