Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ 1- Dosya arasında bulunan fen bilirkişisi raporunda dava konusu 1845, 2021, 2017, 2018, 2001, 787, 620, 624, 790, 665, 642 ve 807 parsel sayılı taşınmazların toplulaştırmaya konu olduğu bildirildiğinden dava konusu taşınmazların güncel tapu kayıtlarının tapu sicil müdürlüğünden getirtilerek, Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 10.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.01.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 31.01.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar, murisleri ...'a; davalılar ... ve ...'un 31.01.1980 tarihli davalı ...'ın 28.11.1983 tarihli, davalı ... ... ise 03.06.1980 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu 45 ve 46 parsel sayılı taşınmazlardaki hisselerini satmayı vaat ettiklerini ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemişlerdir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
Temyiz Sebepleri Bir kısım davalılar (... ve ... dışında) vekili temyiz dilekçesinde; tebliğlerin usulsüz olup kesinleştirmenin hatalı olduğunu, keşif yapılıp değer tespit edilmediğini, tanıkların sunulması için süre verilmediğini, dava dilekçesinde akıl sağlığına dayanıldığını, ehliyetli çıktığından davanın reddi gerektiğini, hükmün icra kabiliyeti olmadığını, iptal edilen payların belirtilmediğini, 3. kişilerden alınan payların dahil edildiğini, talebin aşıldığını, muris muvazaasına dayanılmadığını, gerekçede husumetli olunan ... beyanına itibar edilmesinin doğru olmadığını, derdestlik itirazları olduğunu belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2....
Oysa ki incelemeye konu eldeki dosyada davacı dava dilekçesinde açıkça taşınmazı 45 yıldır fasılasız ve nizasız bir şekilde malik sıfatıyla zilyet olarak kullandığı iddiasıyla zilyetliğe dayalı olarak TMK 713/2 maddesi gereğince tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuş, istinaf dilekçesinde de yine davanın dayanağı olarak TMK 713/2 maddesine dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunduklarını açık bir şekilde ifade etmiştir. Davacının temel dayanağı zilyetlik hukuksal nedenine dayalıdır. Davacı dava dilekçesinde resmi veya yazılı bir şekilde satış sözleşmesinin olmadığı, taşınmaz maliklerinin mirasçılarına ulaşamadığı gerekçesi ile zilyetlik hukuksal nedenine dayandığını açıkça ifade etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, Hazinenin son mirasçısı sıfatıyla açtığı tapu iptali, tescil, birleşen dava ise zilyetliğe (TMK:' nun madde 713/2'ye dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.Asıl uyuşmazlık zilyetliğe dayalı iptal tescil isteğinine ilişkindir Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Kural olarak kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayalı olarak TMK. nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesine dayalı olarak açılan tescil, tapu iptali ve tescil davalarında; taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilir. Somut olayda 1999 – 2007 yılları arasında yapılan kanal nedeniyle her ne kadar taşınmaz kamulaştırılmamış olsa bile, kanal nedeniyle dava konusu yer kamu emlakine dönüşmüştür. Bu tür yerler hakkında artık tescile, tapu iptali ve tescile karar verilemez. Kazanma koşullarının oluşması halinde tapu iptali ve tescil ya da tescil yerine dava konusu yerin mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tesbitine karar verilir. Yüksek Yargıtay ve Daire uygulaması da bu yöndedir. Böyle durumlarda davacıya seçimlik hakkı biçiminde herhangi bir hak seçimi sorulamaz. Mahkemece, somut olguda olduğu gibi durumun tesbiti halinde kendiliğinden tescil veya tapu iptali ve tescil niteliğinde bulunan davaların, mülkiyetin tesbiti davasına dönüştüğü kabul edilmelidir....
Davalı-karşı davacı vekili 07.04.2010 tarihli cevap dilekçesinde davaya konu taşınmazın 100 yıllık aile zeytinliği olduğunu bu nedenle bu taşınmazın yaklaşık 1500 m2 kısmının davacı adına olan tapusunun iptali ile adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm; karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir. İlk dava çap kaydına bağlı TMK.683. maddesine dayalı elatmanın önlenmesi talebine ilişkindir. Karşılık dava TMK. 713/1 maddesine dayalı tespit öncesi sebebe bağlı tapu iptal tescile yöneliktir. Kural olarak çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi davalarındaki müdahalenin belirlenmesi tapu fen memuru yetki ve yeteneğine haiz uzman bilirkişiye düzenlettirilecek ölçekli kroki ile saptanır. TMK.713/1 maddesine dayalı tescil ya da tapu iptali ve tescil davalarında ise davacı iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Ancak, her iki dava türünde de emlakçı bilirkişinin dinlenmesine gerek yoktur....
Ancak 18.12.2012 havale tarihli dilekçesinde, taşınmaza 20 yılı aşkın süredir iyi niyetli zilyet olduğunu, zilyetliğin başlangıç tarihi itibariyle de malikin tapu kaydından anlaşılmadığını açıklayarak, TMK 713/2 maddesi kapsamında tapu iptali ve tescil kararı verilmesini, TMK 713. maddesi uygulanmaz ise üzerine yapılan yapı ve ağaçlar nedeniyle TMK 'nun 724. maddesinin uygulanma imkanı bulunduğunu, bu iki sebep yönünden tapu iptali ve tescil talebi yerinde görülmediği takdirde, iyi niyetle yapılan yapı, dikilen ağaç, ödenen vergi ve diğer ödemelerin sebepsiz zenginleşme ve TMK 'nun 722-723. maddeleri kapsamında davacıya ödenmesini istediği görülmüştür. 6100 sayılı HMK' nın 176 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan ıslah kurumu, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıalarını, dava konusunu veya istem sonucunun değiştirilmesi imkanını sağlamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki davadan dolayı Foça Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 3.2.2009 gün ve 230-15 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Avanos Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 8.Hukuk Dairesinin 4.5.2010 gün, 7132-2315 sayılı, 1.Hukuk Dairesinin 1.12.2008 gün, 12077-12635 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, miras hakkı ve zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 8.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç :8.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 16.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....