Mahkemece, kararın aynı hukuki nedenlere ve vakıalara dayalı olduğu, taraflarının ve konusunun aynı olduğu, dolayısıyla kesin hüküm oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de bu tür davalarda tapu iptali ve tescil talebi yönünden yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı olarak açılan tescil isteğinin kabulü için yüklenicinin veya onun halefi olan davacının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre binayı sözleşmeye, amacına, fen ve sanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmesi halinde şahsi hak kazanılmış olacağından önceki kararın kesin hüküm teşkil ettiğinden söz edilemez. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi nedeniyle yüklenicinin temlikine dayalı olarak açılan davalarda yapılan inşaatlar devamlılık gösterdiğinden ve her an inşaatın fiziki oranında değişiklik olabileceğinden bu konuda açılmış iki ayrı davada önceki dava sonraki dava için kesin hüküm oluşturmaz....
Hukuk Dairesince bozulması üzerine bozma ilamına uyularak yapılan araştırma ve yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile davalılar adına kayıtlı olan arsa paylarına ilişkin tapu kayıtlarının ayrı ayrı iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Kararı bir kısım davalılar ayrı ayrı temyiz etmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklan tapu iptali ve tescil ile bedelin tazmini istemine ilişkindir. Kat Mülkiyeti Kanununun 1.maddesinde; “Tamamlanmış bir yapının kat, daire, iş bürosu, dükkan, mağaza, mahzen, depo gibi bölümlerinden ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya elverişli olanları üzerinde, o gayrimenkulün maliki veya ortak malikleri tarafından bağımsız mülkiyet hakları kurulabileceği, yapılmakta veya ileride yapılacak olan bir yapının, bölümleri üzerinde, yapı tamamlandıktan sonra geçilecek kat mülkiyetine esas olmak üzere, arsa maliki veya arsanın ortak malikleri tarafından, irtifak hakları kurulabileceği hükmü yer almıştır....
TBK'nun 183 ve devamı (BK’nun 162 vd) maddeleri uyarınca, bu kişisel hakkını arsa sahibinin rıza ve onayını almaya gerek olmaksızın yazılı olmak koşuluyla üçüncü kişilere de devir ve temlik edebilir. Hemen belirtmek gerekir ki üzerine bina yapılacak taşınmazın paylı mülkiyete konu olması halinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu(TMK)’nun 692. maddesi uyarınca sözleşmeye tüm maliklerin katılması gerekir. Aksi halde sözleşmenin ifa kabiliyeti bulunmadığından geçersiz sözleşme nedeniyle taraflar birbirlerine verdiklerini, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak geri isteme hakkına sahiptirler. Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin konusu, arsa sahibinin maliki olduğu arsa üzerine yapılacak bina inşaatıdır. İnşaat, maddi nitelikteki eseri ifade eder. Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde ilk unsur, "yüklenicinin bir inşaat (bina) meydana getirme borcu altına girmesidir"....
Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik etmesi halinde üçüncü kişinin ifa talep edip edemeyeceğinin saptanmasında öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Davaya konu olayın, temlik işleminin hukuki niteliği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde yüklenicinin borçlarının neler olduğu ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Alacağın temliki ve borcun nakli Borçlar Kanunu'nun 162 ila 181. maddelerinde düzenlenmiştir. Temlik, alacağın ona bağlı bütün (yan ve öncelik) hakları ile birlikte devralana geçmesini sağlar ve bu işlem yapılırken borçlunun rızası alınması gerekmez. Temlik, hatta borçlunun muhalefetine rağmen geçerli olarak doğar ve hükümlerini hasıl eder....
Yukarıda belirtilen ilkeler ve yapılan açıklamaların ışığında somut olaya gelince; Dava, yükleniciden alınan temlike dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekirken mahkemece, tapulu taşınmazın haricen satın alınmasına dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak nitelendirilmek suretiyle ve haricen satın almanın geçersiz olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir. Bu durumda mahkemece, Dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda gerekli araştırma ve incelemeler yapılarak; dava konusu taşınmazın tapu kaydı getirtilerek ve çekişmeli taşınmazın yapı malikine de husumet yöneltilmek suretiyle taraf teşkili tam olarak sağlandıktan sonra işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Hükmü, davalı ... vekili ve davalı-birleşen dosya davacısı ... vekili temyiz etmiştir. A-Davalı-birleşen dosya davalısı ...’nin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümün temlik alınması nedeniyle kişisel hakka dayalı tapu iptali tescil, ikinci kademedeki istem ise tazminat istemine ilişkindir. 1-Davalı yüklenici ile davalı arsa maliklerinin murisi arasında Adana 2. Noterliği’nce 19.03.1986 tarihinde düzenlenen arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi, Yargıtay denetiminden geçerek 12.08.2003 tarihinde kesinleşen Adana 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1999/390 Esas 2002/479 Karar sayılı dosyası ile ileriye etkili olarak feshedilmiştir. Feshedilen bu sözleşme uyarınca da davalı yükleniciye 8, 12, 18 ve 20 numaralı bağımsız bölümler bırakılmıştır....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Heyetçe incelenmesine gerek görülen; dava konusu bağımsız bölümün bulunduğu 78 ada 5 parsel numaralı parsele ait tapu kaydının tüm tedavül (geldi-gitti kayıtları) kayıtları ile birlikte merciinden getirtilerek ve dosya içerisindeki arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi 270 ada 3 parsele ilişkin bulunduğundan varsa taraflardan 78 ada 5 parsele ilişkin "arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin" celbi ile evrak arasına konulduktan sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın YEREL MAHKEMESİNE GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.11.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Sayılı ilamı ile kısmen bozulduğu ve davanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda açıklandığı üzere arsa sahipleri ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ifa ile sonuçlandığının, dolayısı ile davacının da ifa hükümlerinden yararlanabileceğinin kabulü için mahkemenin hüküm altına aldığı tutarın arsa sahibi olan davalılara ödenmiş olması gerekir. Aksi taktirde arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin ifa ile sonuçlandığı kabul edilemeyeceğinden ne yüklenici ne de onun temlik işleminde bulunduğu üçüncü kişi olan davacı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin mülkiyet devrine ilişkin hükmünden yararlanamaz. Mahkemece yapılması gereken iş, davalı arsa malikleri tarafından yüklenici aleyhine ... 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalılar ... ve ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R - Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölümü temlik alan davacının açtığı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat taleplerine ilişkindir. Davacı vekili, davalılar arasında akdedilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, davalı yüklenici ...'...
Noterliği'nin 19.07.2012 gün 3844 yevmiye nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile, yüklenici arsa sahibine ait .... ili ... ilçesi ... mahallesi 13 ada 638 parsel sayılı arsa üzerinde bağımsız bölüm karşılığı inşaat yapımını üstlenmiştir. Söz konusu sözleşme noterde biçimine uygun olarak düzenleme şeklinde yapılıp arsa sahibi ve yüklenici tarafından imzalandığından geçerlidir. Sözleşmede, inşaata başlama tarihi, inşaat süresi ve teslim tarihi ile ilgili bir düzenleme bulunmadığı gibi, yükleniciye verilecek bağımsız bölümler yönünden aşamalı devir de öngörülmemiştir. Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri tapuda pay devrini de içerdiğinden tek taraflı irade beyanı ile karşı tarafın kabulü olmaksızın, başka bir ifade ile tarafların karşılıklı olarak mutabakatı olmaksızın feshi mümkün değildir. Bu halde fesih ve dönme ancak mahkeme kararı ile yapılabilecek ve hukuki sonuçlarını doğuracaktır....