Belediye Encümeni'nin 27.11.1995 tarihli ve 402 sayılı ve de 06.03.1997 tarihli ve 100 sayılı kararlarının idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek tapu iptali ve tescil ile kadastral parselin ihyasını istemiştir. Mahkemece, ... (... Belediyesi)'nin 1995 ve 1997 tarihli encümen kararlarında iki defa imar uygulaması yapıldığı, 1995 tarihli ilk imar uygulamasının iptal edilmesine karşılık 1997 yılında yapılan imar uygulamasının iptal edilmediği ve halen geçerliliğini koruduğu, 1452 nolu kadastro parselinin ihyasına karar verilmesi halinde bu kararın tapuda infazının mümkün olmadığı, gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptalinden kaynaklanan kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Çekişme konusu 1452 sayılı kadastral parsel ......
Belediye adına oluşan sicil kaydının TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil niteliğinde olduğu ve iptali gerektiği; esasen Hazinenin de bu hususu ve aynı zamanda imar işlemlerinin de iptallerini ileri sürerek eldeki davayı açtığı ve yerel mahkemece, sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanıksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle davalı ......
Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar uygulamasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK’nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; açılacak kadastral parselin ihyası davası sonucunda, dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği kuşkusuzdur. İmar uygulamasıyla tesis edilen kanuni ipoteğin dayanağı da idari işlem olup, bu idari işlemin iptaliyle ipotek tesisinin de illetten mücerret, yani "yolsuz" hale geleceği ve iptal edilmesi gerektiği açıktır....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.12.2010 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalılar ..., ..., ... ve ... mirasçıları vekilleri tarafından ayrı ayrı istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.10.2010 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı Hazine vekili, 1334 (2019) parsel sayılı taşınmazın, 3.268,10 m²'lik kısmının devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve Hazine adına ihdası gereken yerlerden olduğu halde ......
Hükmü, davalılar ...vekili ve Yusuf Kal Ora vekili ve davalı ... vekili temyiz etmiştir. Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.09.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen 08.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı; kayden maliki olduğu 9281 ada 42 parsel sayılı taşınmazında davalı Belediyece 23.01.2004 tarih ve 2004/120 sayılı Encümen kararıyla yapılan imar uygulaması sonucunda 4558 ada 1 sayılı imar parselinde paydaş kılındığını, ancak bu uygulamanın idari yargı yerinde iptal edildiğini, daha sonradan gerçekleştirilen ikinci ve üçüncü imar uygulamalarının da iptal edildiklerini, böylece imar parselinin sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğünü ileri sürerek, tapu iptali kadastral mülkiyet durumunun ihyası ve tescil istemiyle dava açmıştır....
Böyle bir durumda da dayanıksız kalan kaydın iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Somut olayda; dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptali nedeniyle imar parsellerinin yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle tapu iptali ve tescil kararı verilmesinde bir isabetsizlik yok ise de, mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma gereklerinin tamamen yerine getirildiğinden söz edilemez. Zira, dava konusu 7527 ada 3 ve 4 sayılı imar parsellerinin tapu kayıtlarının iptali ile 433 sayılı kadastral parselin ihyası ve davacı adına tesciline hükmedilmesi gerekirken, sicil kayıtları yolsuz tescil durumunda bulunan imar parselleri üzerinden tescile karar verilmesi doğru görülmemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/03/2019 NUMARASI : 2015/889 2019/357 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (İmar İhyaya Dayalı) KARAR : Niğde 1....