WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davada ayrıca aile konutu şerhi konulması isteğinde bulunulmuş ve bu talep bakımından görevli Mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu gözetilerek bu talebin Aile Mahkemesi sıfatı ile görülmüş olması yerindedir. Ancak temyize konu edilen bölüme ilişkin dava, Borçlar Kanunu'nun 18.maddesi uyarınca açılmış şahsi hakka dayalı muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, aslolan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. Davacı, şahsi hakkına dayanarak ileride açabileceği mal rejiminin tasfiyesi ile hak edebileceği alacağının tahsilini sağlamak amacıyla eldeki davayı açmış, tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davacının böyle bir davayı açmasında hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından, tamamına yönelik olarak; diğer davalı ... tarafından ise vekalet ücreti, yargılama gideri ve harç yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 15.09.2020 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.12.2015 tarih ve 2015/347 Esas, 2015/102 Karar sayılı kararı ile işbu davanın aile hukukundan kaynaklandığını ve yargılama yapmakla görevli ve yetkili mahkememin aile mahkemesi olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş olup Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 20.04.2016 tarih ve 2016/1931 Esas, 2016/4810 Karar sayılı kararı ile dava konusu uyuşmazlığı 4721 sayılı Kanunu'nun 194 üncü maddesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil ile aile konutu şerhi konulması istemine ilişkin olduğu, taleple ilgili yargılama yapmakla görevli ve yetkili mahkemenin aile mahkemesi olduğu belirtilerek; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 21 inci ve 22 inci maddeleri hükmü uyarınca Sakarya 1. Aile Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. 2.İlk Derece Mahkemesinin 16.01.2018 tarih ve 2016/388 Esas, 2018/21 Karar sayılı kararı ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davalılardan ...'...

        Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı tarafın dava dilekçesi içerikleri dikkate alındığında hem aile konutu hukuksal nedenine dayalı (TMK,194), hem de muvazaa hukuksal nedenine dayalı (TBK,19) tapu iptal ve tescil talebinde bulunduğu, taşınmazın aynından kaynaklı dava açtığı anlaşılmaktadır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi, Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından, üçüncü kısım hariç olmak üzere, (TMK md. 118- 395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağlamıştır. TMK'nın 194.maddesine dayalı tapu iptal ve tescil davasında Aile Mahkemeleri görevlidir. TBK'nın 19.maddesine dayanılarak muvazaa sebebiyle açıldığına göre, muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescile yönelik istek bakımından uyuşmazlığın çözüm yeri genel muvazaa kapsamında HMK'nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleridir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutunun Tespiti - Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava 21380 parselde kayıtlı taşınmazın aile konutu olduğu ve davalı eş ... Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereği davacı eşin rızası olmadan, diğer davalı ...'e yaptığı satışın iptali ile tapuya tescil ve aile konutunun tespiti istemiyle açılmış ve mahkemece kabul edilmiştir. Davacı ... ve ...1. Aile Mahkemesinin 01.04.2014 gün 2012/413-2014/181 karar sayılı ilamıyla boşandıkları ve boşanma kararının mevcut dosyanın Dairemizce incelenme tarihinden önce 16.06.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....

          Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Eş söyleyişle taşınmaz üzerine şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Türk Medeni Kanununun 193. madde hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte TMK m. 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, “aile birliğinin korunması” amacıyla sınırlandırılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR : ... - ... Taraflar arasındaki davada, Bakırköy 8. Asliye Hukuk ve Bakırköy 8. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, evlilik birliği içinde satın alınan ve muvazaa yolu ile satılan taşınmazın satış işleminin iptali ile taşınmaz üzerine aile konutu olduğuna dair şerh konulması istemine ilişkindir. Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesince, evlilik sırasında alınan taşınmazın, aile konutu olup olmadığı hususunun tartışılması görevinin aile mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Bakırköy 8. Aile Mahkemesi ise, davanın muvazaa nedeni ile tapu iptali ve tescil davası olduğu ve davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği gerekçesi ile karşı görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            , TMK’nin 652. maddesi kapsamındaki talepler (tapu iptali ve tescil,mülkiyet, intifa, oturma, aile konutu şerhi verilmesi) yönünden mahkemenin görevsizliğine, talebin görev sebebiyle dava şartı yokluğundan usulden reddine, görevli ve yetkili mahkemenin ......

              Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, bölge adliye mahkemesince davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "Konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple, tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "Kurucu" değil "Açıklayıcı" şerh özelliğini taşımaktadır....

                Aile Mahkemesi SAYISI : 2021/231 E., 2022/659 K. Taraflar arasındaki tapu iptal tescil ve aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tapunun iptali ile davalı eş adına tesciline, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiştir. Kararın her iki davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu