HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Dava konusu taşınmazın kadastro tespit tarihi 1959 olup, davacı ... 1964 tarihli harici satış senedine ve zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescili istemiyle dava açmıştır. Dava; kadastrodan sonraki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmakla, temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin 23.01.2020 tarih 1 sayılı kararı ile Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 18.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Dava konusu taşınmazın kadastro tespit tarihi 1959 olup, davacı ..., 1964 tarihli harici satış senedine ve zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescili istemiyle dava açmıştır. Dava; kadastrodan sonraki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmakla, temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin 23.01.2020 tarih 1 sayılı kararı ile Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 18.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Dava konusu taşınmazın kadastro tespit tarihi 1959 olup, davacı ..., 1964 tarihli harici satış senedine ve zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescili istemiyle dava açmıştır. Dava; kadastrodan sonraki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmakla, temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin 23.1.2020 tarih 1 sayılı kararı ile Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucunda ... İlçesi .../......
Dairemizin ilamında, maddi hata sebebiyle sadece dava dilekçesinde harca esas dava değeri olarak 5.000,00TL gösterilip 118,89TL peşin harcın yatırıldığı dikkate alınarak temyiz isteminin dava değeri ve hükme esas miktar karar tarihi itibariyle kesinlik sınırı altında kaldığı gerekçesiyle reddine karar verildiği ve yerinde olmadığı anlaşılmakla Dairemizin 22.02.2018 tarihli, 2018/728 Esas 2018/1240 Karar sayılı ilamı kaldırılarak hükmün incelenmesine geçildi; 2) Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dava dilekçesinde, harici satış sözleşmesi nedeniyle tapu iptali ve tescil olmadığı halde tazminat talep edilmesine rağmen, 07.03.2017 tarihli ilk celsede davacı vekilinin taleplerinin münhasıran tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğuna dair beyanı ve mahkemece de taraflar arasındaki uyuşmazlığın tapu iptali ve tescil istemi olarak nitelendirilerek davanın reddine karar verilmesi, bölge adliye mahkemesince de istinaf talebinin reddedilmesi...
Tapulu taşınmazların satışı TMK'nun 706, BK'nun 213 (6098 sayılı BK. nun 237.), 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanununun 60 ve 89. maddeleri gereğince, resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmazlar ve satın alana herhangi bir hak bahşetmez. TMK'nun 706. maddesinde öngörülen resmi şekil şartı bir ispat şekli olmayıp bir geçerlilik şartıdır. Bu nedenle davacı tarafın dayandığı resmi memur önünde yapılmayan harici satış senedine değer verilemez ve buna dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunulamaz. Davacı vekilinin, tapu iptali ve tescile yönelik temyiz itirazları yerinde bulunmadığından reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan buna ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA, Ne var ki, davacı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde hisse bedelinin hüküm altına alınması isteğinde bulunmuşlardır....
İLK DERECE KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "Dava, harici satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal tescil davasıdır. Tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olmayıp, tapuda kayıtlı taşınmazların harici satışı da TMK'nin 706, 6098 sayılı TBK'nin 237, (818 sayılı BK'nin 213), 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir hak bahşetmez. TMK'nin 706. maddesinde öngörülen resmi şekil bir ispat şartı olmayıp bir geçerlilik şekil şartıdır. Bu husus, 6098 sayılı TBK'nin 237.maddesinde "Taşınmaz satışının geçerli olabilmesi için resmi şekilde düzenlenmesi şarttır.” şeklinde açıklanmıştır. Bu sebeple resmi memur önünde yapılmayan harici satış senetlerine değer verilemez ve buna dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunulamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair İliç Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.02.2010 gün ve 59/2 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davalılar adına kayıtlı 127 ada 19 nolu parseli daha önce ...’ten satın aldığını, 300.000.000 TL verdiğini, kadastro çalışmaları sırasında vekil edeninin taşınmazın başında bulunmadığından davalılar adına anılan parselin tespit ve tescil edildiğini açıklayarak taşınmazın tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... yargılamanın 10.09.2009 tarihli yargılama oturumunda davayı kabul ettiğini bildirmiştir. Diğer davalı ... vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Mahkemece ilk hükümle, "tapulu taşınmazın devir işlemlerinin resmi şekle tabi olup, şekil koşulları oluşmadığından tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davanın reddine, tapu iptali ve tescilin mümkün olmaması dikkate alındığında, satışın geçersizliğinden doğan 34.350 TL. alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte miras hisseleri oranında davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine" karar verilmiş hükmün davacı vekili ile bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 15/01/2013 tarihli ve 2012/9897 Esas, 2013/231 Karar sayılı ilamı ile tapu iptal ve tescile yönelik talebin reddine yönelik hükmün doğru olduğu ve bedele yönelik istek bakımından dava konusu sözleşmeye taraf olmadıkları belirlenen İbrahim ve Gülsüm aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi belirtildikten sonra, '...Davacının harici satış nedeniyle davalı yana satış bedelini ödediği kabul edildiğine göre, harici satış bedelinin...
'un mirasçısıdır Dava, harici satış senedine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedelinin tazmini isteğine ilişkindir. 1-Tapulu taşınmazların satışının TMK'nın 706/1, 6098 sayılı TBK'nın 237, 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26, Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddesi gereğince resmi şekilde yapılması zorunludur. Satış işlemi resmi şekilde yapılmadığı sürece hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz. Dava konusu ... parsel sayılı taşınmaz tapulama sonucu 30.01.1973 tarihinde 1/3 er paylı olarak davalıların kök miras bırakanı F. G. ve müşterekleri adına tescil edilmiştir. Dolayısıyla harici satış senedinin düzenlendiği 22.04.1988 tarihinde dava konusu taşınmaz tapuda kayıtlı bir yer olduğundan yapılan satış, anılan madde hükümlerine uygun bir şekilde yapılmadığından geçersizdir. Böyle bir satış, haricen satın ve devralan kişiye herhangi bir hak bahşetmez. Tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiş olması doğru olup, davacı G.'...