Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişmeye konu taşınmazın 04.12.1991 tarihinde satışa istinaden davacı adına kayıtlı olduğu, davalının, anılan taşınmazla ilgili olarak davacı aleyhine 06.05.2011 tarihinde açmış olduğu tapu iptal ve tescil davasının 10.04.2013 tarihinde reddedildiği anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki; yargılama sırasında davalının çekişme konusu taşınmazı boşaltması sebebi ile elatmanın önlenmesi isteğinin konusunun kalmadığından bahisle karar verilmesine yerolmadığına şeklinde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Davalı vekilinin ecrimisile ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği üzere; ecrimisil, diğer bir deyişle işgal tazminatı, kayıt malikinin, kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir nevi haksız işgal tazminatıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil olmadığı takdirde alacak, birleşen davada müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 07.03.2006 gün ve 2005/11273-2006/2588 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ve davacı ... vekili ve davacı ve davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava şahsi hakkın temellükü nedeniyle tapu iptali ve tescil ikinci kademedeki istek satış bedelinin tahsili, birleştirilen dava ise elatmanın önlenmesi ve ecrimisil (haksız işgal tazminatı) istemlerine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/12/2022 NUMARASI : 2022/427 ESAS DAVA KONUSU : Haksız İşgal Tazminatı (Ecrimisil) KARAR : SAFAHAT : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının haksız olarak taşınmazı işgal ettiği ve müvekkilinin elde etmesi muhtemel kazançlarından yoksun bırakıldığı kesinleşmiş mahkeme kararı ile ortaya konduğunu, Yargıtay kararlarında ve 08.03.1950 günlü ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında haksız işgal haksız eylem olarak nitelendirildiğini, Haksız fiilden kaynaklı tazminat alacaklarından kaynaklı ihtiyati haciz karar verilebileceği Yargıtay kararlarında düzenlendiğini, davalı şirketin haksız işgalci konumunda olduğu mahkeme kararı ile kesinleştiğini, yapılan araştırma sonucunda, borçlu şirketin malvarlıklağını kaçırmakta olduğu, borca yeter mal varlığının bulunamayabileceği ve piyasaya yüklü miktarda borçlu bulunduğu yönünde söylentilerin mevcut olduğu, Müvekkili yönünden riskli hale gelen alacağının tahsili amacıyla, İ.İ.K.257 ve devam...
Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler . 25.05.1938 tarihli ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay'ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar. Hemen belirtelim ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir....
Bilindiği gibi, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Bu durumda, davalının 29.02.2012 tarihi itibariyle çekişmeli taşınmazı haksız olarak kötüniyetle elinde bulundurduğunun kabulü gerekir. O halde mahkemece 29.02.2012 ile 04.04.2012 tarih aralığı için bilirkişi incelemesiyle berilenecek ecrimisile hükmedilmesi gerekirken dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir....
Şöyle ki, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı). 25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay'ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar. Hemen belirtelim ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık, değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve HMK'nın 266 vd. maddelerine uygun olmalıdır....
Mahkemece, taraflar arasında nizalı yer ile ilgili Beykoz 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/838-2003/613 sayılı ve temyiz edilmeden 07.01.2005 tarihinde kesinleşen hükmü ile müdahalenin önlenmesi kal ve işgal tazminatı davasının kabulüne karar verildiği, keşfen yapılan incelemeye göre Türk Medeni Kanununun 725. maddesindeki şartların oluşmadığı gerekçesiyle davalının tescile yönelik talebinin reddine, davacının işgal tazminatı talebinin kısmen kabulü ile 4.130,00 YTL ecrimisil bedelinin kademeli faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Davacı vekili davalının taşınmazın 64 m2 lik kısmını işgal ettiği, ecrimisil bedelinin düşük miktarda olduğu nedeniyle hükmü temyiz etmiştir....
-Öğretide ve yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; "fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması ve haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği" vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma ve eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....