"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.10.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacının davalı arsa maliki ... mirasçıları aleyhine açtığı davanın husumet nedeniyle reddine, davalı ... aleyhine açtığı davanın haklılığının kanıtlanmamış olması nedeniyle reddine dair verilen 16.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile arsa sahipleri vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 14.09.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı yüklenici, davaya cevap vermemiştir....
- KARAR - Asıl ve birleşen 2008/303 Esas ve 2008/385 Esas sayılı dosyalar İİK'nun 94/.... maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Birleşen 2009/80 Esas sayılı dosya ise arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil ve mümkün olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl dava ile birleşen 2008/303 Esas ve 2009/80 Esas sayılı dosyalar bakımından tapu iptal talebinin reddine ancak davanın tasfiye alacağına dönüştüğü gerekçesiyle dönüşen şekliyle davanın kısmen kabulüne, birleşen 2008/385 Esas sayılı dosya bakımından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Karar, davacı ... vekili, davalı arsa malikleri vekili ve davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. ......
Ancak, kanunun sistematiği nazara alındığında kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/1-k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı yüklenicilerin süresinde sözleşmeye göre inşaatı bitirip iskâna hazır vaziyette teslim etmediği, inşaat yapımında sözleşmeye ve projeye aykırılıklar bulunduğu, bu hali ile iskân alınmasının mümkün bulunmadığı, taşınmazların dava dışı şahısların da kullanımında oldukları, projeye aykırılıkların giderilmesi ve iskâna salih hale getirilmesi için tahliyelerin zorunlu olduğu, mahkemece tahliyelerin sağlanmasının da mümkün olmadığı, davacıların, edimlerini yerine getirmediklerinden, tapu iptal ve tescil talebinde bulunamayacakları gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. .../... S.2. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, taraflar murisleri arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Kararı, asıl davada davacı kooperatif vekili, asıl davada davalı-karşı davada davacı arsa sahipleri vekili, asıl davada asli müdahiller-birleşen davada davacılar vekili ve birleşen davada davalı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı vekili temyiz etmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada asli müdahiller-birleşen davada bir kısım davacılar vekili ile birleşen davada davalı TOKİ vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Asıl davada davacı kooperatif vekilinin, tapu iptal ve tescil isteminin reddine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacı kooperatif ile davalı arsa sahipleri arasında 23.08.1989 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiştir....
Asıl ve birleşen davalar, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan dükkanların temlik alındığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Birleşen davada, ayrıca tapu iptal ve tescil istemi kabul edilmediği takdirde tazminat isteminde bulunulmuştur. Davalı yükleniciler ... ve ... ile arsa sahipleri arasında düzenlenen 04.06.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, tevhid ve ifraz işlemleri sonucunda oluşan 479 ada ... no'lu parsel üzerinden yapılacak bina ve dükkanların yüklenicilere ait olacağı kararlaştırılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, 20830 ada 1 parseldeki dört adet dairenin tapularının davacıya değil de tarihsiz daire satış sözleşmesine dayalı olarak davacının oğlu ... ’ye devredildiği, sözleşmede, dava konusu taşınmaz karşılığında bu devirlerin yapıldığına dair bir kayıt yer almadığı, davalı tapu maliki ... ile dava dışı kişiler ve diğer davalılar arasında herhangi bir ilişki tespit edilemediği, davacının, iddia ettiği sözlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde dayalı olarak taşınmazı davalı ...’e devrettiğine dair bir delil sunmadığı, bu nedenle tapu iptal ve tescil isteminin yerinde olmadığı, aynı şekilde taşınmazın, diğer davalılar ile yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında devredildiği de ispat edilemediğinden davacının terditli tazminat isteminin de yerinde görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Ancak, Kanunun sistematiği nazara alındığında Kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/1-k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşme gereği davacıya teslim edilmesi gereken 120 m²'lik dairenin teslim edilmediği, imar uygulaması sonucu oluşan 4043 ada ... parselde kayıtlı arsa vasıflı taşınmazda davacının 58,86 m²'lik, 4039 ada ... parselde kayıtlı taşınmazda ise ....69 m²'lik hissesinin bulunduğu, henüz tapu devrinin yapılmadığı ve davacının eski taşınmazı üzerindeki yapıda ikamet ettiği, davalı kooperatifin yaptırdığı binanın İmar Kanunu'na göre ruhsatsız ve kaçak yapı hükmünde olduğu, kat irtifakının kurulmamış olduğu, davacının kendi edimini yerine getirmemiş olması nedeniyle davalıdan edimin yerine getirilmesini isteyemeyeceğinden davacı lehine tapu iptali tescil ve alacak şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. ...-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat istemine ilişkindir....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, gayrımenkul satış vaadi sözleşmesinin noter önünde re'sen düzenlenmesi gerektiği, resmi şekil şartının sözleşmenin geçerlilik koşulu olduğu, davacı ile davalı ... arasında adi yazılı şekilde sözleşme yapıldığı, resmi şekilde yapılmayan sözleşmenin davalıyı tapunun devri konusunda yükümlülük altına soktuğunun kabul edilemeyeceği, bu nedenle ... bakımından davanın reddinin gerektiği, davalı ... yönünden tapu iptali tescil bakımından hüküm ifade etmeyen sözleşmeden dolayı bu kişinin halefi konumundaki diğer davalılardan da aynı şekilde talepte bulunma olanağı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....