Bu nedenle davacı tarafın resmi memur önünde yapılmayan harici satış senetlerine değer verilemez ve buna dayalı olarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz. Kaldı ki davalı iddia edilen satış sözleşmesinin tarafı da değildir. Mahkemece tapu iptali ve tescil isteğinin bu sebeple reddine karar verilmesi doğru olup davacı vekilinin tapu iptali ve tescil isteğinin reddine ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden hükmün esasının ONANMASINA, Davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava dilekçesinde dava değeri 36.000 TL olarak gösterilmiş, harcı alınmıştır. Bu durumda dava değeri 36.000 TL olduğuna göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca yargılama oturumlarında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına nisbi vekalet ücreti taktiri gerekirken, maktu vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve kanuna aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ,TESCİL -KARAR- Dava, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine,26.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.06.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vasisi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, harici satış sözleşmesi ve zilyetlik hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de; tapulu taşınmazların satışı TMK'nun 706, BK'nın 213 (6098 sayılı TBK'nun 237.), 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri gereğince, resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir mülkiyet hakkı bahşetmez. TMK'nın 706. maddesinde öngörülen resmi şekil bir ispat şartı olmayıp, bir geçerlilik şekil şartıdır. Bu sebeple resmi memur önünde yapılmayan harici satış senetlerine değer verilemez ve buna dayalı olarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz....
Dava konusu yapılan 161 ada 39 ve aynı ada 40 nolu parsellerin 2005 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında 17.10.1953 tarih 101 ve aynı tarih 97 sıra nolu tapu kaydının geldi ve gittilerine dayalı olarak sırasıyla ...İbrahim oğlu ... ve ...oğlu ...adlarına tespit ve tescil edilmiştir. 161 ada 39 nolu parselin tapu kaydı 28.4.2006, aynı ada 40 sayılı parselin tapu kaydı ise, 10.7.2007 tarihinde hükmen oluşmuştur. Revizyon gören tapu kayıtlarının geldi ve gittileri üzerinde yapılan incelemede 10.08.1992 tarihinde harici satışı yapan ...’un ismine rastlanamamış ve kayıt malikleri ile bağı kurulamamıştır. Bu durum karşısında ... revizyon gören tapu kayıtlarının maliki bulunmadığından 10.08.1992 tarihli harici satış senedi nedeniyle alıcısı davacı ...yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-b maddesinin somut olayda uygulama olanağı bulunmamaktadır....
Mahkemece ilk verilen kararda, tapu iptali ve tescil talebi yönünden davanın reddine, 13.660,90 TL’nin dava tarihinden faiziyle davalılardan alınarak davacıya verilmesine dair verilen hüküm, davalı ... ve davacı vekili tarafından yalnız harici satış bedeline ilişkin temyiz edilmiştir. Temyiz nedeni dışında kalan tapu iptali ve tescil yönünden davalının kazanılmış ... söz konusu iken tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre de, davanın ileri sürülüş biçimine göz önüne alındığında, davacı dava konusu taşınmazı davalıların murisi ...’in eşi ...’den satın aldığını iddia etmesi nedeniyle, TMK’nin 713/2. maddesinde düzenlenen zilyetlik koşulları ...’e göre değil ...’ye göre değerlendirilmelidir. Somut olayda, ... 27.12.2007 tarihinde vefat ettiğine göre, dava tarihi itibariyle TMK’nın 713/2. maddesinde düzenlenen zilyetlikle kazanım koşulları oluşmamıştır....
Tapu iptali ve tescil davası kabul edildiği takdirde alacak konusunda hüküm kurulması mümkün değildir. Kabule göre de, tapuda kayıtlı taşınmazların harici satışı TMK'nin 706, 6098 sayılı TBK'nin 237, 818 sayılı BK'nin 213, 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir hak bahşetmez. TMK'nin 706. maddesinde öngörülen resmi şekil bir ispat şartı olmayıp bir geçerlilik şekil şartıdır. Bu husus 6098 sayılı TBK'nin 237. maddesinde “Taşınmaz satışının geçerli olabilmesi için resmi şekilde düzenlenmesi şarttır.” şeklinde açıklanmıştır. Bu sebeple resmi memur önünde yapılmayan harici satış senetlerine değer verilemez ve buna dayalı olarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz....
Bu sebeple resmi memur önünde yapılmayan harici satış senetlerine değer verilemez ve buna dayalı tapu iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz ve tapu iptali ve tescil kararı verilemez. Dava konusu 884 parsel sayılı taşınmazın tarla niteliği ile davalılar adına paylı mülkiyet şeklinde intikal edinme sebebine istinaden 2007 yılından itibaren tapuda kayıtlı bulunduğu sabittir. Davanın dayanağı ve uyuşmazlığa sebebiyet veren 15/08/2006 tarihli satış sözleşmesi resmi şekilde yapılmadığı için geçerli kabul edilemez. Bu sebeple resmi memur önünde yapılmayan harici satış sözlemesine değer verilemeyeceğinden ve bu sözleşmelere dayanılarak tapu iptali ve tescil hükmü kurulamayacağından yerel mahkemece davanın bu sebeple reddine karar verilmesi gerekirken harici satışa değer verilmek suretiyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ECRİMİSİL ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Asıl dava, harici satış sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dava ise elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, hüküm asıl dosya davacısı tarafından tapu iptal ve tescil isteği yönünden temyiz edilmiştir. O halde, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 22.1.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve tescil, olmazsa alacak ... ile ... ve ..., dahili davalı ... aralarındaki tapu iptali ve tescil, olmazsa alacak davasının kısmen kabulüne ve kısmen de karar verilmesine yer olmadığına dair Salihli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25.05.2010 gün ve 713/477 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 28.06.2011 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalılar vekili Avukat ... ve karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler....