Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- KARAR - Asıl Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacıya verilmesi gereken bağımsız bölümlerin teslimi, parsellerin tevhidi nedeniyle inşaat alanında meydana gelen büyümeden kaynaklanan alacak ve gecikme tazminatı, birleşen davalar menfi tespit, tapu iptal ve tescil ile cezai şart istemlerine ilişkin olup , davalılar vekili davanın reddini savunmuş, mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine, birleşen davalarda menfi tespit davasının kabulüne , tapu iptal ve tescil talebinin kabulü ile cezai şart isteminin reddine karar verilmiştir. Karar, asıl davada davacı birleşen davalarda davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. ...- Birleşen ... .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/100 esas esas sayılı dava dosyasında, davacı yüklenici, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptal tescil isteminde bulunmuştur. Taraflar arasında ... 39....

    Noterliği'nin 01.10.2009 tarih ve 7050 yevmiye nolu düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince ..... köyü 300 ve 301 parseller ile ...köyü 604 parsel üzerinde inşaat yapımının kararlaştırıldığını, parsellerin tevhit ve ifraz geçirdiğini, inşaatın halen teslim edilmediğini, davacının ekonomik zorluğa düştüğünü, davalının tevhit ve ifraz sonucu oluşan ...köyü 4643 parseli adına satış yoluyla tescil ettirdiğini ve taşınmaz üzerinde 38 adet haciz ve 1 adet ipotek bulunduğunu ileri sürerek, sözleşmenin geriye etkili olarak feshine, yüklenici tarafından adına tescil ettirilen ...Köyü 4643 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile hisseleri oranında davacılar adına tapuda tesciline, aksi takdirde sözleşme şartlarına aykırılık nedeniyle uğranılan 10.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 09.07.2015 gün ve 2014/4853 Esas, 2015/5357 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalılar .... A.Ş. ve .... A.Ş. vekilleri tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü. - KARAR - Davacı vekili, davalı arsa sahibi ile davacı arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davacının edimlerini yerine getirdiğini, ancak sözleşme gereğince davacıya ait olması gereken bağımsız bölümlere, davalı arsa sahibinin borçları nedeniyle diğer davalıların ihtiyati haciz koydurduğunu ileri sürerek, dava konusu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescilini, hacizlerin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

        - K A R A R - Davacı vekili, davalı arsa sahibi ile davacı arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını,davacının edimlerini yerine getirdiğini, ancak sözleşme gereğince davacıya ait olması gereken bağımsız bölümlere, davalı arsa sahibinin borçları nedeniyle diğer davalıların ihtiyati haciz koydurduğunu ileri sürerek, dava konusu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescilini , hacizlerin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı bankaların vekilleri,sözleşmenin tapuya şerh edilmediğini, tapu kaydının arsa sahibi üzerinde olduğunu, davalıların iyiniyetli olup, tapuya güven ilkesinden yararlandıklarını savunarak, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davalılardan .....'nin sözleşmeden haberi olduğu, iyiniyetli olduğundan sözedilemeyeceği,diğer davalı .....AŞ....

          Bunun için de davaya konu temlik işleminin geçerli olup olmadığı, arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenicinin borçlarının neler olduğunun sözleşme hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. (Bknz. Yargıtay 14....

          Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Yasada tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir. Bu durumda, eldeki davada uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanuna göre Tüketici Mahkemelerinde değil genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, kararın bozulması gerekmiştir....

            Sayılı ilamı ile kısmen bozulduğu ve davanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda açıklandığı üzere arsa sahipleri ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ifa ile sonuçlandığının, dolayısı ile davacının da ifa hükümlerinden yararlanabileceğinin kabulü için mahkemenin hüküm altına aldığı tutarın arsa sahibi olan davalılara ödenmiş olması gerekir. Aksi taktirde arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin ifa ile sonuçlandığı kabul edilemeyeceğinden ne yüklenici ne de onun temlik işleminde bulunduğu üçüncü kişi olan davacı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin mülkiyet devrine ilişkin hükmünden yararlanamaz. Mahkemece yapılması gereken iş, davalı arsa malikleri tarafından yüklenici aleyhine ... 3....

              Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı açıktır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Yasada tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak, araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....

                Mahkemece, kayıt malikleri olan davalılar yönünden davanın kabulü ile dava konusu 30 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının iptaliyle davacı adına tesciline; kayıt maliki olmayan davalı yüklenici şirket ve diğer arsa maliki davalı ... yönünden ise davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı arsa sahipleri vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir. Davadaki istemin dayanağı, davalı yüklenici ile davalı arsa sahipleri arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve yüklenicinin davacıya şahsi hakkını devretmesine ilişkin “alacağın temliki” (alacağın devri) sözleşmesidir. Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yükleniciden, sözleşmede ona bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü temlik alan üçüncü kişinin (davacının) arsa sahibini (borçluyu) ifaya zorlayabilmesi için bazı koşulların varlığı gerekir....

                  Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik etmesi halinde üçüncü kişinin ifa talep edip edemeyeceğinin saptanmasında öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Davaya konu olayın, temlik işleminin hukuki niteliği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde yüklenicinin borçlarının neler olduğu ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Alacağın temliki ve borcun nakli Borçlar Kanununun 162 ila 181. maddelerinde düzenlenmiştir. Temlik, alacağın ona bağlı bütün (yan ve öncelik) hakları ile birlikte devralana geçmesini sağlar ve bu işlem yapılırken borçlunun rızası alınması gerekmez. Temlik, hatta borçlunun muhalefetine rağmen geçerli olarak doğar ve hükümlerin hasıl eder....

                    UYAP Entegrasyonu