Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MEN'İ MÜDAHALE Yargıtaya Geliş Tarihi: 08/07/2021 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; davacı ... dava dilekçesinde, çekişmeli taşınmaz hakkında tapu iptali ve tescil talebi ile birlikte çekişmeli taşınmazın zemininde yol olarak kullanılan bölümü ile üzerinde su arkının yer aldığı kısma davalı tarafça yapılan müdahalenin men'i isteğinde bulunmuş, Mahkemece önceki tarihli karar ile tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne, öte yandan davacı yararına teknik bilirkişi raporunda belirlenen güzergahtan geçit hakkı tesisine karar verilmiş olup; davalı yanın temyizi üzerine Dairece tapu iptali ve tescil istemine ilişkin kabul kararının isabetli olduğu, men'i müdahale isteği yönünden ise talepten başkaca bir şeye hükmedilerek geçit hakkı tesis edildiği, bu suretle talebin aşıldığı gerekçesiyle kararın bozulmasına hükmedilmiştir....

    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.03.2007 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı veya tapu iptali ile yol olarak tescilini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; geçit hakkı isteminin kabulüne dair verilen 25.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacılar, 321, 322 ve 334 parsel sayılı taşınmazlarına ulaşmak için kadimden beri kullandıkları yolun, kadastro çalışması sırasında 323 parsel sayılı taşınmaza katıldığını ileri sürerek, davalıya ait tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesini veya davalı taşınmazından geçit hakkı kurulmasını istemişlerdir....

        Zorunlu geçit iki tarafın menfaati gözetilerek belirlenir.” şeklinde hüküm altına alınmıştır. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “ geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “ geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise; dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir....

        Hükmü davalılar ..., ..., ... ve ... ortak vekili temyiz etmiştir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "Mutlak geçit ihtiyacı" veya "Geçit yoksunluğu", ikincisine de "Nispi geçit ihtiyacı" ya da "Geçit yetersizliği" denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2. maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ilk derece mahkemesince dava geçit hakkı tesisi ve kadastrodan önceki nedenlere dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olduğu nitelendirilmiş ise de, dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden dava, kadastrodan önceki hukuki nedenlere dayalı olarak 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, davacı adına tesbit eden taşınmazın yüzölçümünün eksik olduğu ile kadastro esnasında 3402 sayılı Kanunun 16/B maddesi uyarınca yol olarak tescil harici bırakılarak paftasında gösterilmesi gereken taşınmazın, tapu siciline tescil edilmesi nedeniyle tapu sicilinin iptali ve yol olarak paftasında gösterilmesini talep etttiği, davacının talebinin, kadastro sırasında kamunun yararlanmasına bırakılan yol olduğu halde davacılar adına tapu siciline tescil edilen taşınmazın bir kısmının tapusunun...

            Hükmü, davalılar ve davaya dahil edilen orman idaresi temyiz etmiştir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Somut olaya gelince; Davacının maliki olduğu 340 parselin mutlak geçit ihtiyacında olduğu açıktır. İddiaya göre davacı aynı zamanda 333, 335, 336, 3337 ve 3338 parsellerde de müşterek maliktir. Mahkemece anılan parsellerde davacının müşterek payı olduğundan söz edilerek bu parseller üzerinden 340 parsel lehine akdi irtifak kurulmadan geçit tesis edilmiş böylelikle geçitte kesintisiz bağlantı ilkesi ihlal edilmiştir. 340 parsel yararına mahkemenin kabul ettiği şekilde geçit tesisine olanak yoktur. Diğer taraftan, dosyada yer alan bilgilerden 331 parselin halen tapuya tescil edilmediği anlaşılmaktadır....

              Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu" , ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı " ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....

                Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır, Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

                  Taşınmaz mallarda mülkiyet hakkı, kural olarak o taşınmazın tapu siciline tescil edilmesi ile doğar. Tapu siciline kayıtlı olmayan bir taşınmaz üzerinde mülkiyet hakkının varlığından söz edilemez. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

                  UYAP Entegrasyonu