Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescile ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali tescil ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı kooperatif vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, aidatlarını düzenli olarak ödediğini, kendisine isabet eden taşınmazın davalı ...'ye satıldığını, kooperatif üyeliğinin devam ettiğini, ihtarlardan bir sonuç alamadığını ileri sürerek, 1036 parsel 3 numaralı bağımsız bölümün davalı ... adına olan kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline, tapu iptali ve tescili isteği kabul edilmediği takdirde kooperatife yapılan ödemelerin yasal faizi ile kooperatiften tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, fen bilirkişi krokisinde A ile gösterilen kısım hakkındaki talebin reddine, B ile gösterilen kısmın tapu kaydının iptali ile kıyı olarak kamuya terkinine, C harfi ile gösterilen kısmın ise tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline ve D harfi ile gösterilen kısmın da tapu kaydının iptali ile göl yatağı olarak tescil harici bırakılmasına karar verilmiştir. Hükmü davacı Hazine vekili temyize getirmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Türk Medeni Kanununun 715.maddesi gereğince sahipsiz yerler ile yararı kamuya ait mallar Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kadastro Kanununun 16/C maddesi uyarınca da göller, tescil ve sınırlandırmaya tabi değillerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... (... oğlu) ile ... (...oğlu) aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Menderes Asliye Hukuk Hâkimliğinden verilen 19.06.2008 gün ve 227/550 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava konusu 101 ada 620 numaralı parselin müvekkili Hüseyin oğlu ... adına tespit görüp tapuya tescil edilmesi gerekirken, isim benzerliği sebebiyle Aziz oğlu ... adına tespit görüp tapuya tescil edildiğini açıklayarak davalı adına olan tapunun iptaliyle müvekkili adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiş, davalı da ilk duruşma günü davayı kabul etmiştir. Ancak mahkemece talep tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili yönünde olmasına rağmen hüküm tapu kaydının düzeltilmesi şeklinde verilmiştir....
Dava, kesinleşen orman sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1947 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 22.07.1987 tarihinde ilân edilerek kesinleşen evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ile sınırlaması yapılmış ormanlarda 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması, 1968 yılında yapılan genel arazi kadastro çalışması bulunmaktadır. 1) Davacının tapu iptali ve tescil davasına yönelik temyiz itirazları bakımından; İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın krokide (B) harfi ile gösterilen kısmının orman tahdit hattı dışında kaldığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, tapu iptali ve tescil...
23/56 hissesinin tapu kaydının iptali ile davalı adına kayıtlı bu hissenin 15/112 hissesinin davacı T1 adına tapuya kayıt ve tesciline, arta kalan 31/112 pay hissenin davalı T3 adına tapuya kayıt ve tesciline, -Ordu ili, İkizce ilçesi, Beylerce mahallesi 1282 ada 46 parsel sayılı taşınmazın, davalı T3 adına kayıtlı 23/56 hissesinin tapu kaydının iptali ile davalı adına kayıtlı bu hissenin 15/112 hissesinin davacı T1 adına tapuya kayıt ve tesciline, arta kalan 31/112 pay hissenin davalı T3 adına tapuya kayıt ve tesciline, -Ordu ili, İkizce ilçesi, Beylerce mahallesi 1282 ada 56 parsel sayılı taşınmazın, davalı T3 adına kayıtlı 1933/3840 hissesinin tapu kaydının iptali ile davalı adına kayıtlı bu hissenin 587/2560 hissesinin davacı T1 adına tapuya kayıt ve tesciline, arta kalan 2105/7680 pay hissenin davalı T3 adına tapuya kayıt ve tesciline, -Ordu ili, İkizce ilçesi, Beylerce mahallesi 1291 ada 39 parsel sayılı taşınmazın, davalı T3 adına kayıtlı 3/8 hissesinin tapu kaydının iptali ile...
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir. 1) Davalının, tapu iptali ve tescil davası yönünden temyiz itirazları bakımından; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın kısmen orman tahdit hattı içinde kaldığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından tapu iptali ve tescil davası yönünden hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir. 2) Davalının, elatmanın önlenmesi davası yönünden temyiz itirazları bakımından; dava konusu taşınmazın, davalı tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalı tarafından çekişmeli taşınmaza haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddine...
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kaydının iptali ve tesciline ilişkindir. 1) Davalının, tapu iptali ve tescil davası yönünden temyiz itirazları bakımından; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın kısmen orman tahdit hattı içinde kaldığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından tapu iptali ve tescil davası yönünden hükmün ONANMASINA karar vermek gerekmiştir. 2) Davalının, elatmanın önlenmesi davası yönünden temyiz itirazları bakımından; dava konusu taşınmazın, davalı tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalı tarafından çekişmeli taşınmaza haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddine...
Şöyle ki; davacılar vekili tarafından, HMK'nin 389. maddesine göre terditli olarak tapu iptali ve tescil, olmaz ise alacak talebinde bulunulmuş olup; mahkemece, gerekçe kısmında resmi şekle uyulmaması nedeniyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar vermek gerekmiştir denilmiş ise de, hüküm kısmında tapu iptali ve tescil talebine yönelik olarak olumlu olumsuz bir hüküm kurulmaksızın, doğrudan alacak taleplerinin kısmen kabulü ve kısmen reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas, 992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, tefhim edilen kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olmasının gerektiği öngörüldüğünden başka hiçbir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın kararın salt bu sebeple bozulmasına karar verilmiştir....
ın yapmış olduğu satış ve buna ilişkin oluşturulan tapu kaydının geçersiz olduğu, taşınmazın eski hale getirilmesi gerektiği gerekçesi ile ıslah edilen asıl dava ve birleşen davaların kısmen kabulü ile, ıslah edilen asıl davadaki eski hale getirme, tapu iptali ve muris baba adına tescil talebinin kabulüne, birleşen davadaki asıl talep olan davacılar adına olan tescil talebinin reddine, birleşen davadaki şufa hakkına dayalı tescil talebinin de, satışın başlangıçtan beri hükümsüz olması nedeni ile reddine, birleşen dosyadaki satış ve dava konusu olan .../... hissenin tek başına davalı ... adına tescil talebinin iştirakin halen çözülememesi, anneden gelen payın da iştirak halinde olması gerekçesiyle reddine, aynı dosyadaki davalı ... hakkındaki alacak talebinin kısmen kabulü ile, davacıların, dava konusu bağımsız bölüm için, murisin ölümünden sonra kooperatife yapmış oldukları ödemelerden, davalı kardeş, ...’un hissesine düşen kısım olan ....612,00 TL alacağın davalı ...’dan alınarak,...