Davacılar ... çocukları ... ve ... 01.07.2013 tarihli dava dilekçesi ile kadastro sırasında 1592 parsel sayılı taşınmazın adlarına tespit ve tescil edildiği halde, taşınmaz üzerinde bulunan ve 100 yılı aşkındır kullanılan evlerinin yanlış ölçüm sonucu 1591 parselde kaldığını bu parselin satışı nedeniyle öğrendiklerini bildirerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli 1591 parsel sayılı taşınmazın uzman bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde 4706 sayılı ve 2886 sayılı yasalar uyarınca davacı yararına edinme koşullarının oluştuğu kabul edilerek karar verilmiş ise de mahkemenin kabul ve değerlendirmesi dosya içeriğine uygun bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu dışı satın almaya dayalı Taraflar arasındaki uyuşmazlık tespitten sonra fakat kesinleşmeden önceki satışa dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulundğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder. Ne var ki; anılan Dairece uyuşmazlık hakkında görevsizlik kararı verilmek suretiyle dava dosyası Dairemiz'e gönderilmiş bulunduğundan, hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleyecek Daire'nin Başkanlar Kurulu'nca belirlenmek üzere dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 17.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 127 ada 11 parsel sayılı 969,21 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, hali arazi niteliğiyle dava dışı Hazine adına tespit edilmiş ve 13.12.1996 tarihinde kesinleştirilerek tapuya tescil edilmiş, davalı ...'un Hazine aleyhine Sulh Hukuk Mahkemesinde açtığı tapu iptali ve tescil davası sonucunda taşınmaz, 08.02.2010 tarihinde hükmen davalı ... ve müşterekleri adına tescil edilmiş, 11.10.2010 tarihinde de satın alma yoluyla davalı ...'a intikal etmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hak ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir bölümü hakkında 15.06.2012 tarihinde tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır....
Davalıya taşınmazın hangi bölümünü kullanmak istediği keşif sırasında sorulmuş, davalının taşınmazın yüzölçümünün yanlış ölçülmesinde sorumluluğu bulunmadığından, iyiniyetle taşınmazı kullanageldiği anlaşıldığından yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiğine karar verilerek tüm bu açıklamalar doğrultusunda; AÇILANIN DAVANIN KABULÜ ile; -Osmaniye ili Kadirli İlçesi Mehedinli Köyü 103 ada 47 nolu parselde 19.999,55 m2'ye tekabül eden 1.999.955/2.072.019.378.515 payın davalı adına olan tapu kaydının İPTALİ İLE davacı kurum adına TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, bakiye payın davalı üzerinde İPKASINA, yönelik karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı Tapu İptali Ve Tescil istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 14....
Bu durumda, dava sırasında tespit tutanağının kesinleşmediği ve tespitten önceki haklara dayandığı anlaşılmakla, davanın kadastro mahkemesinde bakılıp sonuçlandırılması gerekir SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Havza Kadastro Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14.03.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu .... Köyü çalışma alanında bulunan 148 ada 7 parsel sayılı 4.720,91 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra 07.09.2011 tarihinde satılarak ... adına tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın bir bölümünün miras bırakanı ... ... adına tespit edilen 148 ada 6 parsel sayılı taşınmazın devamı niteliğinde olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır....
Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, eldeki dava muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmayıp, kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğuna ve dava konusu taşınmazların kadastro tespitinin kesinleştiği 11.10.2007 tarihinden, eldeki davanın açıldığı 18.11.2017 tarihine kadar, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşıldığına göre, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil KARAR Davacı dava konusu 5131 ada 138 parsel sayılı tapulu taşınmazı; gerek tespitten önceki zilyetliğe dayanarak gerekse tespitten sonraki harici satış sözleşmesinden kaynaklanan hakka tutunarak davalı adına olan tapu kaydının iptaliyle adına tescilini istemiştir. Davalı tarafın, hükümden sonra mahkemeye sunmuş oldukları ortak imzaların taşıyan 9.2.2010 havale tarihli dilekçeleriyle iş bu davayı kabul şeklinde beyanda bulunmuş iseler de, ortak imzalı dilekçenin usulüne uygun olarak kimlik bilgileri alınıp onaylanmadığı için noksanın tamamlanması amacıyla 27.9.2010 tarih 2010/1463-4339 Esas ve Karar sayılı geri çevirme kararında kimlik bilgilerinin tamamlanması ve bu parselin tapu kaydında “Derviş ......
Mahkemece, çekişmeli taşınmazların murisin sağlığında davalı adına tespit edildiği, tespitlerin 1983 ve 1991 yıllarında kesinleşerek tescil edildiği, murisin 06.07.1992 tarihinde öldüğü, mirasçıların muris muvaazasından kaynaklanan haklarının ölümden sonra doğacağı, muris tespitten sonra öldüğüne göre eldeki muris muvazaası nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasında hak düşürücü sürenin uygulanamayacağı ancak çekişmeli taşınmazların tapusuz olması nedeniyle muvazaa iddiasının dinlenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava kadastro tespitinden önceki nedene ve murisin tespitten sonra ölmesi nedeniyle miras yolu ile gelen hakka dayalı olarak açılmıştır. Tespitten önce taşınmaz tapuda kayıtlı olmadığına göre mahkemenin de kabulünde olduğu gibi somut oluyda muvazaa iddiasının dinlenme olanağı bulunmamaktadır....
Hukuk Dairesi İLK DERECE MAHKEMESİ : Vize Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.04.2016 tarihinde verilen dilekçeyle tespitten önceki hukuki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.04.2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü....