Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dinence mevki, 127 ada, 2 nolu parselde bulunan 11.670,39 metrekare tarlanın 4 hissesi davalılardan T3 ortak muris müvekkilinin babası T8 tarafından 19.12.1974 tarihinde rücu şartlı hibe yoluyla, diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla devredildiğini, davalı T3 hissesini diğer davalı T7 düşük bedelle 10.04.2019 tarihinde sattığını, her iki tarafın da iyi niyetli olmadığını, müvekkilinin bu durumu Amasra Tapu Müdürlüğü'nden gelen 17.04.2019 tarihli tebligat ile 19.04.2019 tarihinde öğrendiğini, muvazaa nedeniyle tapu iptali ve müvekkil adına hissesi oranında tescil, olmadığı takdirde tenkis ve hisse oranında müvekkil adına tescil davamızın kabulünü, dava masrafları ve vekalet ücretlerinin davalılar tarafına yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

Açıklamalar ışığında somut olayın incelenmesinde; murisin dava konusu taşınmazı kadastro tespiti sırasında sağlararası işlemle davalıya kayıtsız şartsız hibe ettiği bu taşınmaz bakımından 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İBK'nın uygulanamayacağı ve muvazaa iddiasının dinlenemeyeceği gözetilerek davacıların muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TENKİS Yanlar arasında görülen tapu iptal ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali, tescil veya tenkis isteklerine ilişkindir. Davacı, babası ...'un 01/03/2010 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak ilk evliliğinden olan kendisi ile ikinci evliliğinden sağ kalan eşi davalı ve ikinci evliliğinden olan dava dışı oğlu ...'...

    Çünkü, tenkis talebi ancak mirasbırakının ölümünden sonra ileri sürülebilir. Somut olayda muris 10/03/2003 tarihinde vefat etmiş olup dava ise 09/10/2019 tarihinde açılmıştır. Yani Türk Medeni Kanununda belirtilen bir ve on yıllık yasal hak düşürücü süreler geçtikten sonra dava açılmış ve tenkis talebinde bulunulmuştur. Bu nedenlerle davacının tenkis talebinin de reddi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı tarafın, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebinin ve tenkis talebinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş ve neticeten davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir." şeklindeki gerekçe ile "Davanın reddine" karar verilmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/59 KARAR NO : 2022/1926 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2021 NUMARASI : 2017/69 ESAS 2021/579 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Muris Muvazaası Nedeniyle) KARAR : İstinaf yoluna başvuran asıl dosya ve birleşen dosya davacıları vekilleri istinaf başvurusu üzerine İstanbul Anadolu 23. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/69 esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 12/10/2021 tarih ve 2021/579 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tenkis-Tasarrufun İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava; muris muvazaası hukuksal sebebine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkin olup, mahkeme muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescile karar vermiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık ve hüküm muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, görev 1.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki anılan daire tarafından da görevsizlik kararı verildiğinden görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Başkanlar Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay (Hukuk Daireleri) Başkanlar Kuruluna gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 22.09.2008 (pzt.)...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanın mal kaçırmak amacıyla 553 ve 600 parsel sayılı taşınmazları satış suretiyle davalı ...’a, ondan da davalı ...’e temlik ettiğini, satışların gerçek Olmadığını, temlik tarihinde murisin tasarruf ehliyetinin bulunmadığını ileri sürerek, muvazaa nedeniyle tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı taktirde tenkisine karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, murisin temlik tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğunu, devrim mal paylaştırmak amacıyla yapıldığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece;“ çekişme konusu taşınmazların devir tarihlerinde miras bırakanın hukuki ehliyetinin bulunduğu Adli Tıp raporu ile sabittir. O halde, muris muvazaası iddiası yönünden inceleme yapılması gerekeceği kuşkusuzdur....

        O zaman davalıdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca süratle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, karar tarihindeki rayice göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak naktin ödetilmesine karar verilmelidir. Hal böyle olunca, yukarıda değinilen ilkeler gözetilmek suretiyle davaya konu 1697 parsel sayılı taşınmazda mirasbırakan tarafından davalı ...’ya bağış suretiyle temlik edilen ½ pay bakımından tenkis isteği yönünde araştırma yapılması ve sonucuna göre bir karar gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile muris muvazaası yönünden davanın kabul edilerek tapu iptali ve tescile karar verilmesi isabetsizdir. Davalı ...’nın temyiz itirazları açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir....

          Muris tarafından karşılıksız kazandırma yapılmış olduğunun ispat külfeti davacı taraftadır. Somut olayda; davacı ve davalı Şükrü'nün mirasçı olduğu, Caner'in mirasçı olmadığı, yukarıda belirtildiği gibi taşınmazın muris adına hiç kayıt görmediği, satılan bir taşınmazdan alınan bedel ile dava konusu taşınmazın muris tarafından bedeli ödenerek davalılar adına tescil edildiğinin iddia edildiği, buna göre muristen doğrudan bir satış işlemi olmadığından tapu iptali ve tescil talebinin yasal koşullarının oluşmadığı, ancak bedelin muris tarafından ödendiğinin tanık beyanı ile sabit olduğu, bu durumda koşullarının varlığı ve ispat durumunda tenkisin söz konusu olabileceği açıktır. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan babası ...'ın dava konusu 29 parsel sayılı taşınmazda tapu tahsis belgesi ile zilyet iken anılan taşınmazdaki haklarını Kartal 4....

            UYAP Entegrasyonu