Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

maddesinde tapu sicilindeki kayda iyiniyetle güvenerek ayni hak elde edenin iktisabının geçerli olacağının düzenlendiği, davaya dahil edilen bankanın davalı ... ... tapu kaydında malik olmasına güvenerek kredi verdiği ve bunun karşılığında ise tapu kaydına ipotek koyduğu, paranın ödenmemesi üzerine yapılan icra takibi sonucu ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile alacağına karşılık olarak dava konusu taşınmazı satın aldığı, tapu kaydında iktisabında iyi niyetli olduğu gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı arsa sahipleri vekili temyiz etmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı arsa sahipleri ile davalı yüklenici ... ... arasında 05.07.2007 tarihli noterden düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olup, bu sözleşme gereğince davacılara ait ... ili .....

    Sözleşmenin davalı yüklenici ile diğer davalılar ve karşı davacı arasındaki arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesine dayandırıldığı, davalı yüklenicinin 26.11.1999 günlü sözleşmeyle davacı ve karşı davalıya arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan şahsi hakkını temlik ettiği kuşkusuzdur. Dosyada yer alan diğer bilgi ve belgelerden, üzerine inşaat yapılacak 519 ada 19 sayılı parselde davalılardan ... Yitken’in de paylı malik olduğu ancak yükleniciyle yapılan arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesine katılmadığı, bu hususun 21.05.1998 günlü sözleşme metnine de yazıldığı görülmektedir. Türk Medeni Kanununun 688. Maddesinde paylı mülkiyet “birden çok kimsenin maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla malik olmaları” şeklinde ifade edilmiştir. Bu tanıma göre paylı mülkiyetin söz konusu olabilmesi için birden fazla kişinin bir mala paylı malik bulunması ve bu malın malikleri arasında maddi olarak paylaşılmış olunmaması gerekir....

      - KARAR - Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ile davalı yüklenici ... arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, arsa sahibine ait dairelerin sözleşmede belirlenen sürede teslim edilmediğini, yüklenicinin, kaçak ve ruhsatsız inşaat yaptığından sözleşmenin ifasının mümkün olmadığını, arsa payının müvekkillerince yükleniciye devredildiğini, diğer davalıların da yükleniciden arsa payı satın aldıklarını ileri sürerek, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine, yüklenici ve diğer davalıların tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında müvekkilleri adına tesciline, kaçak yapının kal'ine, davalıların taşınmaza vak'i müdahalelerinin men'ine ve taşınmazdan tahliyelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Bir iş görerek eseri meydana getirmek ve meydana getirilen eseri iş sahibine teslim etmek (arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, binayı sözleşmeye, amacına ve fen ve sanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmek) yüklenicinin ana borcudur. Kural olarak da aslolan sözleşmenin kararlaştırıldığı şekilde eksiksiz ifasıdır. Aksi halde, sözleşmeden beklenen yararlar dengesi bir taraf aleyhine bozulur. Böyle bir durumda da bir taraf edimini yerine getirmiş kabul edilemez. Yukarıda belirtilen ilkeler ve yapılan açıklamaların ışığında somut olayın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesine gelince; davalı yüklenici ile davalı arsa maliki arasında 29.06.2005 tarihinde ... Noterliği’nde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiştir....

          Gerçekten, dosyada yer alan bilgi ve belgelerden; davalı yüklenici ile davada taraf durumunu almayan arsa malikleri arasında 29.07.2003 tarihli bir arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşme uyarınca yükleniciye 70/100 arsa payının tapuda devredildiği, 20.01.2004 tarihli temlik sözleşmesiyle de yüklenicinin yapıdaki 3. normal kat 11 numaralı bağımsız bölüm mülkiyetini davacıya devir taahhüdünde bulunduğu görülmektedir. Yüklenici arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesiyle şahsi hak kazanır. Şahsi hakkını, doğrudan arsa sahiplerine karşı ileri sürebileceği gibi Borçlar Kanununun 162. vd maddelerinden yararlanarak alacağın temliki yoluyla üçüncü kişilere de devredebilir. Davadaki davacının dayandığı 20.01.2004 tarihli sözleşme yüklenicinin yaptığı bir temlik sözleşmesidir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 03.02.2012 gün ve 2011/15328 - 2012/1347 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalılar arasında düzenlenen 19.01.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca 2729 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılan binada davalılardan yüklenici ...'a bırakılan 2 numaralı bağımsız bölümün 23.10.2006 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, bedelinin ödediğini ve taşınmazın da kendisine teslim edildiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur....

              Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, gecikme tazminatı ve bir kısım masrafların tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında adi yazılı olarak düzenlenen 05.10.2010 tarihli “Teknik ve İdari Şartname” başlıklı sözleşme ile, arsa sahibine ait taşınmaz üzerinde 2 dükkan ve 6 daire yapılarak arsa sahibine verilmesi, bakiye 4 dairenin ise yüklenici veya göstereceği üçüncü kişilere devir ve temlik edilmesi, yüklenici tarafından 24 ay içinde taşınmazın inşaat yapılabilir hale getirilerek ruhsat ve kat irtifakı işlemleri yapılarak inşaata başlanması, inşaatın 24 ay içerisinde iskana hazır durumda bitirilerek arsa sahibinin bağımsız bölümlerinin anahtar teslimi olarak teslim edilmesi kararlaştırılmıştır. Sözleşmede ayrıca, süre sonunda inşaatın teslim edilememesi halinde arsa sahibinin her bir daire ve dükkanı için ayrı ayrı 500,00 TL kira tazminatı ödenmesi kararlaştırılmıştır....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/467 Esas KARAR NO : 2022/591 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 18/07/2022 KARAR TARİHİ : 19/07/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalılardan ... İnşaat Emlak Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi müteahhit diğer davalılar ise 3 ve 4 nolu bağımsız bölümde hisseleri görünen arsa sahibi olduklarını, müvekkilinin ... İnşaat Emlak Gıda Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi'nden olan alacağı için aleyhine başlatılan Antalya Genel İcra Dairesi ... Esas sayılı dosyasının derdest olduğunu, davalı müteahhitin toprak sahibi diğer davalılar ile Antalya ......

                  Mahkemece, kararın aynı hukuki nedenlere ve vakıalara dayalı olduğu, taraflarının ve konusunun aynı olduğu, dolayısıyla kesin hüküm oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de bu tür davalarda tapu iptali ve tescil talebi yönünden yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı olarak açılan tescil isteğinin kabulü için yüklenicinin veya onun halefi olan davacının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre binayı sözleşmeye, amacına, fen vesanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmesi halinde şahsi hak kazanılmış olacağından önceki kararın kesin hüküm teşkil ettiğinden söz edilemez. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi nedeniyle yüklenicinin temlikine dayalı olarak açılan davalarda yapılan inşaatlar devamlılık gösterdiğinden ve her an inşaatın fiziki oranında değişiklik olabileceğinden bu konuda açılmış iki ayrı davada önceki dava sonraki dava için kesin hüküm oluşturmaz....

                    K A R A R Dava, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan ve sözleşmenin tarafları arasında görülen tapu iptali tescil ve alacağın tahsili istemlerine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 12.02.2016 tarihli ve .... sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay (23) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu