"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.01.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, 881, 1013, 52, 512 ve 779 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıt maliki ...'dan davacının murisinin noterlikçe düzenlenen 21.10.1966 tarih ve 6778 no'lu taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile satın alındığını, davalıların murisi ...'...
SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİTARAF TEŞKİLİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 640 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 39 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 40 ] "İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.3.2002 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.7.2003 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Mahkemece, asıl dava ve davacı H...S..’nun tescil istemli birleştirilen davasının reddine; satış vaadi sözleşmesinin iptali istemi içeren birleştirilen davanın kabulü ile sözleşmenin iptaline; satış vaadi sözleşmesinin iptali istemi içeren birleştirilen diğer davaların ise, sözleşmenin iptaline karar verilmiş olmakla konusuz kaldıklarından karar vermeye yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmü, davacılar H.. S... ve N... S.. vekili temyiz etmiştir. 1-Asıl ve birleştirilen dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; birleştirilen diğer davalar ise satış vaadi sözleşmesinin iptali istemlerine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25/01/2016 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, yargılamaya katılmamıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı, 13.03.1997 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu 329 ada 14 ve 15 parseller ile 30 ada 10 ve 11 parsel sayılı taşınmazlardaki davalının hak ve hisselerini satın aldığını belirterek tapu iptali ve tescil istemiştir....
Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut olayda; davacının dayandığı 14.05.1991 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin konusu 591, 593, 595 ve 596 parsel sayılı taşınmazlarda davalıya murisinden intikal edecek miras hak ve hisselerinin tamamıdır. Davalı satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu taşınmazda babası ...'den intikal eden miras payının satışı vaadinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Asıl ve birleşen davanın tarafları ... mirasçılarıdır. Asıl davada, 04.11.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 403 sayılı parselin muris muvazaası suretiyle davalıların murisi ...’ya satışının vaat edildiği ileri sürülerek satış vaadi sözleşmesinin iptali dava edilmiştir. Birleşen davada ise, ... mirasçıları 04.11.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece asıl dava kabul edilmiş, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası reddedilmiştir. Görüldüğü üzere, asıl davada muris muvazaasına dayanıldığından ve sözleşmenin bu nedenle iptaline karar verildiğinden hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi Dairemize değil, 1.Hukuk Dairesine aittir....
Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Davacının dayanağı satış vaadi sözleşmesi yukarıda açıklanan tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan geçerli bir sözleşme olup zilyetlik de sözleşme ile vaat alacaklısı davacıya devredilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23/06/2014 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmazsa tazminat, bu da mümkün olmazsa geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09/02/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat, mümkün olmadığı takdirde geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.10.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, davalı ...'ın dava konusu 95 ve 421 parsel sayılı taşınmazlardaki hisselerini 16.01.2002 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile kendisine satmayı vaat ettiğini belirterek davalı adına kayıtlı hisselerin iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalı, savunmada bulunmamıştır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir....
Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi, tapu kütüğüne şerh edilmiş olsa dahi, lehine satış vaat edilen kişi adına tescil işlemi gerçekleşmedikçe mülkiyetin intikalini sağlamaz. Yukarıda da belirtildiği gibi, Tapu Kanunu'nun 26.maddesi uyarınca; siciline şerh verilen satış vaadi sözleşmesi, 5 yıl süreyle 3.kişilere karşı ileri sürülebilir. Ancak bunun için, anılan süre içerisinde tescil davası açılması ve 3.kişi adına tescil işleminin tamamlanması zorunludur. Bu hak, yukarıda belirtildiği gibi tescil kararı alınıp, tapuya işlenmediği sürece ayni nitelik kazanmaz. Somut olayda; alacaklıların satış talebinin reddine karar verilen ve takip borçlusu adına tapuda kayıtlı bulunan ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 767 Ada 3 Parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına göre, dava ve takip dışı ... lehine 04.10.2002 tarih ve ... yevmiye ile satış vaadi şerhi verildiği, alacaklılar vekilinin ise 12.05.2015 tarihinde satış talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır....