Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.10.2011 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 03.06.2011 günlü satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir....

    dan kendisine intikali lazım gelen tapunun 1950 tarih, 27 cilt ve 46 sahife No'sunda kayıtlı taşınmazı ...'ye 6.000,00TL karşılığı satmayı vaad ve taahhüt etmiştir. Tapulu taşınmazın düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satımı geçerli olup öncelikle davada taraf olan kişi ile tapu kayıt malikinin aynı kişi olup olmadığının tespiti gerekir. Davada taraf olan davalı ..., ... ve ... kızı olduğu halde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tarafı olan ... ... ve ... kızı olup tapu kaydında hissedar olarak ... kızı ... yer almaktadır. Tapu kaydında anne adı belirtilmediğinden sözleşmenin tarafı olan satıcı ile tapu kayıt malikinin aynı kişi olup olmadığı tespit edilemediği gibi davanın tarafı olan ...'ın da sözleşmede ve tapu kaydında hissedar olarak görünen kişi olup olmadığı hususunda çelişki doğmaktadır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, asıl dava yönünden; Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali ve Tescil, karşı dava ve birleşen dava yönünden ise Satış Vaadi Sözleşmesinin İptali istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.10.2009 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili davacılar ile ... isimli şahıs arasında yapılan Gayrimenkul Satış Vaadi sözleşmesi ile ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar-birleştirilen dava davalıları vekili tarafından, davalılar-birleştirilen dava davacıları aleyhine 12.06.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal ve tescil, birleştirilen davada satış vaadi sözleşmesinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair verilen 02.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar-karşı davalılar ... vd. vekili ile davalı-birleştirilen dava davacısı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava satış vaadi sözleşmesinin iptali istemlerine ilişkindir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.05.2012 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali tescil, 2. kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 26.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, Çatalca 1. Noterliğinin 30.01.2001 tarih, 0726 yevmiye no'lu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile, bir kısım davalılar murisi ..., davalılardan ... ve ...'...

            Kaplan arasında noterde re'sen düzenleme şeklinde tanzim olunan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine rağmen, bir kısım davalılar murisi ... ... Kaplan'an dava konusu taşınmazlardaki hisselerini16.06.1999 tarihinde tapuda dava dışı ...'ye sattığı, onun da 29.09.2003 tarihinde tapuda son malik davalı ...'e satış vaadi sözleşmesi bilindiği halde temlik ettiği, bu nedenle tapudaki iktisapların kötü niyetli olduğu iddiasına dayalı, tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istem ölü ... ... . mirasçılarından tazminata ilişkindir. Mahkemece, davacıların tapu iptali ve tescil istemi kabul edilmiş, hükmü davalı ... vekili temyiz etmiştir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. Maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile, Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89....

              Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, 07.06.2001 ve 10.10.2005 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılardan ..., taşınmaza murisi ...’nun hükmen malik olduğunu, davada dayanılan sözleşmelerin muvazaalı şekilde düzenlendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar savunmada bulunmamışlardır. Birleştirilen davada davalı-davacı ..., gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin muvazaalı yapıldığını belirterek 07.06.2001 ve 10.10.2005 günlü sözleşmelerin iptalini istemiştir. Mahkemece, asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulü ile dava konusu sözleşmelerin iptaline karar verilmiştir....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tapu İptal ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekilinin, müvekkili ile davalı arasında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereği dava konusu taşınmazların hisseleri ile ilgili davalı adına bulunan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescil edilmesini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalı tarafından istinafa taşındığı görülmüştür....

                UYAP Entegrasyonu