Ne var ki; davacı tapu iptali ve tescil talebi reddedildiği takdirde, tazminat isteminde bulunarak terditli dava açmış olup, Mahkemece davacının hem tapu iptali ve tescil talebi, hem de tazminat talebi reddedilmiştir. 3402 sayılı Yasa’nın 12/3. maddesinde, kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilerek, mülkiyete ilişkin talepler yönünden hak düşürücü süre öngörülmüş olup, söz konusu yasa maddesindeki hak düşürücü sürenin davacının tazminata ilişkin talebi yönünden uygulanması mümkün değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 02.09.2015 gününde verilen dilekçe ile tazminat ikinci kademe tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.07.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 30.01.2018 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. ... ile karşı taraftan davacılar vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, yükleniciden temlik alınan şahsi hakka dayalı tazminat, ikinci kademede tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/128 esas, 2004/605 karar sayılı kararı ile dava konusu taşınmazını tapu iptali ve tescil neticesinde kaybettiğini, ayrıca dava konusu taşınmazın kamu malı olup koruma altında bulunduğundan devredilemeyeceği ve üzerinde sınırlı ayni hak tesis edilemeyeceğinden tapuya tescil edilmezliği ilkesinin esas olduğunu bu nedenle özel mülkiyetle karıştırılarak tapu kütüğünün aleniyet sağladığından hareketle iyi niyetle iktisap iddiasında bulunulamayacağını taşınmazın rayiç bedelinin davacıya verilmesi talebi yönünden de davalı sıfatının Hazine olduğunu, Tapu Sicil Müdürlüğü ile Orman Yönetiminin davalı sıfatının bulunmadığından davanın husumet nedeniyle reddinin gerektiğini, başta Anayasanın emredici hükümleri, 3402 kadastro kanunu ile 6831 sayılı Orman Kanunu ve sair hükümlerine aykırı olarak açılan davanın müvekkili açısından husumetten, zamanaşımı ve kesin hüküm nedeniyle usulden, Mahkemenin aksi kanaatte olması halinde davanın esastan reddine karar verilmesini talep...
Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (YHGK'nun 05/03/2003 gün ve 2003/19- 152 E. - 2003/125 K.; 29/09/2010 gün ve 2010/14- 386 E. - 2010/427 K.; 15/12/2010 gün ve 2010/13- 618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı). Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. 4721 sayılı TMK’nın 705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Zararın meydana geldiği tarihe göre, tapusu iptal edilen gayrimenkulün niteliği ve değeri belirlenmelidir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/299 Esas 2016/180 Karar sayılı kararların incelenmesinde; davacı T8 tarafından iş bu dosyanın davacıların murisi aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davaların kabulü ile Karacabey İlçesi, Boğazköy mah. 195, 462,862 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının kısmen iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği, kararların 10/12/2015, 08/03/2016 ve 18/07/2016 tarihlerinde kesinleşmiş oldukları anlaşılmıştır. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE : Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Devlet ormanlarının mülkiyeti Maliye Hazinesi'ne ait olduğundan ve TMK'nun 1007 maddeden doğan zararlardan Devletin sorumlu olduğu belirtildiğinden davalı tarafın husumete yönelik itirazı yersizdir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptali ve tescil isteğinin husumetten reddine, tazminat isteğinin kabulüne karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurunun kabulü ile, tapu iptal tescil talebinin husumetten reddine, tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 10.06.2021 Perşembe günü saat 09.50'de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, düşüncesi alındı....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil, Tazminat Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemenin verdiği önceki karar ... tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğuna değinilerek, çekişmeli taşınmazın 3116 sayılı Kanun'a göre 1942 yılında yapılan orman tahdidine ve 3402 sayılı Kanun uygulamalarına esas olmak üzere 6831 sayılı Kanun’a göre 2004 yılında yapılan aplikasyon, henüz sınırlandırması yapılmayan ormanların kadastrosu ve 2/B uygulamasına göre konumlarının ayrı ayrı belirlenmesi, davacıların dayandığı tapu kayıtlarının yöntemince zemine uygulanması ve kapsamının belirlenmesi ve bundan sonra tapu kaydının tescil ilamı ile oluştuğu ancak Orman İdaresinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.01.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil veya tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali tescil talebinin reddine tazminat talebinin kabulüne dair verilen 12.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R_ Dava, davalı şirketin temliki işlemine dayalı tapu iptali tescil ikinci kademedeki istek ise tazminat taleplerine ilişkindir. Davalı arsa sahibi ... davacıyla bir sözleşme ilişkisi olmadığını, kaldı ki yüklenicinin üstlendiği işi bitirmediğini açılan davanın reddini savunmuştur....
Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (YHGK'nun 05/03/2003 gün ve 2003/19- 152 E. - 2003/125 K.; 29/09/2010 gün ve 2010/14- 386 E. - 2010/427 K.; 15/12/2010 gün ve 2010/13- 618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı). Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. 4721 sayılı TMK’nın 705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Zararın meydana geldiği tarihe göre, tapusu iptal edilen gayrimenkulün niteliği ve değeri belirlenmelidir....