Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 04.05.2006 gün ve 2572-3091 sayılı bozma kararında özetle; "İdari yoldan Hazine adına tapuya tescil edilen ... 2114 parselin tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de, taşınmazın 1954 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında ... niteliğiyle tesbit dışı bırakılma tarihi ile idari yoldan Hazine adına tescil edildiği, 18.05.2004 gününe kadar zilyetlikle kazanma koşullarının davacılar yararına oluşup oluşmadığının araştırılmadığı, ziraat uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen raporda taşınmazın niteliğinin de belirlendiği" açıklanmıştır....

    Bozma kararına uyulduktan sonra yargılama devam ederken Orman Yönetimi taşınmazın tamamının eylemli orman olduğu iddiasıyla davaya harçlı katılmış, taşınmazın orman vasfıyla adına tescili, tapu kaydı üzerindeki tüm şerhlerin terkini ve davalının taşınmaza yönelik müdahalesinin menini talep etmiştir. Davacı taşınmazın eylemli orman olduğu iddiasıyla davasını ıslah etmiş, taşınmazın eylemli orman olan kısmının tapusunun iptali ile orman vasfıyla adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece, alınan ek rapora göre taşınmazın eylemli orman olmadığının anlaşılması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ve katılan ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmaz ile eylemli orman niteliğindeki taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir....

      Şöyle ki; bir taşınmazın bitki örtüsü ve toprak yapısı itibariyle orman olup olmadığını mevcut belge ve bilgiler ışığında inceleyerek sonuçlandıracak uzman bilirkişi, orman bilirkişisi olduğu ve mahkemece mahallinde yapılan keşifte bilgisine başvurulduğu halde, orman bilirkişi tarafından mahkemeye sunulan rapora itibar edilmeksizin, keşifte fen bilirkişisi olarak dinlenilen ve görevi sadece orman bilirkişisi tarafından usulünce yapılan orman incelemesi sonucu, orman olduğu ve orman olmadığı belirlenen taşınmazların krokisini çizip mahkemeye vermekten ibaret olan fen bilirkişi raporuna değer verilerek hüküm kurulmuş olması, doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2021 NUMARASI : 2020/218 2021/90 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Taşınmazın Orman Niteliğinin Çekişmeli Olması Nedeniyle) KARAR : Anamur 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/03/2021 tarih ve 2020/218 Esas 2021/90 Karar sayılı dosyasında verilen karara karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin İli Anamur İlçesi Güneybahşiş Köyü Çöğür Mevki 135 Ada 291 Parsel sayılı taşınmazın ekli krokide gösterilmiş ve koordinatlar ile sınırlandırılmış ortalama 530,313 m²'lik kısmın tapu kaydının iptaline, bu kısmın orman vasfı ile hazine adına kayıt ve tesciline, idare lehine sonuçlanan davanın İİK 28. Maddesi hükmüne göre işlem yapılmasına, hazine adına tescil edilen kısım üzerindeki mevcut tüm şerh ve takyidatların kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında, ... Köyü 102 ada 1 parsel sayılı 392 hektar 8879,23 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliği ile Hazine adına tesbit ve tescil edilmiştir. Davacı, taşınmazların ... yıllardır zilyetliğinde olduğunu, zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının lehine oluştuğu, taşınmazın çevresinin ziraat arazileri ile çevrili olduğunu belirterek tapu kaydının iptali ile adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir....

          Taraflar arasındaki tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararın tazminine ilişkin davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişiler vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar ... ve arkadaşları 23.06.2011 tarihli dilekçeleriyle ... 371 sayılı parselin murisleri ... tarafından satım vaadi sözleşmesiyle satın alınıp genel kadastroda adına tespit edildiği, taşınmazın satın alındığı tarihte orman ya da Hazine ile ilgisini ortaya koyan bir kayıt bulunmadığı, Hazine tarafından taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu savıyla açılan davanın kabulüne ve çekişmeli parselin tapu kaydının iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline ilişkin Sarıyer 2....

            Dava orman iddiasıyla tapu iptali ve tescil davasıdır. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede ilk orman tahdidi 1943 yılında 3116 sayılı Orman Kanununa göre 2 nolu Orman Tahdit Komisyonunca yapılmış ve kesinleşmiştir. Bu tahdide göre taşınmaz Borucaklı Devlet Ormanı sınırları içerisindedir. Daha sonra 125 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 3302 sayılı kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması çalışmaları 1995-1998 yılları arasında yapılmıştır. Daha sonra 2012 yılında Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin 5831 sayılı Kanunla değiştirilen 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi kapsamında tahdit ve tespit işlemleri yapılarak fiili kullanımları belirlenmiştir....

              köyü 147 ada 2 parsel sayılı taşınmaz senetsizden orman niteliği ile Hazine adına tespit ve tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... 07/04/2014 tarihli dava dilekçesiyle; tapuda adına kayıtlı bulunan ... köyü 147 ada 25 sayılı parselin bitişiğinde yer alan yaklaşık 3.000 m² miktarındaki yerin, murislerinden kendisine intikal ettiğini ve üzerinde eklemeli 40-50 yıllık zilyetliğinin bulunduğunu ancak kadastro sırasında orman niteliğiyle tapuya tescil edildiğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tescil istemiyle dava açmış, mahkemece yapılan keşif sonrasında talep ettiği yerin 147 ada 2 sayılı orman parseli sınırları içerisinde kaldığı anlaşılmıştır. Mahkemece çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

                Mahkemece, davanın kabulü ile; ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 153 ada, 342 ve 295 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile orman niteliğiyle ... ...si adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından vekâlet ücretine yönelik olarak, davalı ... vekili tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tesbitinde mera olarak sınırlandırılan taşınmaza yönelik orman iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 13.11.1979 tarihinde ilân edilen ve kesinleşen orman kadastrosu ile 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince yapılan ve arazi kadastrosu ile birlikte ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır....

                  Mahkemece, dava konusu taşınmazın tamamının orman sayılmayan yerlerden olduğu kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı anlaşılmaktadır. Şöyle ki; çekişmeli 106 ada 41 parsel sayılı 18.120,92 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 1994 yılında tapılan tesis kadastrosu sonucunda, vergi kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalı gerçek kişi adına tarla niteliği ile tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, 18.01.2008 tarihinde genel mahkemede, taşınmazın öncesinin ve eylemli halde orman sayılan yerlerden olduğu savıyla tapu iptali ve tescil davası açmış, dava tarihinden sonra yörede 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunda çekişmeli taşınmaz orman sınırları dışında bırakılınca tapu iptali ve tescil talebi elde tutularak orman kadastrosuna itiraza dönüşen istem yönünden görevsizlik kararı verilerek dava dosyası Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu