"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.12.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.04.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Davalı Hazine, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescil için yeterli değildir. Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için öncelikle, hukuki yönden geçerliliğini koruyan bir tapu tahsis belgesinin bulunması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.01.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir. Davacı vekili, tapu tahsis belgesi gereğince müvekkilinin gecekondusunun bulunduğu 307 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tahsis edilmesi gerekirken yanlışlıkla 307 ada 26 parsel sayılı taşınmazın 187 m2'sinin müvekkiline tahsis edildiğini ileri sürerek müvekkiline ait tapu kaydının "307 ada 4 sayılı parsel" ve alanının da 187 m2 olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....
Bilindiği üzere, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı Kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir....
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.10.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın davalı ... yönünden kısmen kabulüne, kısmen reddine, davalı .... yönünden reddine dair verilen 05.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde davacı tarafından ödenen tahsis bedelinin tahsili isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalı vakıf bakımından davanın reddine, davalı Belediye yönünden tapu iptal ve tescil isteminin reddine, bedel talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Hukuk Genel Kurulu’nun 4.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir. Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için; Tahsise konu yerde, 3194 Sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca imar planı veya 3290 Sayılı Yasa ile değişik 2981 Sayılı Yasa uyarınca ıslah-imar planları yapılırken hak sahibine başka bir yerden tahsis yapılmaması ve tahsise konu yerinde konut alanında kalmış olması gerekir....
Mah. 5474 ada, 5 parsel sayılı taşınmazda yer alan ve 05.08.2015 tarihli fen bilirkişisi raporunda ve krokisinde belirtildiği üzere 260 m2'lik kısmın iptali ile davacı adına tesciline" karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14- 763- 864 sayılı Kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.05.2005 gününde verilen dilekçe ile kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.05.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Hukuk Genel Kurulu’nun 4.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.07.2002 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydının iptali ve tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; talebe uygun tapu kaydının iptaline ve tesciline dair verilen 05.11.2003 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, tapu tahsis belgesinin iptal edildiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuş, mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Davacı, kendisine Milli Emlak Müdürlüğünce verilen 21.04.1986 tarih ve 3591 yevmiye numaralı tapu tahsis belgesiyle 19 parselden 108 m2'lik kısmın verildiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiştir....
Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi değildir. İlgilisine kişisel hak sağlayan zilyetlik belgesidir. Ancak koşulların oluşması halinde tahsis yapan idarece tapu verilmemiş ise tahsis kapsamındaki yerin tescili adli yargıda açılacak dava ile istenebilir. Somut uyuşmazlıkta, imar ıslah planlarının yapılmasından önce mülkiyeti belediyeye ait bulunan 4374 parsel numaralı taşınmazdan davacı ... ..... tarafından ev yapılmak suretiyle işgal edilen 194 m2'lik yer için başvurusu üzerine adı geçen Belediye Başkanlığınca 07.03.1985 tarihinde tapu tahsis belgesi verildiği, takip eden yıllarda imar ıslah uygulamasının yapıldığı ve davacıya verilen tapu tahsis belgesi kapsamlı yerin 6860 ada 5 parsel numarası ile İstanbul Belediyesi adına tescil edildiği gelen kayıtlar ile sabittir. Belediye Başkanlığının cevabına göre imar uygulama çalışmalarında kesilen düzenleme ortaklık payı %34,92'dir....