Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kadastro tutanağı 05.11.2009- 07.12.2009 tarihleri arasında askı ilanına alınmış, süresi içerisinde kadastro tespitine itiraz edilmemesi nedeniyle 08.12.2009 tarihinde kesinleştirme işlemi yapılarak tespit maliki adına tapuya tescil edilmiştir. Davacılar 22.08.2019 tarihinde; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu taşınmazın bir kısmına yönelik olarak tapu kaydının kısmen iptali ile adlarına tescil istemiyle dava açmıştır. Dosyada bulunan dava konusu taşınmaza komşu 134 ada 3 sayılı parselin kadastro tutanağı ve tapu kaydının incelenmesinde, bağış ve zilyetlik nedeniyle davacılar Remzi ve T1 adına tespit ve tescil edildiği, 101 ada 1 sayılı parselin ise orman vasfıyla Hazine adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 02.02.2007 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır....

Kadastro Mahkemesinin 2008/105 E. sayılı dosyasından haberdar olamadık beyanlarına dürüstlük kuralı itibar edilemeyeceği, davanın taraflarının aynı olması, dava konusu yerin aynı olması, dava türünün aynı olması ve her iki davada tarafların (baba ve oğulların) zilyetliğe dayandığı gerekçesi ile davanın kesin hüküm varlığı nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesine göre açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu; 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi uyarınca yapılarak 16/02/2008 tarihinde kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 04/11/2019 gününde oy birliği ile karar verildi....

    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve davalı taşınmazın, ...Tapulama Mahkemesinin 19/12/1968 tarih ve 1967/168 esas 1968/122 sayılı kararı ile köy tüzel kişiliği adına olan mera tespitinin iptali ile taşınmazın orman olarak tapulama dışı bırakılmasına karar verildiği ve bu kararla taşınmazın orman niteliğinin kesinleştiği belirlenerek Orman Yönetiminin davasının kabul edilmesinde ve tescil davalarında Hazine yasal hasım olduğundan yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasında bir isabetsizlik görülmediğine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda ... onama harcının temyiz eden Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 01.06.2010 günü oybirliği ile karar verildi....

      Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir.  Şöyle ki; taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle hüküm kurulmuşsa da uzman bilirkişi raporuna ekli eski tarihli ... fotoğrafında çekişmeli taşınmazın kısmen açık renkle işaretlendiği, dava dilekçesine ekli belgelerden, Orman Yönetimince çekişmeli taşınmazların komşularına da aynı iddia ile dava açıldığı anlaşıldığı halde, bu davaların sonuçlarının araştırılmadığı, yine ziraat bilirkişi raporu ile orman bilirkişi raporunun da taşınmazın niteliği ve üzerindeki fındık ağaçlarının yaşı yönünden birbiriyle çelişkili olduğu anlaşılmaktadır.  ...

        Davanın tapu iptal ve tescil talebini de içermesi nedeniyle Orman Yönetiminin davada taraf olmasında isabetsizlik yoksa da- TMK’nın 1007. maddesi gereğince açılan tazminat davası yönünden Orman Yönetimine husumet yöneltilemeyeceğinden davanın husumetten reddi gerekirken, yazılı şekilde kabul edilen tazminatın müşterek ve müteselsilen Hazine ve Orman Yönetiminden tahsiline karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bunun dışında mahkmece yapılan araştırma ve inceleme de hüküm kurmaya yeterli değildir. Mahkemece tüm tahdit evrakları getirtilerek taşınmazın kesinleşen tahdit içinde kalan kısmı orman tahdit haritasında gösterilerek kesin olarak tespit edilmemiş, davacının uğradığı zararı tespit ederken, arsa niteliğine kabul edilen taşınmazın dava tarihindeki piyasa rayiçlerine göre belirlenen bedeli esas almıştır....

          Köyü, 101 ada 81 parsel sayılı taşınmazın tamamının orman arazisi olması sebebiyle orman niteliğinde Hazine adına TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, karar verilmiş, hüküm davacı ... VE ARKADAŞLARI vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydının iptali ve tescil istemi niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 08/10/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Köyünde yapılan genel arazi kadastrosu sırasında orman olması nedeni ile tescil harici bırakılan alanın mükerrer tapulama yapılarak 172 ada 11 parsel numarası ile köy tüzel kişiliği adına tescil edildiğini, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu, tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile 172 ada 11 parselin tapu kaydının iptaline ve orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm dahili davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescili niteliğindedir. Çekişmeli 172 ada 11 nolu parselin 1982 yılında ... Köyünde yapılan genel arazi kadastrosu sırasında 5307153 m2 yüzölçümlü 1508 nolu parsel içinde kaldığı ve 1508 nolu parselin fidanlık niteliği ile sınırlandırıldığı, ancak o tarihte yürürlükte bulunan yasa hükmü gereğince tapuya tescil edilmediği anlaşılmaktadır. Daha sonra ......

              Bu hususlar belediye başkanlığından ve su ve elektrik idarelerinden ve diğer ilgili merciilerden sorulup alınacak cevap yazılarına göre taşınmazın değerlendirme tarihinde (tapu iptali ve tescil davalarının kesinleştiği tarihte) arsa niteliğinde olup olmadığı saptanmalıdır....

                Mahkemece çekişmeli taşınmazın arazi niteliğinde olduğu kabul edilerek, dava tarihi itibarıyla değerlendirmenin yapıldığı bilirkişi raporu dikkate alınmak suretiyle karar verilmiştir. Ancak, ziraat bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; arazide "tahminen" 200 adet fıstık çamı olduğu, orman ağaçlarının çokluğu nedeniyle fıstık çamlarının sayılamadığı, yakına baraj yapılmış olması nedeniyle arazi fiyatlarında artış "olabileceği" değerlendirilerek, dönümünün 2300.-TL olduğu açıklanmıştır. Tazminat miktarı belirlenirken öncelikli konu, tapusu iptal edilen taşınmazın niteliğinin tespiti olup, çekişmeli taşınmaz tapuda arazi (meşeli tarla) niteliği ile kayıtlıdır....

                  Davalı vekili karar düzeltme dilekçesinde; dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosunun davadan ve kadastro tespitinden önce yapılıp kesinleştiğini ve taşınmazın kesinleşen orman kadastrosu dışında kaldığını ve orman sayılmayan yerlerden olduğunu, bölgenin genel özelliği itibariyle yamaç eğiminin taş duvar şeklinde yapılan sekilerle düşürülerek tarım yapıldığını, ziraat ve jeoloji bilirkişi raporlarına görede imar ihyası yapılmış üzeri ekili ve zeytin ağaçları bulunan kuru tarım arazisi olduğunu yüksek dairenin taşınmazın gerçek niteliğinin belirlenmesinden sonra Hazine adına tescili gerektiği, orman olması halinde muhdesata karar verilemiyeceği yolundaki değerlendirmesinin ve bu yöndeki bozmasının yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek bozma kararının bu nedenlerle kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün onanmasını istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu